Basın tarihimizin en köklü, en etkili ve en tartışmalı yayın organlarından biri olan Cumhuriyet Gazetesi, yalnızca bir gazete değil; aynı zamanda Türkiye’nin modernleşme serüveninin, siyasal dönüşümlerinin ve düşünsel mücadelelerinin bir aynası oldu.
1924 yılında Yunus Nadi tarafından kurulan bu gazete, adını aldığı Cumhuriyet rejiminin kuruluş yıllarından bugüne kadar geçen bir asrı aşan sürede, hem tanığı hem de aktörü olduğu olaylarla Türk basınında kendine has bir yer edindi.
Bu yazı dizisinde Cumhuriyet Gazetesi’nin geçmişine, kırılma noktalarına, gazetecilik anlayışına, yazar kadrosuna, karşılaştığı baskılara ve dönemin ruhuyla kurduğu ilişkilere yakından bakacağız.
Sadece bir medya kuruluşu olarak değil, bir düşünce platformu, bir muhalefet sesi ve zaman zaman da bir mücadele alanı olarak Cumhuriyet’in Türkiye’nin toplumsal ve siyasal hayatındaki yerini sorgulayacağız.
Amacımız, ne toptan yüceltmek ne de eleştirmek. Bu dizide hedefimiz, Cumhuriyet‘i tarihsel bağlamı içinde, dönemin koşullarıyla birlikte anlamaya çalışmak ve onu, Türkiye’nin basın hafızasında hak ettiği yere oturtmak.
Çünkü bir ülkenin basın tarihi, aynı zamanda o ülkenin demokrasi tarihidir. Siz rejimle özleştiğiniz noktada; yaptığınız her hareket o demokrasi tarihini ya yüceltir. Ya çökertir…
BAŞLIYORUZ……….
NURAY BAŞARAN’NIN KALEMİNDEN
YAKINDA YENİ BİLGİ VE BELGELERLE CUMHURİYET GAZETESİ
Bugün 20.00 ‘de Haber Global’deyiz. pic.twitter.com/NNTqpMnsn6
— Nuray Basaran Demir (@NurayBasarann) July 7, 2025
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...