Toplam yedi bölüm olarak yayımladığımız araştırmanın son gününü muhafazakârlık analizine ayırdık. Bu bölümde toplumdaki muhafazakarlık ve kaynakları, bu kaynaklara göre yapılan gruplama yer alıyor. Öncelikle muhafazakarlık gruplaması yapılırken izlenen yöntem hakkında bilgi verelim.
Toplumda her bir konuda farklı oranlarda olmak üzere eşit miras paylaşımına, boşanmaya, kürtaja, kadınların çalışmasına karşı olan, lokantaların ramazanda kapalı olması gerektiğine inanan kişiler bulunduğunu araştırma sonuçlarında görebiliyorduk. Ancak acaba bunların hepsini birden savunan, yeniliklere, kadınların eşitliğine, özgürlüklere tamamen karşı olan bir kesim var mıydı? Varsa bu aşırı uç kesim toplumun ne kadarını oluşturuyordu?
Cevaplara puan verildi
Deneklerin ne derece muhafazakâr olduklarını anlamak için, önce anket formundaki soruların cevaplarının muhafazakârlık açısından bir ipucu oluşturup oluşturmadığına baktık.
Örneğin, kadının çalışmasına karşı çıkmayı muhafazakârlık göstergesi sayıp bu cevaba belli bir puan verdik. Benzer şekilde, ramazanda lokantaların durumuyla ilgili sorunun cevaplarında iftara kadar kapalı olması cevabını verenlerle, tümüyle kapalı olması cevabını verenleri farklı ağırlıklarla puanladık.
Bu puanlar toplandığında, diğer bir deyişle, muhafazakârlığa dair ipuçları bir araya getirildiğinde, en fazla puan alan deneklerin temsil ettiği kesimi, toplumun en muhafazakâr kesimi olarak değerlendirdik.
Tek eksene indirgenemez
Ancak toplumda muhafazakârlık düşüncesinin farklı kaynakları, farklı felsefi referansları vardır. Bu nedenle muhafazakârlığı tek bir eksene indirgememek gerekir. Bu yaklaşımla, daha derinlikli bir analiz yapabilmek amacıyla, Türkiye'deki muhafazakârlığı geleneksel, dini ve siyasi olmak üzere üç eksene ayırarak görüp anlamaya çalıştık.
Bunu yapabilmek için soruların cevaplarını üç eksen için ayrı ayrı değerlendirdik. Örneğin, bizce faiz almaya karşı olmak, ağırlıklı olarak dini referanslı bir görüşken, kadınların çalışmasına karşı olmak ise daha çok gelenekçi bir anlayışı temsil ediyordu.
Siyasi ekseni bir yana koyarak yaptığımız bu analizimiz, bize geleneksel muhafazakârlığın ve dini muhafazakârlığın toplum içindeki dağılımlarını verdi. Bu dağılımları puanlara göre beş gruba ayırarak inceledik.
Geleneksel muhafazakârlık
Dini muhafazakârlığın dağılımına baktığımızda, dini açıdan çok koyu muhafazakâr olan kesim, nüfusun çok küçük bir bölümünü, sadece yüzde 1.6'sını oluşturuyor. Toplumun geri kalanını ise farklı düzeylerde dini muhafazakâr olarak değerlendirmek mümkün.
Dağılımlara göre dini açıdan en düşük dini muhafazakârlık sergileyen kesim yüzde 15.9 iken, ortadan daha da muhafazakâr olan, en marjinal kümeye en yakın duran kesim yüzde 19.4 oranında. Ortada duran kesim yüzde 36.7 düzeyindeyken, görece daha az muhafazakâr kesim yüzde 26.4 oranında.
Toplumdaki muhafazakârlığın, geleneksellik ve din açısından iki eksenini karşılaştırdığımızda, dini muhafazakârlığın toplumda daha yoğun olduğu görülüyor. Kuşkusuz, toplumdaki yaşam tarzları ve muhafazakâr kümeleri tanımak amacıyla yapılacak ayrıntılı araştırmalarla daha kesin yargılara varılabilir.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...