![]() |
Talat Atilla Ankara 5 senaryoyu konuşuyor! Zihinsel Devrim şart! Mafya itibarı! Eylül'de gel! |
![]() |
Cengiz Altınsoy 'İstanbul benden sorulur' |
![]() |
Adnan Küçük GAZZE’DE ATEŞKES: SOYKIRIMCILARA ZULÜMLERİNİN HESABI SORULMAYACAK MI? |
![]() |
Tuğba AYAN Hoş geldin Hıdrellez |
![]() |
Melike Topuk Kimler gider? |
![]() |
Zahide Guliyeva OKUL YOLU DÜZ GİDER |
![]() |
Derya Çöl Kıskançlık, Haset ve Gıpta: Ruhun Aynasındaki Üç Yansıma |
![]() |
Seyhan Korkmaz NİETZSCHE İLE SABAH DERSLERİ |
![]() |
Kıvılcım Kalay EYLÜL |
![]() |
Canan Sezgin EYLÜL’ÜN SİHİRLİ TUTULMALARI |
![]() |
Tuğrul Sarıtaş MAGANDALAR KURAL TANIMIYOR ARTIK! |
![]() |
Tekin Öget İÇİMİZDEKİ KRİPTO SİYONİSTLERE DİKKAT |
![]() |
Esra Süntar TRENDE IŞIK HIZI ŞOKU |
![]() |
M. Kürşat Türker Bazen rakamlar veya harfler sıralanarak gelir |
![]() |
Ersan Yıldız Sedat Peker |
![]() |
Haktan Kerem Ural BİR SANİYESİNE BİLE HÜKMEDEMEDİĞİMİZ BİR HAYAT İÇİN, BU KADAR FIRILDAK OLMAYA GEREK YOKTUR! |
Holokost-Siyonist Soykırım Mukayesesi
Gazze’de 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana, Holokost Mazlumu olarak kendilerini pazarlayan, sürekli mağdurları oynayan Siyonistler, asrın soykırımını gerçekleştirdi.
Hitler’in Holokost’undan daha vahşice cinayetler, katliamlar işlendi.
Hatta soykırımcı Siyonistler, bu işleri yaparken Hitlerin rejiminden çok daha tehlikeli.
Çünkü Hitler’i mezaliminden döndürecek güçler vardı; nitekim o güçler Hitleri durdurdular ve Nazizm’i bir daha dirilemeyecek şekilde yerin altına gömdüler.
Nazizm’i durduran güçlerin içinde, Amerika ve diğer güçlü ülkeler mevcuttu. Hepsi de hürriyetçi demokrasi olarak biliniyorlardı.
Yani demokratik hür dünya, İkinci Dünya savaşı sonrasında, totaliter Nazi rejimini alt etmiş oldu.
Naziler öylesine mağlup oldular ki, Yahudilere karşı el-pençe divan şeklinde tam mahcubiyete, zillete mahkûm oldular. Bir nevi Siyonizm’in aptal kölesi haline geldiler.
Almanlar o kadar mahcup oldular ki, Siyonist İsrail’in bütün mezalimlerine, canavarca işledikleri soykırımlara mutlak olarak destek verdiler, vermeye de devam ediyorlar.
Çünkü en başta ABD olmak üzere sözüm ona hür demokratik oldukları sanılan tüm müstemleke güçleri, Netenyahu soykırımcısını mutlak olarak destekliyorlar.
Yani Hitler rejimini mağlup eden küresel güçler, soykırımcı Netenyahu’yu mutlak olarak desteklediler, desteklemeye de devam ediyorlar.
Bu vesileyle, tüm küresel güçlerin desteğini arkasına alan Siyonizm’i Hitler’in Nazi rejimi ile mukayese edildiğinde Siyonizm’in katliamlarının Dünya ve daha spesifik olarak Orta Doğu Barışına yönelik tehdidi çok daha tehlikeli, dehşetli, korkutucu ve vahşiyanedir.
Siyonist Soykırımda Kaç Kişi Şehit Oldu
Gazze’de resmi olarak açıklanan rakamlara göre, şehid olanların sayısı 65.000’den biraz fazla.
Peki, bu rakam gerçekleri ne kadar yansıtıyor?
Kanaatimce kesinlikle gerçek rakamları yansıtmıyor.
Çünkü bu, görülen, şehid olan vücutları bulunarak defnedilenlerle alakalı rakamlardır.
Oysa Gazze’deki meskenlerin takriben %80’i yıkılmış durumda.
Bu yıkılan binaların altında kaç kişinin şehid olduğu bilinmiyor.
Bunların hiçbirisi, açıklanan 65.000 rakamına dâhil değildir.
25 katlı, her katında dört daire olan bir binanın ansızın yerle bir edildiğini farz edelim. Bu dairelerin her birisinde 6 kişinin yaşadığını düşünelim. Bu binada ortalama 4X25X6=600 kişinin yaşadığı düşünülürse, bunların tamamının ya da en azından 500’nün şehit olduğu düşünülürse, 65.000 rakamı içinde bunlar yer almıyor.
Bu vesileyle, 65.000’den biraz fazla şeklindeki rakam, gerçekleri yansıtmıyor.
Yıkık binaların altında hala yüzbinlerce insanın muhtemelen sadece kemikleri kalmıştır.
Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, BM İnsan Hakları Konseyi'nin 60'ncı Oturumu kapsamında Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki duruma ilişkin raporunu düzenlenen basın toplantısında sundu.
Kanaatimce, Gazze’deki şartlar dikkate alındığında, Albanese’nin şehitlerin sayısına ilişkin verdiği şu rakamlar çok daha gerçekçidir:
“Aslında, 680 bin sayısını düşünmeye başlamalıyız. Çünkü bazı akademisyenler ve bilim insanları Gazze'deki gerçek ölüm sayısının bu olduğunu iddia ediyor. Özellikle araştırmacıların ve diğer herkesin işgal altındaki Filistin topraklarına, Gazze Şeridi’ne giriş yasağı devam ettikçe, bunu kanıtlamak da çürütmek de zor. Ancak bu sayı doğrulanırsa, bunun 380 bini 5 yaş altındaki bebeklerdir”.
Şimdi bütün bunlar yaşanan çok vahim acıları ortaya koyuyor.
Siyonist askerler, o kadar acımasızlar ki, buldukları çocukların ensesinden vuruyorlar.
Bunların büyüdüklerinde İsrail’e karşı savaşan terörist olacakları hesaplanarak öldürüldüğünden bahsediliyor. Bunları, insan olan birisinin yapması imkânsız.
Yani çocukların katledilmesi kazara değil, bilinçli ve acımasızca.
Bir Filistinli babanın şu sözleri yaşanan acıları anlatmaya yetiyor:
Yaşadığımız acıları günlerce anlatsak, binde birisini anlatmış sayılmayız.
Bazı çocuklar, annesini, babasını, kardeşlerini kaybetmiş tek başına yaşıyor.
Bu çocuğun acısı nasıl tarif edilebilir ki.
Bir annenin bütün çocukları, kardeşleri, eşi katledilmiş, kendisi de yaralı halde yaşıyor; feryatları arş-ı âlâya yükseliyor. Bu annenin acılarını tarif edecek bir söz yoktur. Benzerini yaşamayan o acıları anlayamaz.
Kısaca takriben 680.000 civarında katledilen şehitlerin acıları yerli yerinde duruyor. Kalanların acıları bir başka konu. Tüm yakınlarını ya da bazı yakınlarını kaybedenlerin yaşadıkları, bir başka telafisi imkânsız acılar.
Peki, bütün bu katliamların hesabı bu dünyada sorulmayacak mı? Hitler ve takipçilerine ödettirilen en ağır bedeller, bu zalim soykırımcılara ödettirilmeyecek mi?
Barış Anlaşması Tüm Acıları Bitirdi mi?
13 Ekim 2025 günü Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde Gazze için zirve düzenlendi. Zirvede Hamas ile İsrail arasında imzalanan ateşkes anlaşması dünya kamuoyuna duyuruldu.
Peki, ateşkes anlaşması ne mana ifade ediyor? Bir de ona bakalım.
Ateşkes antlaşması sonrasında karşılıklı esir takası gerçekleştirildi.
Fakat hala Siyonist İsrail yönetimi bombalamalara devam ediyor.
Baş soykırımcı terörist Netenyahu’nun en büyük destekçisi Trump, İsrail’in yaptığı her mezalimi, katliamı hiç düşünmeden onaylıyor ve destekliyor.
Netenyahu, hiç ateşkes yokmuş gibi katliamlara devam ederken, Trump Hamas’ı tehdit ediyor.
Bu ateşeks, sadece Hamas için söz konusu olup, Siyonist İsrail için hiçbir bağlayıcılığı olmayan bir anlaşma görüntüsü veriyor.
Bunun adı ateşkes imzalamak değil, Hamas’ı mahkûm etmektir.
Dahası, Netenyahu kendisini ateşkesle bağlı görmediği gibi, yaptığı bütün soykırımlar da yanına kâr kalıyor.
Esir takası, Netenyahu’nun elini rahatlatmış görünüyor. Çünkü esirlerin teslim alınması, iç muhalefeti susturmuş görünüyor.
Ayrıca barış antlaşması tiyatrosu ile dünyaya yayılan vicdan ayaklanmaları da dağıtılmış durumda.
Özellikle Batılı ülkelerdeki milyonlarca vicdan sahiplerinin gösterileri şimdilik dağılmış, sönmüş görünüyor.
Netenyahu’nun Uluslararası Adalet Divanındaki yargılanması zaten işlemiyor. Çünkü işlemesi için ABD’nin bu yargılamaya onay vermesi lazım, şimdilik bu mümkün görünmüyor.
Bu vesileyle, ateşkes ya da bir diğer ifadeyle Barış antlaşması yaşanan hiçbir acıyı dindirmiyor. Sadece katliamlarda kısa ara vermeyi sağlamış görünüyor.
Ayrıca, bu barış antlaşması, 680.000 masum şehidin kanlarını da yerin altına gömüyor.
Kısacası, zalim zulmüyle küresel güçler tarafından beslenirken, iltifatla korunurken, ödüllendirilirken, yüzbinlerce mazlumun uğradığı zulümlerin, acıların, kayıpların bu dünyada hiçbir şekilde hesabı sorulmuyor. Ve sorulacağa da benzemiyor.
Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah’ı var. Hiçbir dünyevi ceza, 680.000 kişinin katillerini layıkıyla cezalandıramaz. Bu vesileyle, bu zulümleri ancak Cehennem temizler.
Son sözüm: ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM!
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
Bu yazı 301 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |