Piyasaya yeni çıkan kitabı üzerine görüştüğümüz Hatipoğlu şunları söyledi: “İlk olarak Kürtler kendi ezberlerini bozmalı. İkinci olarak ise bu ülkede yaşayan ve Kürt sorununu çözmekle görevli olan başta iktidar olmak üzere tüm anayasal kuruluşlar başta kendi ezberlerini bozmalı ve yeniden gözden geçirmeli. Anayasal kuruluş derken, siyasetçi, bürokratlar, ordu hepsini kastediyorum.” “Muhalefetin de ezberini bozması lazım, sadece iktidarın değil” diyen Hatipoğlu, “Bugün iktidarın bu sorun ile ilgili çözümsüzlüğü ortada ama muhalefet çok daha kötü bir çözümsüzlük içinde” dedi.
PKK LAİKLEŞTİRİYOR
Burada mesele düşünce kodlarını değiştirmek, zihni kirletmek, kavramların içini boşaltmak ve bize batının uygun gördüğü bir “Müslüman şablonu” giydirmek. Aslında kimsenin söylemediği konu şudur; PKK 30 yıl boyunca bu bölgede Kürtleri laikleştirme, sekülerleştirmeyi üstlenmiş bir örgüttür. Kürtler PKK ile birlikte seküler bir anlayış ile birlikte adeta hazırlanmak istenmişlerdir. Kürtlerin en temel vasfı olan Müslümanlık örselenmek istenmiştir. Bunun için de Marksist-Leninist bir örgüt olan PKK ortaya çıkmıştır.”
ÖCALAN'DAN İSLAMİ SÖYLEM
Terörist başı Abdullah Öcalan’ın, Ali Fırat takma ismi ile birçok kitaplar yazdığını hatırlatan Hatipoğlu, “Öcalan, nemalandığı kendisi gibi Marksist düşünce sahiplerinin, geçmişte dinle, İslâm’la ilgili yaptığı bütün yorumları aynen tekrarlamıştır. Örneğin Öcalan’a göre, “Peygamber çok akıllı bir adamdı. Kendisinin peygamber olduğunu söyleyerek insanları etrafında topladı.” Marksistler gibi Öcalan’a göre din; “İnsanların doğa karşısındaki güçsüzlüklerinden ötürü sığındıkları bir mefhumdur.” O dönemdeki yazıları incelendiğinde görülecektir ki ateist düşünce çok net bir şekilde ifade ediliyor.
MÜSLÜMAN KÜRTLERİN TEPKİSİ
Ancak daha sonraki dönemde komünizmin yıkılması ve dünyada artık geçerliliği kalmadıktan sonra “millici Kürt ulusalcılığını” ön plana çıkaran söylemler geliştirmişlerdir. Müslüman Kürtlerin de tepkisiyle karşılaşınca, bu sefer kendilerince birkaç tane hocaefendiyi örgütleyerek işte İmamlar Birliği gibi kuruluşları gerçekleştirerek, Müslümanlara şirin gözükmeye çalışmışlardır” dedi.
DEĞİŞMEYEN TEK YÖNLERİ DİN DÜŞMANLIĞI
“O Marksistlerin değişmeyen bir tarafı vardır. Dün de dine karşıydılar. Dince kutsal sayılan her şeyi laiklik karşıtı düşünce ve eylem olarak vehmediyorlardı. Bugün de aynı tutumlarını sergiliyorlar. Din konusundaki tutum ve duruşları değişmedi. Din düşmanlığına devam ediyorlar.”
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |