Türkiye Sanayici ve İşadamları Konfederasyonunun (TUSKON) İş Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Vizyon Geliştirme ve Bilinçlendirme Projesi Marmara Bölgesi sonuçlarının da açıklandığı İş Hayatı Dayanışma Derneğinin (İŞHAD) 16. Genel Kurulu Grand Cevahir Otel'de gerçekleştirildi.
Burada yaptığı konuşmada, Davos'ta yaşanan gerginliğe ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bağış, "Ben çok şaşırmadım çünkü 2004 zirvesinde son anda masaya Kıbrıs'la ilgili yeni bir paragraf getirdiklerinde masadan kalkan Tayyip Erdoğan kimse, dün o podyumdan kalkan Tayyip Erdoğan aynı kişi" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın daha önce de benzer duruşlar sergilediğine işaret eden Bağış, şöyle konuştu:
"Yeni bir insan, yeni bir yaklaşım değil. Bu, Türkiye'nin itibarını, Türk milletinin itibarını, onurunu her zaman öncelik olarak kabul etmiş, kendisine emanet edilmiş temsil yetkisini en iyi şekilde korumaya çalışmış Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının her zaman ortaya koyduğu duruştur. Ama literatüre bundan sonra eminim ki bu, Davos duruşu olarak geçecek."
Bağış, tüm dünyanın yaşananları yakından takip ettiğini belirterek, Başbakan Erdoğan'ın dün Davos'ta dünyanın vicdanını dile getirdiğini, bu nedenle de sadece doğudan, Orta Doğu'dan değil batıdan da pek çok yerden destek mesajları geldiğini söyledi.
Bu konuda Türkiye'nin duruşunun dinle imanla değil, insanlıkla ilgili olduğunu, Türkiye'nin Gürcistan'da, Lübnan'da, Afganistan-Pakistan arasında yaşanan sıkıntılarda da hep sorunların çözümüne katkıda bulunmak için çalıştığını kaydeden Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Davos duruşu artık Orta Doğu barış sürecinin hızlandırıcı faktörü olmuştur. Bütün dünya anlamıştır ki artık bir tercih yapmaları lazım. Ya savaşa destek verecekler, ya barışa destek verecekler. Biz barışa destek verilmesini hızlandıran bir duruş ortaya koyduk. İnanıyorum ki, bundan sonraki süreçte barış çalışmaları hızlanacaktır.
Gidişat iyi bir gidişat değildir. Bu gidişata hep birlikte, bütün dünya insanları olarak dur dememiz gerekmektedir. Ortaya koyduğumuz duruş, bu mesele artık yeter, çözelim mesajıdır. Ortaya koyduğumuz Davos duruşu, haklı dürüst ve onurlu bir duruştur. Ve Davos duruşu, Filistin sorununun çözümü ve Orta Doğu'da çözümün aciliyetine dünya kamuoyunu ve karar vericilerini göreve çağıran bir duruştur."
Türkiye'nin, daha önce kendi komşularıyla kavgalı bir ülke konumunda olduğunu ifade eden Bağış, şu görüşleri aktardı:
"AB sürecinin bu sene 50. yılındayız. Acı değil mi? Hangi ülkenin, 50 yıl sürmüş bu noktaya gelmesi. O itibar zannettikleri duruşla mı bu noktaya gelirdi, yoksa bizim duruşumuzla mı bu noktaya geldi. 42 yıl uğraştılar, AB'den müzakere tarihi alamadılar. Ama çok şükür, şu 6 yılda müzakere tarihi de alındı, ön taramalar da bitirildi, taramaların çoğu da bitirildi. 10 başlıkta müzakereler açıldı. Sıkıntılar yok değil ama aşacağız. AB yolunda da Türkiye ilerleyecektir. Ortaya koyduğumuz bu duruş, diklenmeden dik durma tavrımız, bundan sonra da her aşamada devam edecektir."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...