E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Seyhan Korkmaz

NİETZSCHE İLE SABAH DERSLERİ
20 Ekim 2025 Pazartesi

Sevgili okuyucu!
Size çok güzel felsefi bir haberle geldim bugün.

Yahu ben daha “felsefe” dedim, sen hemen sandalye düzelttin, gözlüğü taktın.
Heyecan yapma, başını bir yerlere çarpacaksın.
Evet, entelektüel olmak hepimizin hakkı... Ama önce bir derin nefes alalım.

Şimdi haberime geleyim: Siz sabahın köründe trafikle cebelleşirken, ben Nietzsche’den özel ders alıyorum artık. Evet evet, o Nietzsche. Hani “Tanrı öldü!” diye bağırıp sonra bir köşeye çöken adam.
Artık bende sabah alarmı “Haydi kalk, hiçlik seni bekliyor” sesiyle çalıyor, öyle düşünün.
O anlatıyor, ben anlamış gibi yapıyorum. Hep başını iki yana sallıyor. O kararsız sakallarının arasında gizli bir tebessüm beliriyor.

Vallahi adamın sinirlerini bozacağım diye korkuyorum. Zaten kafası karışık, şimdi bir de benle uğraşıyor! Ama helal olsun, bana ders vermeyi kabul etti. Kaç kişiye “Felsefe dersi verir misiniz?” dedim, kimse kabul etmedi. Bir tek o dedi “Gel bakalım evladım.”
Ben de “Hocam bana fazla mı iyisiniz yoksa varoluşsal bir deney mi yapıyorsunuz?” diye sordum. Cevap vermedi. Başımı okşadı.
Korktum.

Derslerimiz çok güzel gidiyor, tek sorun:
Her derse kapıyı tekmeleyerek giriyor. Yani normal kapı değil, artık menteşesi Nietzsche’ye karşı direniyor.
Giriyor, “Tanrı öldü!” diye bağırıyor, ben de “Hocam kahvemi yeni koydum, biraz sessiz olalım mı?” diyorum. Sonra ona kahve veriyorum, sakinleşiyor. Kahveyi varoluşun sıvı hali sanıyor. Bir yudum alıyor, “Bu kahvede özgürlük tadı var” diyor. Ben de “Yok hocam, bu filtre kahve, hür irade yok” diyorum.

İşte bugün size o derslerden bir kesit anlatacağım.

“Gel korkma evladım, tahtaya kalk bakalım,” dedi.
Ben de kalktım:

“Düşün bakalım,” dedi.
Ben de tahtaya kocaman bir kalp çizdim.
“Bu nedir evladım?”
“Kalp emojisi,” dedim, özgüvenle.

Kaşları kalktı, indi. “Bir daha düşün bakalım.”
Bu defa gülücük emojisi çizdim.
“Gülen adam emojisi,” dedim.
Sakalları titredi; sanki kendi kendine “Bu nesli kurtarmak zor olacak” diyordu.

“Sen şimdi gerçekten düşünüyor musun?” diye sordu sonunda.
“Evet hocam,” dedim.
“Bu nasıl bir düşünmektir?”
“Emojilerle düşünmek,” dedim.
“Niçin?”
“Hem çok şey anlatıyorum hem de sansürsüz kalıyorum.”

Nietzsche kafasını kaşımaya başladı; ben refleksle bir adım geri attım. Az sonra tahtayı da tekmeleyebilirdi çünkü. Ama ben hazırlıklıydım.Tahtaya çıkmadan önce ona bir fincan kahve ikram etmiştim ya...
Ne zaman sinirlense “Bir yudum daha hocam,” dedim, yatıştı.
O an anladım: Kahve, sadece uykusuzluğa değil, felsefi krizlere de iyi geliyor.

Sonra ona şöyle söyledim:
“Oho hocam, biz artık emojilerle düşünüyoruz, kahveyle düşünüyoruz, bazen de hiç düşünmeden düşünüyoruz. Felsefe çağ değiştirdi, düşünce biçimimiz evrimleşti. Ama kahve sağ olsun, hâlâ yaşıyoruz.”

Nietzsche sustu. Uzun uzun baktı.
Sonra fincanını yavaşça masaya koydu ve dedi ki:

“Evladım, ben insanın neyle düşündüğünü değil, neden hâlâ uyanmadığını merak ediyorum.”

Ben de “Hocam, alarm hiçliğe ayarlıydı…” dedim.

Ben Nietzsche' nin yanında sandviç yerken o, sandalyeden kalktı pencereden dışarı bakmaya başladı. Gitmeye hazırlanıyordu.
Kafası artık iyice karışmıştı;
elinde defter, cebinde kahve paketi, omzunda varoluş sancısı... Kapıya yönelirken dayanamadım, kısık bir sesle sordum:

“Hocam… Bir daha gelişinde Hamlet’i de getirir misin?”
Bir an durdu, alnındaki kırışıklıklar bile düşündü.
“Hamlet mi?” dedi, “Şu bizim kararsız çocuk mu?”
“Evet hocam, ta kendisi,dedim. Onunla bir alıp veremediğim var.” 

Uzun bir sessizlik oldu.
Sonra derin bir nefes aldı, gözlüklerini düzeltti:
“Tamam evladım, ama bak… O gelirse sınıfta sürekli ‘Olmak ya da olmamak’ diye sorup durur, sinirlenirim!” dedi.

Ben gülerek kapıyı araladım:
“Merak etmeyin hocam, bu sefer kahveyi duble yaparım, ikiniz de olursunuz.”

.....
Peki Hamlet geldi mi? Geldiyse ne dedi, “olmak mı, olmamak mı, yoksa üçüncü bir seçenek mi var?
Merak etmeyin, o hâlâ sahne arkasında prova yapıyor.
Ama çok merak ettiyseniz, belki bir başka yazıda perdeyi aralarız.

Hoşça kalın!

E-posta   Facebook   Twitter     Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
Bu yazı 358 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
TEMKİNLİLİK ÇAĞINDA İNSAN KALMAK
10/13/2025
BELEŞ DÜKKÂNIN PEŞİNDE
10/8/2025
VE İNSAN 
10/3/2025
GÖÇMEN KUŞLARIN ARDINDA
9/29/2025
HAYALLER: ATMOSFERİN KAÇAK YOLCULARI
9/23/2025
AZ SONRA TOKAT GELECEKMİŞ GİBİ!
9/17/2025
TELEFONUM YOK, ÇOK ÜZGÜNÜM!
9/12/2025
İYİLİK Mİ, ENAYİLİK Mİ? FİLOZOFLARIN SARSICI CEVABI
9/4/2025
ZAFER, “ZAFER BENİMDİR” DİYEBİLENİNDİR
8/29/2025
ÇAĞLAR DEĞİŞTİ, İNSAN DEĞİŞMEDİ
8/25/2025
KÖPRÜNÜN ALTINDA, DÜNYANIN DIŞINDA
8/19/2025
ANLAŞILMAK İÇİN İLLA ÖLMEK Mİ GEREKİR?
8/13/2025
AFFEDİN ÇOCUKLAR!
8/8/2025
EN ÖNEMLİ ŞEY SAĞLIK AMA...
8/4/2025
BALIĞI BEN TUTTUM, PEKİ KİM YEDİ?
7/29/2025
KARA DEFTER SENDROMU
7/24/2025
KÖR NOKTANIN ANATOMİSİ
7/18/2025
VARLIĞIN ÖTESİNDE BİR AİDİYET
7/14/2025
RUHUNU AL VE UÇ!
7/8/2025
ŞAİRİN DÖNMEYEN DÖNGÜSÜ
7/2/2025
KORKUNUN KALBİNE YOLCULUK
6/26/2025
SADECE karne DEĞİL, BİR ÇOCUK GELDİ EVE
6/20/2025
TAKIM OYUNU: SEZGİ VE STRATEJİ
6/16/2025
BOZUK OTOMATIN ÖNÜNDE BEKLEMEK!
6/13/2025
KELİMELER BİZİ YANILTIYOR
6/9/2025
CESARETİN ÖTEKİ YÜZÜ
6/6/2025
İŞ BAŞA DÜŞERSE KORKMA!
6/2/2025
BU ARALAR ÇOK DÖNÜYOR!
5/30/2025
İNTİKAMIN YAN ETKİSİ
5/26/2025
BU MAHALLENİN DELİSİ ÇOK!
5/23/2025
BİR ADIM, BİR MİLLET: SİLİNMEYEN İZ
5/19/2025
HAYATIN VİRAJLARINDAN SÜKÛNETİN DÜZLÜĞÜNE
5/16/2025
YILAN DA OLSA SARILIN...
5/12/2025
ÖNCE ŞU DAĞINIKLIĞI GİDEREYİM…
5/9/2025
KENDİNİ TAŞIMAK
5/7/2025
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Sağlık
Torku Konyaspor
Acun Ilıcalı
NBA
Murat Yıldırım
madenci
zonguldak maden
uefa
İthalat