“Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Mekanizması Kurulmalı” 

Açıklamada “LGBTQ bireyler olarak ülkemizdeki yerleşik ataerkil ve heteronormatif yapıdan kaynaklı olarak, cinsiyetimiz, cinsiyet ifademiz, cinsel yönelimimiz ve cinsiyet kimliklerimiz nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığımızı ve ötekileştirildiğimizi söylemek zorundayız.” denildi.

Açıklamanın tam metni şöyle:

"Kuir Kıbrıs Derneği olarak, bu 8 Mart’ta da LGBTQ bireyler olarak ülkemizdeki yerleşik ataerkil ve heteronormatif yapıdan kaynaklı olarak, cinsiyetimiz, cinsiyet ifademiz, cinsel yönelimimiz ve cinsiyet kimliklerimiz nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığımızı ve ötekileştirildiğimizi söylemek zorundayız. Gönül isterdi ki, bu yıl, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yönünde yapmış oldukları çalışmalarından dolayı UBP hükümetine teşekkür edebilseydik. Lakin, UBP Hükümeti, tüm ısrarlı çağrı ve çabalarımıza rağmen, hayatlarımızı zindana çeviren ataerkil, heteronormatif ve çağdaş hukuk anlayışı ile bağdaşmayan yasaların savunuculuğunu yapmaya devam ediyor.

Maliye Bakanı Sayın Ersin Tatar, eviçi emeği değersiz kılan açıklamaları ile kadını ev içine hapseden ataerkil anlayışın temsilcisi olduğunu çekinmeden söyleyebiliyor. Sayın Tatar, ev işlerini kadının göreviymiş gibi gösterirken, kadınlar arasında hiyerarşik bir ilişki olduğunun altını çizerek, kadınları etnik kökenlerine göre ayıran milliyetçi ve ırkçı söylemlerin sözcüsü oluyor. Lakin, savunucusu olduğu ataerkil ve heteronormatif yapı yüzünden kadınların ve LGBTQ bireylerin, cinsiyetleri, cinsiyet ifadeleri, cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri dolayısı ile bu coğrafyada eril tahakküme ve ayrımcılığa maruz kaldığını ısrarla görmezden geliyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Şerife Ünverdi Kadın Çalışmaları Dairesi’nin kurulacağını açıklıyor. Dairenin çalışmaları ile kadınların etkin, güçlü ve eşit şekilde toplumsal yaşamın bir parçası olacağını, sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi yaşamlarında kadınları güçlendireceklerini ifade ediyor. Sayın Ünverdi’ye sormak istiyoruz, kadınların haklarını; gece kulüplerinde seks kölesi olmaya zorlanan bireylerin, hemcins ilişkileri dolayısı ile yargılanan bireylerin, devlet korumasında iken taciz ve tecavüze uğrayan çocukların haklarını koruduğunuz gibi mi koruyacaksınız? Ve bunu yaparken, sihirli değneğiniz Sayın Ersin Tatar gibi maço UBP yöneticilerinin elinde mi kalacak? Zira, biz buradan bakınca Toplumsal Cinsiyet Eşitliği perspektifinden uzak, ataerkil, milliyetçi ve heteronormatif UBP hükümetinin sorunlarımızın çözümü için adım attığını göremiyoruz. Tam aksine, ‘kadınlığı’ eril sistemin kadına biçtiği birincil rol olan annelik üzerinden kurgulayan, bir kadının evlenmemeyi/doğurmamayı seçebileceğini göz ardı eden, kadınları tektipleştiren, kalıplara sokan ve sonra da o kalıplar içinde kalmalarını garantileyen bir kurumun daha hayata geçirilmekte olduğunu görüyoruz.

Sayın Ünverdi hatırlatmak isteriz ki, toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinden uzak, heteronormatif yapının bağlamından kurtulamayan Kadın Çalışmaları Daire’niz ile bu ülkede yaşayan, transcinsel, biseksüel, heteroseksüel, lezbiyen ve kuir bireylerin sorunlarını çözemezsiniz! Bununla ancak 8 Mart arifesinde açıklamalar yapar, çocukları kandırırsınız. Lakin, korumanızda iken, çocuk yaşta taciz ve tecavüze maruz kalan çocukların sizlerin masallarına inanabileceğini düşünmüyoruz.

Kuir Kıbrıs Derneği olarak, UBP Hükümetini yasalarımızı başta CEDAW olmak üzere, Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi, Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Avrupa Konseyi Sözleşmelerine ivedilikle uyarlamaya; Sarris Davası’nda tutuklanan çocukların mağduriyetlerini sonlandırmaya; Fasıl 154 Ceza Yasası’nda gerekli tadilatları yaparak hemcins ilişkileri suç olarak düzenleyen homofobik yasaları iptal etmeye; taciz ve tecavüzü güncel Birleşmiş Milletler tanımlamalarına uygun olarak düzenlemeye ve daha insancıl toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifine sahip Toplumsal Cinsiyet Eşitliği mekanizması ile toplumun tamamının sorunları üzerinde çalışmaya davet ediyoruz.

Kuir Kıbrıs Derneği"