Belçika Kralı 2.Leopld, kauçuk ülkesi Kongo'ya el koymaya karar vermişti.1885 yılında, Kongo bölgesinin geleceği ile ilgili olarak gerçekleştirilen Berlin Konferansı'nda, Kongo'nun 2.Leopold'un özel mülkü olarak kullanımına verilmesine onay verildi. Koloni tarihinde, kolonileştirilen tüm bölgeler bir ülke tarafından yönetilip, idare edilirken, ilk defa Kongo bölgesi yaşayan tüm insanları ile birlikte bir şahsın özel idaresine bırakılmıştı.
Sömürgeleştirme faaliyeti "Kongo'ya medeniyet götürmek" gibi parlak sözlerin arkasına gizlenmişti.
Bu sömürgeleştirme faaliyeti sırasında, sadece 1890 ile 1905 yılları arasında, yaklaşık on milyon yerli öldürüldü. Köle olmak istemeyen çocukların elleri ve ayakları kesildi. Lastik ve fildişi ticareti için üç ayrı kolonide çocuklar çalıstırıldı. Yeterince kauçuk getirmeyen erkekler su aygırı derisinden yapılan kırbaçlarla dövüldü (chicotte).
Belçika'nın kanlı sömürge döneminin hafızalarda kalan en önemli sahneleri, askerlerin kendi aralarındaki kesilmiş çocuk eli biriktirme yarışıydı. Yirmi milyonun üstünde bir nüfusa sahip olan Kongo nüfusu 8 milyona kadar düşmüştü.
2.Léopold gelen yoğun tepkiler neticesinde 1908 yılında Kongo'nun idaresini normal koloni statüsünde Belçika devletine bırakmak zorunda kaldı.
İnsanlık dışı uygulamalar kalksa da zengin maden yataklarının keşfi ile sömürgecilik bu ülkede devam etti.
Kanlı Belçika sömürgeciliği 1959 yılında sona erdi.
İşte hiç yüzü kızarmadan "İslami terörden" bahseden alçaklar bunlar...