Önce karanlığı yaşayacaksın, karanlığı tanıyacaksın, Örümceklerle tanışacaksın, bilmediğin materyallere dokunacaksın, acı çekeceksin, umutların tükenecek ve sonra ışığı göreceksin ve kaybetmemek için mücadele edeceksin.
"Ayılarla yaşarsan, dünyada tek meyvenin armut olduğunu zannedersin"
Cengiz Altınsoy
Medeniyet tek dişi kalmış canavar değildir. Medeniyet canavarlığı ortadan kaldıran sistemdir. İnsanca yaşamayı öğreten sistemdir.
Yetiştiğin ortam seni çok etkiler, çevre dedikleri bu işte. İyi bir çevrede yetişirsen, iyi yetişmiş birisi olursun.
Düşünmeyi öğrenirsin, sevmeyi öğrenirsin, vicdanlı olursun.
Vicdanı olmayan insanın ,dini, imanı olmaz. Vicdanı oluşturan ahlaktır.
Paralı olmak mı ,zengin olmak mı değil, önce ahlaklı olmak derim ben.
Para çok çabuk el değiştirir, zenginlik ise yeteneğindir. Ahlak ise yeteneğini oluşturan varlık sebebindir.
Ahlaklı değilsen, insan şeklini almış bir canavardan farkın yoktur.
"Karanlığı görmeden ışığın değerini anlayamazsın "
Cengiz Altınsoy
Karanlığı yeterince gördünüz, ışığı fark edin artık...
Ne umutlarla geldin, ne güzel yalanlar söyledin, seni dinledik, seni sevdik, sana inandık.
Sonunda patladın....
Her gün bir yalan söylüyorsun
Bu kadarı da olmaz
Bu dünyada unutma
Hiçbir şey gizli kalmaz
Yalan bir su gibidir
Durmadan içersin
Bu kirli oyunlarından
Birgün sende vazgeçersin
Cebime koydum katladım
Şimdi çok rahatladım
Herkes seni konuşuyor
Bak sonunda patladın
Yerinde hiç durmadın
Daldan dala atladın
Bu filmin sonunda
Bomba gibi patladın
Cengiz Altınsoy
***
Şiirle devam edelim
Beni konuşmaktan yorulmadınız mı
Başka işiniz yok mu
Takibe devam edin o zaman
Görelim az mı çok mu
Peşimdesiniz sürekli
Hem kışın hem yazın
Size çok acıyorum
Bir köşeye bunu da yazın
Adımı o ağzınıza almayın dedim
Adımı kalbinize iyice kazın
Ben zirvedeyim siz neredesiniz
Alın bunu da yazın
Cengiz Altınsoy
***
Rukiye Aksu güzel yazmış...
ARTIK İSTESEM DE DÖNEMEM GERİYE
Dünyanın bitmeyen çile ve dertlerine
Gül isim soyundan bana kalmış hediye
Musalla taşına koysalar sevdin bir kere
İstesem de dönemem artık geriye.
Mutsuzluk çehremize acılar kurmuş
Kırışık gözlerim yaşlarla dolmuş
Yüzümüzde çizgiler yol yol olmuş
İstesem de dönemem artık geriye.
Kaderin oyunu dünyada hiç bitmiyor
Dertler sırtımda beni amansız bırakıyor
Beynimdeki yorgunluk midemde gurluyor
İstesem de dönemem artık geriye.
Saçlarıma düşmüş sayısız aklar
Baktım bugün hüzünle karşımda aynalar
Kalmamış maziden bir şey geçmiş yaralar
İstesem de artık dönemem geriye.
Sevdana kapılarak lal oldu dillerim
Bu kalp artık doldu senin sevgine esirim
Anla ki ben sende kordum erim erim eridim
İstesem de dönemem artık geriye.
Rukiye Aksu
***
Ve son şiir Elif Altıntaş'a ait...
İlaç kokusu üstüme aldığım şal
Rüzgâra karşı boynumu kapatsın
Gözlerimi yumuşatsın
Üzerine kelebekler
Akasyalar değdiren
Susuz kış gibi sarsın tenimi
Rahmim çürümeye unutulmuş
Doğmayan bir bahar gibi
Gel dokunu ver ümitlerime
Soğuk harabe insan
Bulanık iklim
Kalbi yara bere içinde
Sildikleriyle
Kapıları sır içinde
Bütün kuşları salın
Kilit tutmayan gökyüzünüm
Yanında
Uçsuz
Uçuşsuz..
Elif Altıntaş