Ersin Tokgöz’ün Anayurt Gazetesi’ndeki köşesinden…
Futboldan anlamam…
Futbol bilgim ve futbola olan ilgim Galatasaray’ın Prekazi ve Simovic döneminden sonra sabitlenmiştir.
Ama şunu bilirim…
Eğer bir kişi asıl işinin dışında başka şeylerde abartılı bir şekilde ortaya çıkıyorsa, bu, asıl işindeki başarısızlığı kapatmak için yaptığı bir manevradır.
Kendi işindeki başarısızlığını gölgelemek ve işinde devam edebilmek için kılıf arıyor, işiyle artık var olamayacağını anladığını için onu elde tutmak için başka bir sorti denemesi yapıyor demektir.
Eğer hamaset edebiyatı havalarda uçuşuyorsa, hele bu hamasete herkesin kutsal kabul ettiği vatan-millet kavramları üzerinden gidiliyorsa, demek ki durum çok umutsuzdur ve dokunulmazlık zırhına her zamankinden fazla ihtiyaç vardır.
İzliyoruz…
Milli takım önüne gelene yeniliyor, EURO 2008 finallerine katılması artık mucizeye bakıyormuş ama bizimkiler vatanı kurtarmaya soyunmuşlar.
Maçlara asker selamı ile çıkmalar, gündem o tarafa akıyor diye şehit aileleri üzerinden imaj kampanyası düzenlemeler, bu psikolojik desteği arkaya alıp en ufak bir eleştiriyi bile abartılı tepkilerle karşılamalar, sadece ve sadece futbolla ilgili eleştirileri vatana saldırı gibi addedip vatan kurtarma edasında çıkışlar yapmalar.
Oysa önce sizden ne bekleniyorsa onu yapın.
İşiniz futbolsa, işinize kilitlenin, oyununuzu oynayın.
Efeliğiniz mi tuttu? Bunu rakibinizi yenerek gösterin.
İşi bir futbol mantığından çıkarıp vatan-millet meselesine mi dönüştürmek istiyorsunuz? O zaman hiç olmazsa o “vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır” klişesine uyun.
Ama şunu yapmayın…
Kucak dolusu para alırken ense yaparak, ayak oyunlarından futbol oynamaya vakit ayıramayarak, kibrinizle hata üstüne hata yaparak çuvallayınca en kolayına sarılıp “Vatan Kurtaran Şaban” kimliği ile kendinizi aklamaya çalışmayın.
Unutmayın… Kimse sizden ne silah alıp savaşarak terörü bitirmenizi ne de vatanı kurtarmanızı bekliyor.
Eyvallah…
Gerekirse o da olacaktır. Ama kendi rolünüzde rezil olup rol çalmaya çalışmayınız.
Şehit ailelerine bağışlanacak her kuruş son derece önemli, amenna. Ama bunu, hamaset edebiyatına kurban edip kendinize dokunulmazlık zırhı örmeye kalkmayın.
Çünkü bıktık.
Her kaybedenin, kaybının telafisi için vatan kavramına koşmasından,
Her başarısızın can simidi olarak istismara en açık şehit ve gazi kavramlarına sarılmasından,
Yumuşak karnımız olan bu kutsalların en ucuz şark kurnazlığı ile kullanılıp aklanma girişimlerinden,
Ve oluşturulan bu ters aklın her başarısızı matah bir şeymiş gibi hala ve yine var etmesi nedeniyle sırtımızda taşımaktan fazlasıyla usandık.
Yeter…
Vatana hizmet mi etmek istiyorsunuz? O zaman ilk önce kambur olmaktan vazgeçin. Sonrasını birlikte konuşalım.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...