E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Esra Süntar

KALABALIKLAR İÇİNDE KENDİNE SESİNİ DUYURABİLİR MİSİN?
14 Temmuz 2025 Pazartesi

      Sen hiç düşüncelerini duyamayacak kadar gürültülü bir sessizlikte kaldın mı?
Sadece sustuklarıyla bağıran bir varlığın ağırlığıyla baş başa yaşadın mı, sabredebildin mi o avaz avaz suskunluğa?

   Sen hiç gözünün gördüğü bir şeye ait hissetmediğin oldu mu?
Ya da sesini duyduğun fakat dokunamadığın bir   hissin içinde kaybolduğun oldu mu?

     İşte tam da orada başlar her şeyin yok gibi varlığı..
        Orada kaybedilir insanlık!
     Orada başlar “görünüp de görünmeyen”in saltanatı....

Ne yazık ki herkesin duyuları dışa dönük ve hiç kimse içini duyamıyor...
Ve o iç ses…..
O iç ses zamanla sustu..
Yani insan içindeki “olma ihtimalini” kaybetti!

--__---_-------_-------_---_-----_--
 

İç sesin bastırılmasının en estetik ve basit yolu senin alkışlanmandır..Elbette insanlar seni alkışlarken sen ne dediğini hatırlamazsın! Aslında seni değil senin onlar gibi olmanı ödüllendirirler..Onların öğretilmişlikleri kendi dünyalarını dahi sessiz bırakmıştır..
Ve böylece başlar; "ilk sessizleşme!"

Artık böylece kalabalığın ortasında susmak zorunda kalmazsın zaten artık konuşmazsın da..
Onların ritmine uyar, hareketlerinin, sözlerinin, duygularının, hislerinin, alışkanlıklarının, farkındalıklarının hatta sevginin, korkunun, cesaretin, bir adım öteye gidemezliklerinin ve
düşüncelerinin yerini "refleks" alır..İçten içe susuşlarının ilk acı çığlıklarını duyduğunda ise bilincin kapanmaya başlar..Kendine ait sandığın her davranış, her kabulleniş, her türlü kendini benimseme sebeplerin görünmez kayboluşa terkedilir ve bir kalabalığın beklediği ilk hamlen olur: Özentilik!

Nihayetinde; sen özgür olduğunu zannederek ruhunun en karanlık zindanında kontrol edilirsin...

Oysa iç ses denen şey; "seninle&sen" arasında yapılan ve de başkalarının davet edilmediği bir konuşmandır...Öylece topluma, çevrene kapılır da sessizliğine izin verirsen o da susar...


--- _-----_---_--_-----_--__---_-_--

Bazı insanlar vardır duygularını o an yaşamak yerine anlatmaya çalışırlar...
Zira yaşamak zordur..Tüm bilinenleri kırar, parçalar, darmadağın eder....O yüzden herkes biraz edebiyat, biraz ezber ve de birçok kendinden kaçış halinde ömür tüketirler..

İnsan duygularını bastırdıkça o duygular şekil değiştirmeye başlar..
..Mutluluğu bastırırsan > öfke olur.
...Üzüntüyü bastırırsan > boşluk olur.
...Özlemeyi inkâr edersen >anlamsız alışkanlıklar üretir; bedenin, zihnin, aklın ve o idealist hayatın..

     Sonra “Neden böyleyim?” dersin!

Çünkü olduğun gibi davranma hakkını
çoktan toplumsal normlara rehin vermişsindir...

Bazen hıçkıra hıçkıra ağlamak gerekir...Sebebin yoktur fakat ihtiyaç vardır...
Eğer ki o noktada durmayı bilmezsen içinde bir şey susar ve artık kolay kolay geri dönmez!


---_----_-_---_--_-----_----_--_--_-__

      'Kimlik yorgunluğu'' diye bir şey var.. 
       Nedir bilir misin "kimlik yorgunluğu?"

  "Kendin olmaya çalışmaktan değil
başkasının seni sandığı kişiye dönüşmekten yorulmak!"

Her ortamda yeni bir dil, her ilişkide yeni bir rol, her bakışta yeni bir algısallık!

Ve sonra içinden gelen o yorgun cümle haykırır:
        “Ben kimiiim gerçekteeenn?”

Bu yorgunluk fiziksel değildir...Öyle  yatıp uyumakla veya dünya hayatındaki "onunla bununla" oyalanmakla geçmez..Sessizliğine uzanman gerekir fakat çoktan senden çok çok uzaktadır sessizliğin! Sen uzandıkça daha da ulaşılmaz hal alır..
O kendi içine içine doğru kaçan sessizlik gerçek benliğinin aynasıdır.
İşte orada sadece sen varsın ve  o yüzden oradaki sen hep terk edilir!


---_----_-_--_----_--_---_---_--__

Kalabalıklar arasında oluşan sessizlik bazen en yüksek çığlıktır...
O çığlığı herkes duyar fakat hiç kimse duymamış gibi yapar veyahut anlamlandıramaz...

Zira; sessizlik iletişim kurma biçimi değildir.
Sessizlik; yorulmanın, vazgeçmenin, küskünlüğün dili olur bir noktadan sonra...
Birinin susması hep konuşmasından daha çok şey anlatır...

Anlaşılmak istemeyen insanlar ise hep çok konuşurlar..
Zihinleri, idraksizlikleri, anlayışsızlıkları gürültülü olanların kalpleri her zaman boştur..Hakikat ve de o duru görü hali olan berraklık o kalplere yerleşmemiştir...
Bu yüzden dolu görünen cümlelerin içi tıkanır, cümle çoğaldıkça anlam tezatlaşır..

"Gerçekten seni anlayan biri sana susarak da ulaşabilir!"


---_---_---_-----_-------_--_--_--_

Hepimizin içinde hiç durmaksızın konuşan bir “ben” vardır. Çoğumuz onu yıllar önce susturduk. Belki bir travmada, belki bir hayal kırıklığında, belki de sadece “normal” olmak için…

Ve o günden beri “ben” dediğin şey
aslında başkalarının onayladığı bir maske sadece...

Özgünlük çok pahalıdır..Kaybedeceklerini göze alman gerekir...İlişkini, işini, çevreni, beklentilerini, geçmişini,. hatta kendini ilk başta kaybetmen gerekir… En kötüsü ise
kendine itiraf ettiklerini, tanıdığını zannettiklerini, en değerli zamanlarrını feda ettiklerini...
Gerçi sonunda kazandığın; "artık başkasının sesiyle düşünmeyen bir “sen” olur!"

Bu öyle büyük bir kazançtır ki bedeli her ne olursa olsun gerçekten çok değerlidir..


-----_-_-_---------_---------_

Günün Esra Süntar Sözü:

"Kendin olabilmek herkesin sustuğu yerde ses çıkarabilmek değildir…Bazen herkes konuşurken sadece kendi iç sesini dinlemeyi seçmektir..Çünkü içini duymadan dışını duyuramazsın!
Kendini kaybetmenin en tehlikeli biçimi ise; hala sesinin kendisi dışında var olduğunu sanmaktır..  Bu sanrıyla yaşamayı başarı atfedenler aslında mükemmel kamufle olmuş bir sessizliğin tam içindedir..
Kalbiniz düşünmeye başladığında aklınız susturulur...Zira hakikat sezilendir ve kanıtlanmaz!"

E-posta   Facebook   Twitter     Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
Bu yazı 34585 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİR AVUÇ HAYAL, BİR ÖMÜR ADANIŞ
6/11/2025
PAYİDAR İDEOLOJİSİ
5/24/2025
İNANÇTAN BEREKET
5/13/2025
HATANIN ONTOLOJİK ve ETİK BOYUTU
5/3/2025
AYNADAKİ YANSIMALAR
4/8/2025
ŞEKİLDEN ŞEMALE PERSPEKTİF 'AŞK'
1/14/2025
İZDÜŞÜM TEOREMDEN BAĞIMSIZSA KAPSANAMAZ
11/23/2024
SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK
9/28/2024
RİSKİN REKABET TERMİNOLOJİSi
3/6/2024
ANCAK KALBİN DÜŞÜNCESİ AKILDAN AYKIRIDIR
12/27/2023
ZAMANDA KENDİNİ BİLMEK
12/11/2023
FEVKALADE YOKSUNLUK
10/11/2023
ESARET MANİFESTOSU 
7/13/2023
OLMAYAN ZAMANLARIN YAŞANMAMIŞ İNSANLARI
5/7/2023
KIVILCIM
2/18/2023
İNSAN ÖLÇÜTÜ OLMADIĞI YOLUN DEVASA KÖPRÜSÜ MÜ?
1/6/2023
İLK BAKIŞTA YARATILIŞ
12/29/2022
ERDEMLİ OLMANIN KUDRETİ
12/20/2022
KALBİNLE OKU
10/30/2022
İRADE VE İSTİKRAR
9/12/2022
KADERİN EKSENİNDE VAR OLAMAYANLAR
7/22/2022
SANAT ESERİ; AKILCILIK OYUNU
3/19/2022
BİR GÜN; 'MUTLAKA'
12/15/2021
AYDINLIKTA IŞIĞI GÖR
11/30/2021
HİPNOTİK DÜNYA
11/22/2021
ADAB BİLMEZE İNANCI SORGULATILMAZ
11/11/2021
KADER KARMAŞASI
11/6/2021
FOSİL DÜNYA!
11/2/2021
KANDIRILDINIZ!
10/28/2021
SORUN YOK SORUN SENSİN
10/20/2021
DÜŞMANINIZI TANIYIN! KENDİNİZİ KURTARIN!
10/14/2021
HAYATINI ve İNANCINI KAYBEDENLERİN DÜNYA ALGISI
10/10/2021
BÜYÜK RESET - ELEKTRİK KESİNTİSİ
10/3/2021
BİLGİ, BİLGELİK, ZEKA ve AKIL
9/30/2021
YARIN ÇOK ERKEN OLABİLİR, BUGÜN İSE ÇOK GEÇ!
9/27/2021
DUYGULANIM (AFFEKT) BOZUKLUĞUNUN TEKNOLOJİK TESİRİ
9/24/2021
ZAMAN SARMALI VE HIZ ALGISI
9/22/2021
FOTON-FOTONİK IŞIK?
9/21/2021
ZAMANA AKSEDENLERİN İZDÜŞÜMÜ
9/18/2021
GÖRÜNTÜ VE SES KLONLAMA TEKNOLOJİSİ TEHLİKESİ
9/15/2021
YENİ DÜNYA DÜZENİ NASIL OLMALI?
9/12/2021
“KALP GERÇEKLERİ, ZİHİN HAYALLERİ CANLANDIRIR'
9/10/2021
ÇARPIK DÜZENSİZLİK GÖZ HİZASINDA İKEN NEYİ ÇAĞRIŞTIRIYOR?
9/8/2021
KIYMETİNİ BİL EY İNSAN!
9/6/2021
VARLIĞIN BÜYÜSÜ
9/5/2021
ZAMANDA KAYMALAR ve RASYONEL AKIL
9/4/2021
BİR BAKIŞ TÜM BAKIŞLARI TERS ÇEVİRİR!
9/3/2021
İNANÇLARIN GAYRETİ
9/1/2021
SEVGİYE ALDANANLARIN KAOS TAŞIYICILIĞI
8/30/2021
ZAMANI SIFIR NOKTASINA TAŞIMA
8/28/2021
NİCELİK ve NİTELİK ALGISI
8/26/2021
TİPİK KRİMİNOLOJİ DE SOYUTSAL HESAPLAMALAR
8/24/2021
AKLINIZA MUKAYYET OLMAK
8/23/2021
DEĞERİNİ KORU
8/20/2021
AKLIN YOLLARI
8/18/2021
YAPAY ZEKA İNSANI TAKLİT EDEBİLİR Mİ ?
8/16/2021
KİMİN DÜŞÜNCESİNİN ÜRÜNÜSÜN?
8/14/2021
'KÜLFETSİZ İLİM OLMAZ, O DA HAKKIYLA GELMEZ'
8/11/2021
ZAMAN TÜNELLERİ ve DERİN İNTERNET
8/9/2021
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
beşiktaş
moskova
barcelona
sınav stresi
zonguldak maden
Ersun Yanal
Edward Snowden
Aleksandr Lukaşenko
kılıçdaroğlu