JANDARMA Genel Komutanlığı’nın fişleme yetkisi istemesinin ardından, MİT’in de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı’yla ilgili benzer bir talepte bulunduğu ortaya çıktı. MİT’in hazırladığı 20 Mayıs tarihli bilgi notuna göre, MİT de tıpkı jandarma gibi kişilerin “ırk, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep veya diğer inançları, dernek, vakıf ve sendika üyeliği, sağlık ve özel yaşamları ile her türlü mahkumiyetlerine ilişkin kişisel verilerin” bazı hallerde işlenmesine olanak sağlanmasını istiyor.
MİT görüş bildirdi
MİT’in görüş yazısında, bu talep doğrultusunda tasarının kişisel verilerin sadece suçun soruşturulması aşaması için değil, suçun önlenmesi için de işlenebilmesi yönünde tasarının ilgili 7. maddesinde değişiklik yapılması istendi. MİT, bu çerçevede “Suçun soruşturulmasına, koruma ve kontrol tedbirlerine ve ceza mahkumiyetlerine ilişkin özel nitelikteki kişisel veriler, ilgili kanunlarda yeterli koruma tedbiri bulunması kaydıyla, yetkili mercilerin kontrolü altında işlenebilir. Ancak ceza mahkumiyetlerine ilişkin sicil sadece Adalet Bakanlığı’nın kontrolünde tutulabilir” şeklindeki 4. fıkranın başına “Milli güvenliğin ve milli savunmanın sağlanması, suçun önlenmesi amacıyla yapılan istihbari faaliyetlerle ilgili olarak kanundan doğan bir görevin yerine getirilmesi için gerekli kişisel verilerle” ifadesinin eklenmesini talep etti.
MİT tasarının, kamu kurum ve kuruluşlarının ellerinde bulunan kişisel verileri istihbarat kuruluşlarına vermelerini engelleyen hükmün de değiştirilmesini istedi. Tasarının “kişisel verilerin üçüncü kişilere aktarılması” başlıklı 8. maddesiyle kişisel veri kütüğü sistemi sahibi kurum ve kuruluşların kişisel veri aktarabileceği hallerin düzenlendiği kaydedilen bilgi notunda, bu maddenin 2. ve 3. fıkraları arasında çelişkiye dikkat çekildi. İstihbarat ku-ruluşları için sınırlama olmaması iste-nen ve notta şu değerlendirme yapıldı: “Aynı maddenin 3. fıkrasında, ’kamu kurum ve kuruluşları, kamu yararı, sır saklama yükümlülüğü, ilgili kişinin meşru menfaati veya özel koruma kurullarından bahisle kişisel verilerin üçüncü kişilere aktarılmasını reddebilir, sınırlandırabilir veya şarta bağlayabilir’ ifadesi yer almaktadır. Böylece 2. fıkra ile verilen yetki 3. fıkrada ’kamu yararı’ gibi belirsiz bir ifadeyle sınırlandırılmakta veya kaldırılmaktadır.”
vatan