Devlet Bahçeli Partisi'nin Grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin karşısındaki bölücü terör tehdidinin bütün ağırlığıyla sürdüğünü belirterek, bazı PKK yöneticilerinin ABD’nin kontrolü altında tutulduğu, bunların Türkiye’ye iade edilebileceği, Barzani’nin bu amaçla Avrupa’da paket pazarlığı yaptığı ve terör örgütünün lojistik ikmal yollarının kesildiği gibi haberlerin doğrulanmadığını ve arkasının gelmediğini kaydetti.
Başbakan Erdoğan’ın beyanlarının ve süregelen ataletinin, AKP hükümetinin PKK’nın Kuzey Irak’taki varlığına son verecek çapta bir askeri harekatı gündemden çıkardığını gösterdiğini ifade eden Bahçeli, PKK’yı tasfiye hedefiyle ortaya çıkan Başbakan’ın hedef küçülttüğünü ve fiili saldırıların geçici olarak durdurulmasıyla yetinilecek arayışlara yöneldiğini kaydetti. Bahçeli, Anlaşılan PKK Kuzey Irak’tan sökülüp atılmayacak, terör tehdidi kalıcı olarak bitirilmeyecek ve sadece kontrol altında tutulup saldırılara ara vermesi sağlanacaktır” dedi.
Bahçeli, 2003 yılından 2007 Ekim ayı sonuna kadar 437 güvenlik görevlisinin şehit edildiğine, 50 vatandaşın hayatını kaybettiğine işaret eden Bahçeli, “İktidarda bulunduğunuz son 5 yılda 487 can alan terörü durdurmak için neden harekete geçmediniz, neyi beklediniz, niye beklediniz” dedi.
Başbakan Erdoğan’ın Kuzey Irak’a askeri operasyon konusundaki haklı eleştiri ve uyarılara karşı büyük alerji duyduğunu belirten Bahçeli, Erdoğan’ın “Biz eli silahlı kovboylar değiliz” sözlerine, “Size kovboy olun diyen yok, sadece Başbakan olduğunuzu hatırlayın ve Anayasal görev ve sorumluluklarınızın gereğini yapın. Kuzey Irak’ta yeterince kovboy cirit atmaktadır. Bunların arasına katılmanızı bekleyen yoktur. Türk milleti sizden Teksas’a özenerek kovboyluk yapmanızı değil, Başbakanlık yapmanızı beklemektedir? ‘Meclisten tezkere aldıysak, harekat emri almadık diyorsunuz.’ Bu doğrudur. Sayın Başbakan harekat emrini alacak olan değil, verecek olan sizsiniz. Askeri müdahalenin siyasi amaçlarını ortaya koyan siyasi direktifi Genelkurmay Başkanlığı’na siz vereceksiniz” şeklinde yanıt verdi.
Başbakan Erdoğan’ın tezkerenin bir yıl daha uzatabileceğine yönelik sözlerinin bu yetkiyi kullanmaya niyeti olmadığı anlamına geldiğini ifade eden Bahçeli, Başbakan’ın bu tutumunun tezkerenin sanal ve sahte bir tezkere kalacağı yolundaki endişeleri doğruladığına değindi.
MHP GRUBUNDAKİ VATANDAŞ’A BAHÇELİ TEPKİSİ
Bu sırada grup toplantısını izleyen bir vatandaş ayağa kalkarak “Erdoğan Kuzey Irak’a korkudan giremiyor” diye bağırarak Bahçeli'nin konuşmasını kesti. Bunun üzerine Bahçeli ise vatandaşı “Otur bakalım. Burası meydan değil TBMM, ya dinleyeceksin ya çıkacaksın” diye azarladı. Daha sonra korumalar vatandaşı toplantıdan çıkarmak istedi. Bahçeli ise “bırak kalsınlar” dedi.
Bahçeli, dağdaki eli silahlı teröristi ovanın ötesinde, önce şehirlere inmeye ve buradan da Meclis’te siyaset yapmaya davet eden Başbakan’a seslenerek, “Başbakan unutmasın ki ne kadar çabalarsa çabalasın zırva tevil götürmeyecektir” dedi.
Bahçeli şöyle devam etti:
“Bölücü terör örgütünün üyesi olan ve ellerinde şehit ve masum insanların kanı bulunan militanlar silahını bıraktıktan sonra şehre nasıl gelecek, nasıl siyaset yapacaktır. Burada iki yol bulunmaktadır. Birinci ve olması gereken yol, silahlarıyla birlikte teslim olmaları ve Türk adaletinin vereceği hükme razı olarak ceza çekmeleridir. İkinci yol ise siyasi bir afla temize çıkarılmaları ve hiçbir şey olmamış gibi siyasete girmeleridir. Birinci yolun, şehirlere ve siyasete açılmadığı ortadadır. Bu bakımdan Başbakan Erdoğan’ın bu daveti, PKK terör örgütüne örtülü bir mütareke çağrısı ve siyasi af vaadidir. Başbakanın sakan anlayışına göre, Meclis’ten dağa çıkmasınlar diye etnik bölücülük yapılmasına ruhsat verilecek, silahlarını bırakmaları için dağdaki militanlar af yoluyla temize çıkartılacak ve bu hainler Meclis’te siyasete davet edilerek ödüllendirilecektir? Meşru siyasi zeminlerde kalınmak kaydıyla bölücü emelleri mazur göstermeye çalışmak ve Meclis çatısı altında etnik bölücülere sahip çıkarak bunları cesaretlendirmek Başbakan’ın Anayasal görev ve sorumluluğuyla bağdaşmamaktadır. ABD’nin ve Barzanii’nin PKK teröristlerini bulundukları yerlerden güç kullanarak çıkarmaya niyeti olmadığı görülmektedir. Bu militanların Kuzey Irak’ı kendi rızalarıyla terk etmelerini sağlayacak ortam ve şartların hazırlanması Türkiye’den beklenmektedir. Bunun ilk adımı da eve dönüş, topluma kazandırma veya hangi ad altında olursa olsun bunların affedilmelerini sağlayacak siyasi bir düzenleme yapılması olacaktır. Başbakan Erdoğan’ın teröristleri dağdan şehre ve siyasete davet çağrıları bu kapsamda özel bir önem ve anlam kazanmaktadır. Siyasal platformda yarışa girecek olan sivil maskeli bölücüler demokratik siyaseti hangi konularda hak arama kapısı olarak kullanacaklardır? Bunun cevabının, PKK’nın siyasi talepleri ve eylem planı olduğu gün gibi ortadadır”
Hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...