AKP ve MHP'nin üzerinde uzlaştığı üniversitelerde türbana özgürlük formülü doğrultusunda ilk adım tamamlandı.
Kişilerin kamu hizmetinden eşit yararlanması vurgusuyla eğitim - öğretim hakkından, yasada açıkça yazılı olmayan bir sebeple kimsenin mahrum bırakılamayacağı ifadeleri, Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerine yerleştirildi.
Geriye, mutabakatın ikinci adımı olan YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinde yapılacak değişiklik kaldı. Ancak, bu aşamada anayasa değişikliği siyaset, yargı ve yükseköğretiminin önüne belirsizlikler ve "kara deliklerle" örülü kaos senaryoları çıkardı.
Önümüzdeki günlerde sürecin belirleyici aktörleri AKP ve MHP'nin atacağı adımlarla şekillenecek senaryolar şöyle:
Değişiklik olmazsa
Anayasa değişikliği, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül onayladığında yürürlüğe girecek. CHP ile DSP şimdiden Anayasa Mahkemesi'ne başvuru için gerekli hazırlıkları tamamladı. Bu süreç devam ederken, YÖK 17. maddede değişiklik, rafa kaldırılırsa ilginç bir tablo yaşanacak. Anayasa'da yapılan değişiklikle, "Yasada açıkça yazılı olmayan bir nedenle kimse eğitim hakkından mahrum edilemez" denilirken, 17. maddede sınır çizilmemiş olacağından, üniversite kapıları yeni kaos fotoğraflarına sahne olacak.
Mahkemelere gidebilirler
Anayasa, üst norm olarak yürürlükte olduğundan ve kıyafetin sınırı yasayla sınırlanmadığından, bu kez türbandan daha radikal örtünme biçimlerini tercih edenler de üniversitelere girmek isteyecek.
Bu yasağı uygulamaya devam etmek isteyen üniversitelere karşı yeni anayasayı gerekçe gösterenler, mahkemelere giderek haklarının verilmesini talep edebilecek.
Türban için açılan üniversitelerin kapılarından çarşafın da girmesini engelleyecek hüküm çıkmamış olduğundan, yeni tartışmalar gündeme gelebilecek.
7 yaşına kadar inebilir
Yükseköğrenim için hak olan bir düzenlemeden ilköğretim ve orta öğretimdekiler de yararlanmak isterse, türbanlı alanı genişletmek üzere yine mahkemelere başvuru yapılabilecek. İlköğretim ve orta öğretim de "yükseköğrenim hakkının bir parçası" olarak değerlendirilirse, uygulama başlangıçtaki sınırlama girişimlerine rağmen 7 yaşındaki çocuklara kadar inebilecek.
Değişiklik olursa
AKP ile MHP, "yüzü görünecek şekilde çene altından bağlanmış" şekilde tarif ettikleri 17. madde değişikliğini olduğu gibi yasalaştırırsa, bu kez yeni bir tartışma başlayacak.
Türkiye'yi yöneten kadronun eşleri dahil, yaygın olarak kullanılan türban çoğunlukla bu düzenlemede tarif edildiği gibi olmadığından, üniversite kapılarında yine ilginç tartışmalar yaşanabilecek.
Genç kızların taktıkları örtünün "Tavşan kulağı" olarak adlandırılan çene altı bağlama şekline uygun olup olmadığı tartışmaları, örtüsünü başka bir yerden bağladığı için üniversiteye alınmayanların başvuruları sonucu yine yargıya gidebilecek. Bu yol da, farkı bağlama şekilleriyle tüm örtülere üniversite kapılarının açılmasına yol açabilecek.
Ancak, bu kez bazı fakültelerdeki ders programları nedeniyle "kamu hizmeti verenle alan" karışacağından, bir tartışma daha yaşanacak.
Madde iptal edilirse
CHP ile DSP'nin anayasa değişikliğinin iptali başvurusu üzerinde görüşmeler devam ederken 17. madde değişirse, bu madde de yine Anayasa Mahkemesi'ne götürülecek.
Anayasa değişikliğinden farklı olarak bu kez mahkemenin "esastan" görüşebileceği bu yasa, Anayasa'nın 10 ve 42. maddesinde yapılan düzenlemelere rağmen, Anayasa'nın "Kutsal din duygularının devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı" ifadesini içeren başlangıç bölümü ile değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen, Anayasa'nın 2. maddesine aykırı bulunursa, bu durumda üniversite kapıları türbana daha öncekinden daha sıkı şekilde kapanmış olacak.
Ek 17. madde iptal edilmez ve Anayasa'ya uygun bulunursa, üniversitelerde türban bu kez daha güçlü bir şekilde yerini almış olacak.
Üst normu iptal ederse
Anayasa Mahkemesi, CHP ile DSP'nin başvurusunu görüşüp, anayasa değişikliğini, "Anayasa'ya aykırı bir teklif olduğundan yok hükmündedir" iddiası doğrultusunda iptal ederse, bu durumda sadece 17. madde boşlukta kalmayacak, aynı zamanda Meclis çoğunluğuyla Anayasa'nın değiştirilmesi teklif edilemeyen maddelerini, farklı maddelerde değişiklik yaparak aşmanın önü "yasal yollardan" kapanmış olacak.
AKP ile MHP'nin üzerinde uzlaştığı 17. madde değişikliği şöyle: "Hiç kimse başının örtülü olması sebebiyle yükseköğrenim hakkından yoksun bırakılamaz, bu yönde uygulama ve düzenleme yapılamaz. Ancak başın örtülmesi, kişinin yüzü açık ve kimliğinin tanınmasına imkân verecek ve çene altından bağlanacak şekilde olması gerekir.
milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...