Yabancıların Alımı Engellenmesin  

Gayrimenkul sektörü temsilcileri, Türkiye'de yabancıların doğrudan taşınmaz alımını engelleyen düzenlemelerin, Türkiye'ye yatırım hedefleyen sektör yatırımcılarını kaygılı bir bekleyişe ve belirsizliğe sürüklediğini dile getirdi.

Urban Land Institute (ULI) Türkiye Başkanı Haluk Sur, 2008 Avrupa Emlak Raporunda İstanbul'un ikinciliğe yerleştiğini belirterek, "Eğer istikrar anlamında ayağımız bir şekilde sürçerse, korkarım önümüzdeki yıllarda ikinciliği bile göremeyiz" dedi.

PricewaterhouseCoopers (PwC) ve ULI tarafından hazırlanan 2008 Avrupa Emlak Raporu tanıtım ve değerlendirme raporu toplantısında konuşan Sur, Tokyo ile New York arasında hat çizildiğinde, bunun tam ortasına Moskova ve İstanbul'un oturduğunu belirterek, bu iki kentin giderek kıyasıya rekabet ettiğinin söyledi. Sur, geçen yıl yayınlanan raporda, İstanbul'un birinci sırada yer alırken, 2008 raporunda birinciliğe Moskova'nın yerleştiğine dikkat çekti.

Türkiye'de siyasi ve ekonomik ve istikrar çok önemli olduğunu vurgulayan Haluk Sur, Türkiye'de istikrar korunduğu sürece İstanbul'un Moskova'ya göre görece avantajları daha da fazla önce çıkacağını ifade etti. Sur, “Ama eğer istikrar anlamında ayağımız bir şekilde sürçerse, korkarım önümüzdeki yıllarda ikinciliği bile göremeyiz” dedi.

Haluk Sur, 4875 sayılı yasanın 3. maddesinde, yabancıların Türkiye'de doğrudan gayrimenkul edinmesini sağlayacak hükmün Anayasa Mahkemesi tarafından iptalinden duydukları üzüntüyü ifade ederek, “Bunlar yüreğimi sızlatıyor, içimi acıtıyor. Her kararsız duruş ve kalkışlar, her ayak sürçmesi maalesef dış dünyada yanlış algılamaya neden oluyor” dedi.

Yabancıların gayrimenkul alımıyla ilgili soru işaretlerinin doğması nedeniyle gittikleri her yerde bu konuya ilişkin sorularla karşılaştıklarını aktaran Sur, kanun maddesinin iptalinin Türkiye'de yatırım hedefleyen gayrimenkul kuruluşlarını endişeli bir bekleyiş ve belirsizliğe sürüklediğini dile getirdi. Sur, kalıcı ve akılcı çözümler üretilmediği takdirde Türk gayrimenkul sektörünün uluslararası piyasalarda son yıllarda artan prestijinin olumsuz yönde etkileneceğini savunurken, oluşan güvensizlik ortamında dış yatırımların başka ülkelere yönelebileceğini kaydetti.

PwC Türkiye ortağı ve Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu da, 2008 Avrupa Emlak Raporunda İstanbul'un yine çok önemli bir yerde bulunduğunu, raporda İstanbul dışında Antalya, Ankara, İzmir, Kayseri ve Gaziantep gibi Türkiye'deki diğer şehirlerin de yer almasının bu şehirlerin Avrupalı gayrimenkul yatırımcılarının dikkatini çekmesi açısından önemli olduğunu söyledi.

Bayraktaroğlu, Bayındırlık Bakanlığının Tabu Kanunun 35. maddesinde 30 hektara kadar yabancıların arazi edinmesine ilişkin yetkinin Bakanlar Kurulu'nda alınarak Meclis'e verilmesini öngörün Anayasa Mahkemesi kararının ardından yeni çalışma için 3 ay gibi bir süre verildiğine dikkat çekerek, Bayındırlık Bakanlığı'nın 3 aylık sürenin dolması nedeniyle bugün yayınladığı genelgeyle yabancılara “bu ülkede gayrimenkul edinemez” dendiğini söyledi. Bayraktaroğlu, bu uygulamanın değiştirilmesini istediklerini ifade etti.

BAYRAKTAR: “BAKANLAR KURULUNDA GÖRÜŞÜLECEK”

TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar da, toplantı sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Tapu Kanunun da yabancılara gayrimenkul satılmasıyla ilgili yapılan düzenlemenin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından böyle bir karar verildiğini söyledi. Mahkemenin hükümeti bir süre tanıdığını, o sürenin ise bugün bitmesi nedeniyle Bayındırlık Bakanlığının tapu dairelerine genelge göndererek yabancılara gayrimenkul satışını durdurduğunu aktaran Bayraktar, “Bu düzenleme tasarı taslağı halinde şu anda bitmiş vaziyette. Bakanlar Kurulu'da görüşülecek ve görüşüldükten sonra hemen yasallaşacak ve menfi oluşumdan kurtarılacak” dedi.

Anayasa Mahkemesi'nin kararının “yasaklama” niteliğinde olmadığını dile getiren Bayraktar, yeni düzenlemenin de eskisi gibi olacağını, yani yetkinin Bakanlar Kurulu'ndan alınarak, yine Meclis'e verileceğini söyledi. Bayraktar, “Yabancılara gayrimenkul satışı yapılacak, bi bu işin içindeyiz” dedi.

GAYRİMENKULDE İSTANBUL MOSTOVA ÇEKİŞMESİ

PwC İngiltere Ortağı ve Gayrimenkul Sektörü Lideri John Forbes da, raporda listenin birinci ve ikinci sırasında Moskova ve İstanbul'un yer aldığını, sıralamada yer değiştirme söz konusu olsa da, her iki şehrin genellikle ilk dörtte içinde bulunduğunu kaydetti. İstanbul ve Moskova arasında yatırım açısından farkın çok az olduğuna işaret eden Forbes, iki şehrin başa baş gittiğinin ifade etti. Forbes, Brezilya, Hindistan ve Türkiye'nin yatırımcılar açısından en önemli başarılı hikayeleri olarak görüldüğünü, 3 ülkenin de 2050'ye giden yolda yıldızı parlayan ülkeler olarak algılandığına kaydetti.

Raporun geneli değerlendirildiğinde yatırımcıların haklar ve yönetmeliklerin net olmadığını düşündükleri bölgelerden, riskli görmeleri nedeniyle kaçındıklarına dikkat çeken Forbes, kesin risk algılaması düşünüldüğünde Moskova'nın halen Paris ve diğer şehirlerden

daha riskli görülse de yatırımları fazlasıyla çektiğini vurguladı.

LONDRA'YA DİKKAT

Forbes, Londra'nın şu anda İstanbul ve Moskova için aslında bir tehdit oluşturduğunu belirterek, Londra'da fiyatların yüzde 20-25 düştüğünü, yüzde 30-35 düşmesi halinde herkesin Londra'yı cazip bir yer olarak göreceğini ve buradan çıkan yatırımcıların tekrar Londra'ya dönebileceğini söyledi. Forbes, İstanbul'un artan milli geliri ve ekonomisiyle “Avrupa'nın Hindistan'ı” olarak algılandığını kaydetti.

Avrupalı 400 gayrimenkul uzmanın katılımı ile gerçekleşen "2008 Avrupa Emlak Raporu"nda İstanbul, gayrimenkul yatırımcıları tarafından yapılan değerlendirmede geçtiğimiz seneyle aynı değerlere ulaşmakla birlikte, Moskova gayrimenkul piyasasındaki hızlı büyüme nedeniyle çok küçük bir farkla ikinci sırada yer aldı. Rapora değerlendirme yapan yatırımcılar, 2008 yılında “İstanbul'da gayrimenkul alın” önerisinde de bulundu.

Avrupalı yatırımcıların İstanbul'da gayrimenkul yatırımı açısından en çok ofis alımına sıcak baktığına işaret edilen raporda, İstanbul'daki ofisler için yüzde 85 oranında “satın alın” önerisi yer alırken, konut alımında bu oran yüzde 58 oldu.