Aziz Yıldırım Derbi Öncesi Ağır Konuştu!! 

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım,Samandıra Tesisleri'nde futbol takımına verdiği yemekte açtı ağzını yumdu gözünü.

Yıldırım, Galatasaray'a ve Beşiktaş'a verip veriştirirken, örneğine çok az rastlanacak tarzda sert bir üslup kullandı. FB TV'de canlı yayında konuşan Aziz Yıldırım'ın asıl hedefi ise önceki gün medya önünde Fenerbahçe, hakemler ve kendisini hedef alan ifadeler kullanan Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'dı.

Aziz Yıldırım, canlı yayına bağlanmadan önce futbolculara ve teknik kadroya yönelik birkonuşma yaptı. "Galatasaray'ın hiçbir gücü yok. Onları daha kötü günler de bekliyor" diyen başkan, "Beşiktaş'ın da arkası boş. Yani para olarak. Lider giderken paraları alamazsanız, fizik ve zihin olarak yorgunluklar başlar. Beşiktaş'ı yenerseniz ilk yarıyı 7-8 puan önde kapatırsınız" ifadelerini kullandı.
Bu sözler aslında Yıldırım'ın kamuoyuna aktarmak istediği sözler değildi. FB TV yanlışlıkla yayına girince tüm Türkiye Aziz Yıldırım'ın takıma yönelik yaptığı bu konuşmayı duydu. Yıldırım bu sözleri söyledikten sonra, yayını gerçekleştiren muhabir Fatih Demirkol'un ana kumandaya, "Yayını al, yayını al. Çık çık" diye seslendiği görüldü. Demirkol bir süre daha gözlemlerini aktardıktan sonra reklama girildi. Yıldırım daha sonra tekrar canlı yayınına bağlanıp açıklama yapmaya başladı.

İşte, Aziz Yıldırım'ın olay yaratacak o sözleri:

"Türk sporundaki sorunları çok kimse dile getirmiyor. Herkes günlük konuşuyor. Beşiktaş'ın stadı da bu ülkenin, Fenerbahçe'nin stadı da bu ülkenin. Ben olaylara böyle bakıyorum. Ben Süleyman Seba gibi bir isimle beraber aynı dönemde başkanlık yapma şerefine nail oldum. O, bizim ağabeyimizdi. Onunla beraber çok iyi ilişkiler içindeydik. O bana, ben ona güvenirdik. Gerekli yerlerde yetkiyi birbirimize verirdik. Rahmetli Özhan Canaydın beyle beraber üçlü bir dostluğumuz vardı. Şimdi Beşiktaşlılar övünüyorlar. Süleyman Seba ile övünüyorlar. Kendilerini Süleyman beyle eşdeğer görerek, bugün kendilerini de aynı çizgiye sokmaya çalışıyorlar."
"Ben hakeme 'İyi yönetemiyorsunuz, bir daha buraya gelemezsiniz' dedim diye ceza aldım. Bunu diyemez miyim? Maddi-manevi kayıplarım var. Bunu dile getirmeyecek miyim? Kadlec'in ayağına bastılar, 'Görmedin mi?' dedim, 60 gün ceza aldım. 160 gün ceza versen ne yazar! Haklı olduğum her şeyi dile getiririm. Sağır ve lâl olacağız yani! Buna müsaade etmem. Doğru gördüğümü söylerim. Tahkim'de savunma yapacağım. Bakalım ne söyleyecekler! Fikret Orman'a yakıştıramadım. Varsa gücün sen de in soyunma odasına. İnebiliyorsan in.''

Üç haftadır kiminle oynuyorsak, yöneticisi maçtan önce çıkıp hakemler hakkında konuşuyor. Ben hiçbir zaman maçtan önce çıkıp hakemi etki altına almaya çalışmam. 3 hafta Beşiktaş'ın lehine kararlar çıktı. Sivas maçında elle gol attılar, Balıkesir'de rakibin penaltısı verilmedi, kırmızı kart çıkmadı. Eskişehir maçında ofsayttan atılan bir gol var. Bizim aleyhimize birçok maçta hatalı düdük çalındı. Ama biz tek kelime etmedik. Geçmiş senelerle ilgili konuşmaya kalkarsak, o hakemlerin bir tanesi sahaya çıkamaz."
Beşiktaş hakemlerle ilgili konuşuyor. Bu hafta da Fikret Bey hakemi gözleyeceklermiş. Burası BBG evi mi! Ben soyunma odasına giderken koridorda gördüm söyledim. Hakem odası basmadım. Devre arasında yanlış yaptığını yüzlerine söylüyorum. Gerekirse basarım onu da bilsinler. Fenerbahçe'nin haklarının yenmesini engellemek için bunu da yaparım. Yıldırım Demirören de zamanında hakem odasına, rakip soyunma odasına gitmedi mi? Her şeyi bize bağlıyorlar, saldırıyorlar.
''Ben Fikret Orman'a 'Demba Ba'yı mutlaka git al' dedim. Bir oyuncu daha vardı, onun dafiyatı uygun gelmedi diye almadık, sonra Beşiktaş'a tavsiye ettik. Biz böyle samimi davranıyoruz onlara."

"Siz de (Beşiktaş'a) kupadan yargılandınız, gittiniz kupayı iade ettiniz. Çıkın söyleyin, şike yaptınız mı yapmadınız mı herkes bilsin. Bir çıkıp konuşun kardeşim. Hep saklanıyorlar. Çıkın deyin 'Biz şike yapmadık' diye. O zaman ben de bir şeyler söyleyeceğim. Bizim arkamıza saklanmışlar, nereye gidersek oraya geliyorlar. Konuşmaya başlarsam altında kalırlar. 17 senede olan her şeyi biliyorum." 
e-karaman