Dünyanın büyük bir savaşa sahne olduğu şu günlerde ülkemizde yaşananları iyi anlamakta önemli faydalar var. Şöyle ki;
Son iki-üç yıldır bu günleri tahmin ederek ülkemizin ve İslam Dünyasının büyük bir Haçlı taarruzuna muhatap kalacağını, bu taarruza karşı İslam dünyası ve Türkiye’nin hazır olmasının gerekliliğini çok yoğun şekilde hep dile getirdik..
Bu büyük savaşı kesinlikle biz Müslümanlar istemedik, arzu etmedik.. Bu savaşı Batı yani Haçlılar istediler. Geride kalan bir asır yetmiyormuş gibi, Dünya Müslümanlarını bir yüz yıl daha esir almayı planladılar. 
Hiç bir Müslüman, ABD ve Avrupa’da, durup dururken terör estirmedi. Hiç bir Müslüman, Hristiyan, Yahudi veya ateistleri, sivil insanları, çoluk çocuğu acımasızca yok edecek eyleme girmedi.
ABD, kendi derin devletinin eliyle organize ederek yaptırdığı 11 Eylül saldırısını bahane ederek Afganistan ve Irak’tan başlattığı bu büyük savaşı, Pakistan, Suriye, Libya, Mısır, Yemen üzerinden sürdürmek istiyor. ABD ve Avrupa devletlerinin öncülüğündeki Haçlı Orduları, bu ülkelerde milyonlarca Müslümanı katletti, milyonlarcasını sakat bıraktı ve tolumun psikolojileri ile oynadı.. ABD, yanına aldığı Avrupa ülkeleriyle beraber adeta Müslümanları tamamen ortadan kaldırmak için elindeki tüm imkanları kullanmakta ve insanlıktan zerre kadar nasibini almamış bir vahşi gibi hareket ederek İslam’a karşı kin ve nefretle saldırmaktadır..
ABD ve AB öncülüğünde yapılan son Haçlı Seferinde, bu ülkelerin en gelişmiş silahları, teçhizatları ile en profesyonel elemanları kullanıldığı gibi İslam ülkeleri içerisindeki vatan haini, İslam düşmanı bütün kesimlere de aktif olarak yer verilmektedir.. 
Bakmayın siz, “İslam ülkelerinde, Müslüman Müslümanı kırıyor” diyenlere.. Bakmayın siz, “Öldüren de ‘Allahuekber’ diyor, ölen de ‘Allahuekber’ diyor” diyenlere.. Bunların hepsi birer algı çalışması ve propaganda olup psikolojik harbin birer yöntemidir.. 
İslam ülkelerinde Müslümanlara karşı savaş veren, kan döken istisnasız tüm terör örgütleri, Haçlıların asırlardır özenle koruyup, kollayıp besledikleri ve bu günlere kadar taşıdıkları İslam düşmanı, vatan haini Müslüman görünümlü Haçlı Tapınakçılarıdır.. 
Gelelim ülkemizde var olan terör eylemlerine ve 3. Dünya Savaşının Haçlı taktiklerine.. 10 Aralık Cumartesi akşamı İstanbul’da gerçekleştirilen terör saldırısında maalesef 40’tan fazla evladımızı şehit verdik.. 150’nin üzerinde insanımız da yaralandı.. Bu alçakça, şerefsizce yapılan saldırıyı terör örgütü PKK üstlendi. Devlet yetkilileri de PKK’nın yaptığını doğruladı.
Bu saldırıyı hangi taşeron terör örgütü yapmış olursa olsun bu eylem, 3. Dünya Savaşının bir parçası olarak görülmeli.. PKK’sı da, DHKP-C’si de FETÖ’sü de.. Bunların her biri ayrı ayrı alanlarda oluşturulmuş ve kullanılan Tapınak Şövalyeleridir.. Bunlar kansız, dinsiz, imansız, şerefsiz, alçak casus sürüleridir. İslam düşmanlarının oyuncağı, maşası, uşağı olmuş birer gladyatörlerdir.. Bunlar, Batının, yüz yıldır İslam toplumlarının değişik kesimlerinin içine sızdırdığı, bu ülkeye düşman, İslam’a düşman, geçmişten gelen kuyruk acıları bulunan vatan hainleridir.. 
Bakmayın siz PKK için “Kürt örgütü” denildiğine. Bakmayın siz DHKP-C’nin genelde Alevi vatandaşlarımız içinden çıkmış olduğuna. Bakmayın siz FETÖ’nün, mütedeyyin Müslümanların içinden çıktığına.. Bunlar, taa Osmanlı’dan, 1915-1918 arası Ermeni tehcirinden geriye kalan, saklanmış gizlenmiş kripto Ermeni, Süryani, Yahudilerden oluşan işbirlikçi vatan düşmanlarıdır.. 
PKK asla bir Kürt örgütü değildir.. PKK’nın içinde göğsü imanlı bir tek Kürt çocuğu bulamazsınız. DHKP-C içinde, göğsü imanlı, ruhu Hz. Ali sevgisiyle dolu bir tek Alevi vatandaşımız yoktur.. FETÖ, genelde İslami-Sünni kesimden çıkmış bir örgüt olmakla beraber, 17-25 Aralık operasyonundan sonra gerçeği görenler, bilhassa 15 Temmuz darbesinden sonra kafalarını duvara vura vura ah çekip pişman olanların dışında kalıp hala FETÖ’ye hizmet edenlerin hiç birisi Müslüman olamazlar.. 
Zerre kadar imanı olan Kürt, Türk, hiç kimse bugünlerde Haçlılara hizmet ederek onlara Tapınak Şövalyeliği yapıp ülkesinin değerlerine, askerine, polisine, halkına bomba atamaz, insanları katledemez.. Çünkü göğsündeki iman buna müsaade etmez. Bu şerefsiz alçaklar, Haçlıların, Afganistan’da, Pakistan’da, Irak’ta, Yemen’de, Suriye’de, Mısır’da, Libya’da velhasıl İslam Dünyasının her bir köşesinde İslam’a, Müslümana düşman olan kimliksiz, karaktersiz tapınak şövalyeleridir.. Bunlar, Müslüman kanını en değerli şerbet misali içer ve bununla da şeref duyarlar.. 
İstanbul’daki bu terör saldırısını gerçekleştirdiğini açıkça ilan eden PKK inanıyoruz ki en geç üç-beş ay içerisinde hak ettiği dersi alacak ve kendi kanında boğulacaktır.. Bu vatansız şerefsizlere devletimiz ve bilhassa Kürt vatandaşlarımız hak ettiği dersi mutlaka verecektir..
3.Dünya savaşının öncü birlikleri olan bu Tapınak Şövalyesi terör örgütlerinin tümünü ortadan kaldırmak, ülkemizi rahat ve huzura kavuşturmak için öncelikle Irak ve Suriye’ye tam manasıyla biran önce girerek oralardaki işbirlikçi Haçlı unsurlarını kökünden temizlemek zorundayız.
Bize saldıran bu terör örgütleri, Irak ve Suriye’de konuşlanmakta ve Batılı Haçlı devletlerce buralarda eğitilip, yetiştirilip, ellerine bomba, silah verilip gönderilmektedir.. 
Cerablus’tan başlayarak El Bab ve Münbiç’e doğru yol alan TSK’nın önünü bu bölgede kesmeye çalışan DAİŞ, PKK/PYD gibi örgütler, gerekli başarıyı sağlayamayınca bu sefer ülkemize içeriden saldırıyorlar.. PYD/PKK’yı müttefik ilan edip bağrına basan, besleyen ABD ve AB’nin artık ipini çekmekte, NATO dahil Batı’nın tüm kurumlarından birer birer çekilmekte zaruret var.. Yoksa bu kadar şehidin ve ailelerinin vebali hepimizin üzerinde olacaktır.. 
Evet 3. Dünya savaşı başladı ve devam ediyor.. Tekrar vurguluyoruz. Bölgemizi ve ülkemizi vuran terör örgütleri bu savaşı başlatan Batının Tapınak Şövalyeleridir.. Artık düşmanımızı çok net tanımlamakta ve her türlü karanlık oyunlarını bir bir ortaya çıkarmakta mecburiyet var.. 
Bu savaş büyük bir savaştır.. Yüz yıldır böyle bir savaş yaşanmadı.. Ancak şundan emin olun artık Müslümanlar, bu oyunu, bu savaşı çok iyi bilmekte ve en kısa sürede hak ettikleri dersi Haçlılara vermeyi sabırsızlıkla beklemektedirler..
Ey şehitlerimiz, gazilerimiz, gönlü yaralı, ruhu iman dolu vatandaşlarımız, esir olmaktansa şehadeti tercih edenler.. Allah’a ve Muhammed Ümmetine güvenin.. Yılgınlığa ve umutsuzluğa düşmeyin. Bu savaşı, bu imtihanı mutlaka kazanacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.