Davranış bilimleri uzmanı, yazar ve aile şirketleri danışmanı Dr. İlhami Fındıkçı, insanın içsel yolculuğunu merkeze alan yeni kitabı “İnsanın Anlamı” okuyucularıyla buluştu. Kitap, çağımız insanının ruhsal çözülmesini, değer kaybını ve anlam arayışını hem bireysel hem de toplumsal boyutlarıyla ele alıyor.
İnsanı 'bilinçli bir tasarım' olarak tanımlayan Fındıkçı, insanın dünyanın teferruatlarında yol aldıkça, ruhunun ihtiyacı olan aşkın güce bağlılığının zayıfladığını söylüyor. Anlamdan uzaklaşan, insanın, dünyayı da anlamsızlık girdabına sürüklediğini belirten Fındıkçı, "insan kendi anlamına aittir, aidiyetini yitirmemelidir" sözleriyle kitabının özünü anlatıyor. Yazar kitabın arka kapağında eserin amacının, İnsanın kendisiyle ilgili anlam arayışına mütevazi bir yolculuk olduğunu ifade ediyor.
MADDİ GİRDAPTA KAYBOLAN İNSAN: KİTABIN TEMEL İZLEKLERİ
“İnsanın Anlamı”, insanın tarih boyunca kendini bilme çabasıyla doğa, toplum ve teknolojiyle kurduğu ilişkiyi çözümlemeye çalışıyor. Antik Çağ’dan günümüze kadar uzanan bu serüvende Fındıkçı, insanın öz cevherinden nasıl koptuğunu tarihsel kırılmalarla anlatıyor: Tarım devrimiyle toprağa, sanayi devrimiyle makineye, dijital çağla birlikte ise sayılara ve algoritmalara mahkûm olan insanın “öz benliğinden uzaklaştığı” tespitinde bulunuyor.
Fındıkçı’ya göre günümüz insanı, teknolojik konforun ve bilgi birikiminin gölgesinde “kendini tanıma çabası”ndan uzaklaşarak öz değerlerinden kopuyor. Bu kopuşun bedeli ise yüksek: Eleştiriye kapalı, endişeli, saldırgan ve umutsuz bireyler; parçalanmış toplumlar; yozlaşan ahlak anlayışları ve sarsılan adalet duyguları. Kitap, insanın hem bireysel hem de toplumsal düzlemde “mana arayışını” yeniden kurması gerektiğini savunuyor.
“KARAKTER KADERDİR” VE ZEDELENEN İNSANLIK HALLERİ
Herakleitos’un meşhur sözü “Karakter kaderdir” üzerinden yola çıkan Fındıkçı, günümüz insanının kişilik yapısının derin bir ahlaki aşınmaya uğradığını öne sürüyor. Ahlaki değerlerin yitimiyle birlikte, insanın insana karşı yabancılaştığı; iyilik yapma dürtüsünün, empati yetisinin ve içsel sadeliğin giderek zayıfladığı bir çağda yaşadığımızı vurguluyor.
Fındıkçı’ya göre modern insan, tek kanatlı bir kuş gibi kendi çevresinde dönen, maddi girdaplar içinde öz yolculuğunu kaybetmiş bir varlık haline gelmiş durumda. Bu bağlamda “İnsanın Anlamı”, yalnızca akademik bir düşünce metni değil; aynı zamanda çağdaş bireye yöneltilmiş bir uyarı, bir çağrı ve bir hatırlatma metni olarak da okunabileceği ifade ediliyor.
Fındıkçı, bireysel farkındalık ile toplumsal dönüşüm arasındaki bağa işaret ederek okuru kendiyle yüzleşmeye davet ediyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...