Türk futbolu uçuruma gidiyor 

Türk futbolu özellikle kulüp bazında oldukça geri gidiyor. Birbirimizi yukarı çıkarmak yerine aşağı çekiyoruz. Bunda birçok sacayağı ayağı var. Bu işten herkes kendine düşen payı almalı.
SOSYAL MEDYANIN KİRLİ DÜNYASI
Sosyal medya öyle bir hal aldı ki taraftarlar! O mecralar üzerinden birbirine hakaretten, yalan haberlere kadar her tür aracı kendinlerine hak sayar oldu. Onlarca sahte hesap sayfa kendi takımlarının çıkarı uğruna her türlü edepsizliği ele aldı. O yetmezmiş gibi işin içine sözde gazeteci özde amigo olan medya çalışanları da girince yanlış doğrudan ayrıldı. Gerçek hayatta asla söylenemeyecek sözler meşrulaşıp sıradanlaştı.

AMİGO MEDYA
İşin bir ayağı da  medya tabi.  Televizyon ekranlarında muhabirinden yorumcusuna medyanın büyük bir bölümü takım amigoluğuna soyunmuş durumda. Tek doğrunun kendi takımları olduğu inancıyla akla hayale gelmez yorumlar yapıyorlar. Takım muhabirleri, muhabirden çok bir taraftar gibi davranıyor. Taraftarın tepkisini çekmekten korkuyorlar. Medyanın bu konuda yozlaştığı çok aşikar. Ayrıca dekoder satarak para kazanılan ortamda, yayıncı kuruluşu boykot etmek ancak bizim ülkemizde olur galiba. Kendi ayağına sıkmak bu olsa gerek. 
HAKEMLER VE EYYAM
Futbolumuzun en büyük sorunlarından biri de hakemler. Ancak hakemleri tamamen suçlu ilan etmek pek doğru değil. Onlarında art niyetli bu futbol iklimden  etkilenmesi doğal. Ancak bu onları tamamen suçsuz yapmaz. Bazen sahada öyle kararlar veriyorlar ki akıl almıyor üstüne bunu en kibar tabirle telafi etmek için maçı çığrından çıkaran çok hakemimiz oluyor. Onlar da bu berbat futbol iklimine kendilerine düşen katkıyı yapıyorlar. 
YÖNETEMİYECİLER BÜYÜK SORUN 
Türk futbolunun en büyük sorunlarından biri de futbol yönetecileri kesinlikle. Taraftarlarına şirin görünmek adına öyle şeyler konuşuyorlar ki insanın aklı dumura uğruyor. Özellikle tabi büyük(!) takımlarımızın yöneticileri futbolumuzu ileri götürmek değil günü kurtarmak için yoğun çaba sarf ettikleri için bir adım dahi ileri gidemiyoruz, aksine hep geri gidiyoruz. Takımlarımızın en büyük gelir Şampiyonlar Ligi'nde de çok yakında mahrum kalacağız. Her maçın sonunda hakeme, federasyona, birbirlerine demedeğini bırakmayan bu yönetici büyüklerimiz futbol markamızı ileri götürüp birbirini yukarı çekmek yerine ne kadar daha dibe vurabiliriz bunun testini yapıyorlar. Çizilen ofsayt çizgisine inanmamak, tüm dış güçlerin kendilerini bitirmek için uğraştığını düşünmek bunu taraftarlarına inandırmakta bu yönetici büyüklerimizin en büyük başarısı. Türk futbol iklimi her geçen gün dibe doğru gidiyor. Futbol başımıza yıkılacak ve bu ağır taşın altında herkes ezilecek benden söylemesi.