Bayram seyran demeden herkesin aklından geçen soruyu 9. Cumhurbaşkanı Demirel’e sordum. Önce, “Bırak ekonomiyi falan da tatilin keyfini çıkar” dedi. Sonra, ülkemizin güzelliklerini sıraladı. “Hangi ülkede dört mevsim bir arada yaşanır? İşte bu bizim en büyük zenginliğimiz. Bir de bunun farkına varabilsek” deyip, “Şimdi sorunu sor” dedi.
Benimkisi gazetecilik merakımın depreştiğinden değil, cevabını herkesin merak ettiği soruyu, en iyi cevaplayacaklardan biri o olduğu için sordum. Çünkü bayramda siyaseti ve yolsuzlukları bile gölgede bırakırcasına en çok konuşulan konu bu:
Küresel ekonomik kriz Türkiye’yi de etkiler mi?
O, ne dönemler yaşadı. Ne krizler atlattı. Elbette bir bildiği vardır diye düşündüm. Nitekim öyle de oldu. Daha sorunun sonuna gelmeden, o çoktan anlatmaya başlamıştı bile.
“Dünya son 6 yılda ekonomide altın çağını yaşadı. Ortalama yüzde 5’lik büyüme gerçekleşti. Bunun yansımaları elbette bize de oldu. Şimdi gelinen noktada da olumsuz gelişmeler mutlaka bizi de etkileyecektir. Ama eğer likidite durumu iyi idare edilirse, en az etkilenen ülkelerden biri biz oluruz.”
Demirel, ekonomistlerin aksine daha bir iyimser. Ama iktidar mensupları gibi çok rahat da değil.
70 milyar dolar bütçe açığımız var. 50 milyar dolar da likidite ihtiyacımız. Eğer bu dengeleri bir şekilde negatiften pozitife dönüştürebilirsek, krizden korkmamak gerekir.
Demirel bayram tatili için şu sıralar Antalya’da. Henüz denize girmese de güneş ve denizin tadını doyasıya çıkarıyor. Bu olanağı yakalayan hemen herkese de Çağlayangil taktiğini öneriyor.
“Rahmetli Çağlayangil, böylesi zamanlarda, hicri, miladi, krikori takvimi de dahil bütün takvimleri ve zamanı unutun. Doğanın size sunduğu bu güzelliklerin, refahın, konforun tadını çıkarın derdi...” diyor.
Demirel’den iş zamanı iş, tatil zamanı da tatil mesajını aldım. Ama yine de her ikisini bir arada yürütmeye devam ediyoruz. Yoksa, gazetesiz bayramın tadı mı çıkar!..
Eskiden bayramlar da, Bayram Gazetesi dışında diğer gazeteler çıkmazdı. Üç günlüğüne de olsa, Demirel’in dediği gibi, kafamızda hiçbir şey olmadan doyasıya bir tatil yapardık. Ama birileri o düzeni bozdu. İyi mi oldu, kötü mü? Takdiri sizin...
Abbas Güçlü - Milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...