Diyarbakır Valiliği’nden Başbakanlık Müsteşarlığı’na atanan Efkan Ala ile ilgili gazetelerde değişik yorumlar çıkıyor.
Ala’nın Başbakanlık Müsteşarlığı’na atanmasının altında hükümetin yeni reformlar yapmak için harekete geçeceği ve bu reformları uygulamada Ala gibi reformist bir ismin çok etkin olacağı düşüncesinin yattığı söyleniyor.
Bu konuya girmeden önce Başbakanlık Müsteşarı’nın hiç yazılmayan bir yönünü kaleme alalım. Zaten millet sıcak siyasetten bıkmıştır, Ramazan mübarek gün oruç ağza okurlarımızın da başını ağrıtmamış oluruz hem..
Çok genç yaşta önce Batman Valiliği’ne ardından da Diyarbakır Valiliği’ne atanan Efkan Bey, çocuklarının eğitiminden dolayı eşi hanımefendi ve çocuklarını Ankara’da bırakıp gitmişti görev bölgesine.
Doğal olarak da bekar hayatı yaşadığı için gece gündüz denetleme-inceleme yaptı Batman ve Diyarbakır’da. Laf aramızda Diyarbakır’daki Valiliği sırasında tanıdığım Müsteşar Bey’in bu bekar hayatından, bürokratlar baya bir muzdaripti.
Efkan Bey gündüz Vilayet’teki işlerini bitirdikten sonra gece aklına gelen yere gider denetlemeler yapardı. Dolayısıyla nerde kime çarpacağı belli olmazdı.
O nedenle tüm Vilayet bürokrasisi istim üstündeydi.
Tabii denetlemeler bitince yapacak fazla da birşey olmayınca Efkan Bey’e kala kala kimi üst düzey bürokratlarla ya da arkadaşlarıyla okey oynamak kalıyordu.
İyi bir okey oyuncusuydu eski Vali, yeni Müsteşar’ımız.
Birkaç Diyarbakır seyahatimde Polisevi’nde Vali Bey’le okey oynama gafletine düştük.
Maşallahı vardı.
Çekeceği her taşın altını da bürokrasiyi didiklediği gibi didikliyor, işine gelmeyeni -Valilik makamının gücüyle olsa gerek- almıyor ve sürekli oyunu bitiriyordu.(Burada rivayet muhtelif, Vali Bey’in okey oynadığı arkadaşları, devletin manevi şahsiyeti rencide olmasın diye bitmeyip, Efkan Bey’in oyunu açmasını bekliyormuş, ben söyleyenlerin yalancısıyım.)
Latife bir yana Diyarbakır gibi bir yerde bize iyi vakit geçirtmek için elinden geleni yapan Vali Bey artık Ankara’da.
Ve devlet bürokrasisinin en tepesinde.
Birçok gazeteci bu tayini çok yerinde buldu ancak ben açıkçası bu tayini hiç yerinde bulmadım.
Yani yanlış anlaşılmasın “Okey arkadaşın Ankara’ya geldi, daha ne istiyorsun?” falan demeyin.
Keşke hükümet Efkan Bey gibi genç bir yöneticiyi Ankara’ya getirip bürokrasinin çarkları arasına atmasaydı da bireysel yeteneklerini kullanabilen, risk alabilen bir Vali’yi daha büyük bir vilayette değerlendirseydi.
Zira bilenler bilir, Başbakanlık bürokrasisi öyle çok büyük yetenek isteyen bir makam değildir. Bakmayın siz öyle Turgut Özal gibi bir isimle Başbakanlık Müsteşarlığı’nın çok gözde bir makam olduğuna.
Özal sonrası bu makamda ismini dahi duymadığınız, hatırlamadığınız, çok sayıda bürokrat geldi geçti ama düşünün bir merhum Recep Yazıcıoğlu gibi çok sayıda Vali gelmedi bu ülkeye.
Dedim ya Başbakan Erdoğan, böyle bir tasarrufta bulunmak yerine “devleti bireye karşı korumak için çabalayan yüzlerce Vali’nin olduğu bu ülkede, bireyi devlete karşı korumak için çabalayan” bu değerli yöneticiyi İstanbul, İzmir, Antalya, Mersin, Konya gibi büyük vilayetlere atasa çok daha iyi olurdu.
Hem biz de bu şehirlere gittikçe Vali Bey’i ziyaret edip şehrin sorunlarına nasıl çözüm bulduğunu dinlerken arada bir de okey oynardık.
Yenilmek mukadder olsa bile…
Faruk Mangırcı/Bugün
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...