E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Yargıtay’dan emsal niteliğinde 'hayırlı evlat' kararı 

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kanser hastası yaşlı babası ile kalp hastası annesine yıllarca bakan kız evlada bırakılan dairenin iadesi yönündeki mirasçıların açtığı davaya son noktayı koydu.

16.01.2022 - 09:19
Yargıtay’dan emsal niteliğinde  hayırlı evlat  kararı

Maddi durumu iyi olan baba, kanser olunca kendisine yardımcı olması için öz kızıyla ‘ölünceye kadar bakım sözleşmesi’ imzaladı. Başka bir şehirde ikamet eden kız evlat, kanser hastası babası ile kalp hastası annesiyle yıllarca yakından ilgilendi.

Yaşlı adam da sözleşme gereği kızına bir daire verdi. Yaşlı adam ölünce olanlar oldu. Diğer mirasçılar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Yaşlı adamın 14.06.2011 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak tarafların kaldığını, murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla bir daireyi davalı kızına ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devrettiğini öne sürdüler.

Evli ve çocuklu olan davalının başka şehirde oturan babasına bakmasının mümkün olmadığını, ayrıca murisin eşinin hayatta ve sağlıklı olması nedeniyle ona bakabilecek güçte olduğunu, gerçek amacın bakım sağlamak değil bağış olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulundu.

Davalı kız evlat ise babasının kanser hastalığı nedeniyle vefat ettiğini, annesinin de kalp hastası olduğunu ve her ikisine birlikte baktığını, bizzat evlerine giderek bu şekilde iki yıl baktığını, bazen de kendi evlerinde baktığını, böylece murise yedi yıl boyunca bakıp ilgilendiğini, bunun üzerine babasının da kendiliğinden taşınmazı adına tescil ettirdiğini beyan ederek, davanın reddini savundu. Mahkeme, kız evladın hasta babasına bakmasını Türk örf ve adetlerine bağlayarak davanın kabulüne hükmetti.

Mahkemenin, mal kaçırılma kararı Yargıtay 1. Hukuk Dairesi tarafından, “Murisle (miras bırakanla) davalı tarafın ilgilendiği, ölünceye kadar bakma akitlerinin ivazlı akitlerden olup davalının bakım borcunu yerine getirdiği, miras bırakanın mal kaçırma amacı olsa idi tüm malvarlığını devredebilecekken bunu yapmadığı dolayısıyla temlikin gerçek bakım karşılığı olduğu mal kaçırmanın amaçlanmadığı anlaşılmaktadır” gerekçesiyle bozuldu. Yeniden görülen davada Mahkeme, ilk kararında direnince devreye bu kez Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.

KARAR

Hayırlı ve vefalı evlada verilen bir dairenin miras kaçırmak olmadığına hükmeden Yargıtay Hukuk Genel Kurulu emsal bir karara imza attı. Kararda şöyle denildi:

“Miras bırakan 1938 doğumlu olup, 14.06.2011 tarihinde vefat etmiştir. Geride sağ eşi ile kendisinden önce vefat eden oğlunun çocukları ve davacı oğlu ile davalı kızı mirasçı olarak kalmıştır. Miras bırakan mesken niteliğindeki dava konusu taşınmazını 12.05.2010 tarihinde ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle davalı kızına devretmiş, davacı oğlu tarafından gerçek amacın bağış olduğu, mirastan mal kaçırma amacıyla, muvazaalı olarak temlikin yapıldığı ileri sürülerek eldeki dava açılmıştır. Ancak dosyadaki deliller incelendiğinde, miras bırakanın ölmeden önceki son yedi yılını kanser hastası olarak geçirdiği, davalı kızının kendisi ile ilgilendiği, hem hastanede hem de evde kalarak babasına baktığı, bu sırada kalp ameliyatı olan annesine de bakıp ilgilendiği anlaşılmakta olup, miras bırakan tarafından kızının sağladığı bu bakım ve ileride de kendisine bakıp gözetmesi amacıyla dava konusu taşınmazın devredildiği açıktır. Nitekim ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapıldıktan sonra davalı babasının yanına taşınmış, yaşlı ve hasta olan murise ölümüne kadar bakarak sözleşmeyle üstlendiği edimini ifa etmiştir. Maddi durumu iyi olan murisin dava konusu taşınmaz dışında iki farklı şehirde konut niteliğinde dört ayrı bağımsız bölüm ile 300 dönüm kadar arazi sahibi olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta olup, mal kaçırma amacı taşıması hâlinde murisin başka taşınmazlarını da devredebilecekken bunu yapmadığı da açıktır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bir bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da bu sözleşmede tarafların hak ve borçları bakım alacaklısının ömrüyle sınırlı olduğundan bakım alacaklısının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş olması da sözleşmenin geçerliliğine etkili değildir. Tüm bu olgular karşısında, murisin taşınmazını sadece bir görünüş meydana getirmek için değil de samimi olarak bakım temini için ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle devrettiği, diğer mirasçılarından mal kaçırma amacını taşımadığı, bakım borçlusu olan davalının da babasına bakarak karşı edimini ifa ettiği anlaşılmakta olup, gerçek bakım karşılığı yapılan sözleşmenin muris muvazaası nedeniyle geçersiz olduğundan söz edilemez. O hâlde; Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Kumpas operasyonunda 5 tutuklama
Kayseri'de insanların evine uyuşturucu yerleştirip kumpas kurdukları belirlenerek ...
Sosyal medya dolandırıcılarına karşı ne yapılmalı?
Geçmiş yıllarda kripto para alanına girmek isteyen ama yeterince bilgi ...
Harekete geçildi: Hepsi yıkılacak
Caretta caretta deniz kaplumbağalarının koruma alanı olarak ilan edilen ...
 
Hemşirelerin şakası can aldı!
İstanbul Şişli'deki hastanede, biyomedikal personeli olarak görev yapan ...
Akıl almaz olay: İşçiyi bagajda taşıdılar
Antalya'da işçisini alışverişe otomobilinin bagajında getirip götüren ...
Bakan Mahmut Özer: 3 bin yeni anaokulu yapacağız
Bakan Özer, “2022 yılı sonuna kadar 3 bin yeni anaokulu ve 40 bin yeni ana sınıfı yapacağız” dedi.
 
Bolu Dağı'nda feci kaza! İstanbul yönü kapandı
Bolu'da, kar yağışıyla kayganlaşan TEM yolunda, 12 aracın çarpışması sonucu ...
Antalya bu rezil görüntüden kurtuluyor! Yıkım kararı çıktı
Antalya'da 5 yıldızlı otellerin yanı başındaki Kumköy Sahili'nde yaz tatilini ...
İşçisini bagajda taşıyan patrona 1665 lira ceza
Antalya'da işçisini alışverişe otomobilinin bagajında getirip götüren ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Torku Konyaspor
TÜİK
ölüm haberi
Eczacıbaşı
İlker İnanoğlu
Ankara
Maden Ocakları
FED
Hanefi Avcı