DOĞAN GRUBU ATEŞ PÜSKÜRDÜ: SİNDİRME VE YOK ETME KAMPANYASI DEHŞET BOYUTTA! 

İlseven, “Medyadan enerjiye kadar pek çok alanda faaliyet gösteren ve 24 bin kişiye iş imkânı sağlayan Doğan Grubu’na karşı yürütülen sindirme ve yok etme kampanyası, ilgili kamu birimlerince dün gerçekleştirilen bir uygulamayla serbest piyasa ekonomisi açısından dehşet verici bir boyuta ulaşmıştır” dedi.
Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş. Genel Koordinatörü Nebil İlseven’in ‘Doğan Grubu’ne bir cezalandırma daha’ başlığı ile yaptığı yazılı açıklama şöyle:
“Medyadan enerjiye kadar pek çok alanda faaliyet gösteren ve 24 bin kişiye iş imkânı sağlayan Doğan Grubu’na karşı yürütülen sindirme ve yok etme kampanyası, ilgili kamu birimlerince dün gerçekleştirilen bir uygulama ile serbest piyasa ekonomisi açısından dehşet verici bir boyuta ulaşmıştır.
Bu uygulama ile, Grubumuz iştiraklerinden Petrol Ofisi’ne mesnetsiz bir ceza uygulanmış ve şirketin kamu ihalelerine girmesine yasak getirilmiş; aynı yasak, Doğan Holding’e de uygulanmıştır.
Artık hem Türkiye, hem de dünya kamuoyu şunu açıkça anlamış bulunmaktadır. Bu cezalandırma uygulamaları, esas itibarı ile Doğan Grubu’nun yayınlarından duyulan rahatsızlıktan kaynaklanmaktadır. Deniz Feneri skandalı haberleri ile ilgili olarak  tırmanan sindirme girişimleri, yayıncılık şirketlerimize karşı uygulanan haksız vergi cezaları ile doruğuna ulaşmıştır. Yargıya intikal ettiği için üzerinde konuşamadığımız vergi cezaları artık bütün dünyada basın özgürlüğüne karşı bir girişim olarak tescillenmiş bulunmaktadır. Bu cezaları, gazetelerimize ve televizyonlarımıza karşı yürütülen boykot çağrıları da izlemiştir. Devletin özerk kurumları nezdinde en sıradan başvurularımız ve yasal girişimlerimizin bile yerine getirilmez olduğunu görüyoruz. Bu cezaların, Doğan Grubu’na bağlı gazete ve televizyonların özgür gazetecilik yapmasını önlemeye yönelik olduğu artık herkesin malumudur. 
Duyurmak istediğimiz önemli bir husus şudur: Grubumuzun maruz bırakıldığı bu cezalandırma ve sindirme kampanyası, bağlı kuruluşlarımızın evrensel kural ve ilkeler doğrultusunda inançla ve kararlılıkla yıllardır sürdürdükleri yayıncılık çizgisini asla değiştirtemeyecektir. Aynı yaklaşımla, bu kuruluşlarımızın yaşanılan olumsuzluklardan dolayı herhangi bir husumet havasına girmeyeceklerini, öte yandan özgür habercilik ilke ve uygulamalarından da taviz vermeyeceklerini biliyoruz.
Geldiğimiz aşamada, bir hukuk devleti olan ülkemizde bu haksız uygulamalara karşı haklarımızı bağımsız yargı organları nezdinde arayacağımızı, Grup olarak ülkemizin ekonomik büyüme ve gelişme sürecine her zaman en büyük katkılarda bulunmayı sürdüreceğimizi kamuoyunun bilgi ve değerlendirmelerine sunarız.”