Avrupa'yı sarsan, Katar'dan rüşvet skandalında yeni detaylar 

Katar'ın, Avrupa Parlamentosu'ndan (AP) bazı milletvekili ve çalışanlara verdiği belirtilen rüşvet gerekçesiyle başlatılan soruşturmada dün gözaltına alınan zanlılar hakim karşısına çıktı.

EVA KAİLİ DE TUTUKLANDI

Soruşturmayı yürüten Belçika Savcılığı, gözaltına alınan zanlılardan dördü hakkında "organize suç örgütü kurarak kara para aklamak ve yolsuzluk yapmak" suçundan tutuklama kararı verildiğini duyurdu. Hakkında tutuklama kararı verilenler arasında Avrupa Parlamentosu (AP) eski Başkan Yardımcısı Eva Kaili de bulunuyor. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan iki zanlının ise serbest bırakıldığı belirtildi.

"BÜTÜN YETKİLERİ ALINDI"

DW Türkçe'de yer alan habere göre; Brüksel'de yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan AP Meclis Başkan Yardımcısı Eva Kaili, Parlamento Başkanı Roberta Metsola tarafından dün görevinden alındı. Metsola, 44 yaşındaki siyasetçinin "bütün yetki, görev ve sorumluluklarının" derhal elinden alındığını duyururken, yolsuzluk soruşturmasını yürüten Belçika yargısı ve polisine bu konuda kapsamlı bir iş birliği yapma sözü verdi.

KATAR'DAN RÜŞVET

Brüksel'de savcılığın yürüttüğü yolsuzluk ve kara para aklama soruşturması kapsamında Cumartesi günü Yunan Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) üyesi Kaili'nin yanı sıra hayat arkadaşı, eski AP Sosyal Demokrat milletvekili Antonio Panzeri ve dört kişi daha gözaltına alınmıştı. Zanlıların rüşvet ve hediyeler alarak Katar lehine siyasi ve ekonomik kararları etkiledikleri iddia ediliyor.

KATAR'IN ÖNCÜ ÜLKE OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ

Çok sayıda eve yapılan baskınlarda 600 bin euro nakit paraya ve cep telefonlarına el konulmuştu. Belçika'nın L'Echo gazetesi, polisin Kaili'nin dairesinde yaptığı aramada içinde yüklü miktarda nakit paranın bulunduğu çantaların ele geçirildiğini duyurdu. Kaili AP'deki görevlerinin yanı sıra partisi PASOK'tan da ihraç edilmişti. Kaili 21 Kasım'da Avrupa Parlamentosu'nda bir konuşma yaparak Dünya Kupası ile ilgili Katar'ı öven ifadeler kullanmıştı. Vekil, Katar'ın iş hukuku açısından açısından öncü ülke olduğunu ileri sürmüştü.