IMF'DE TARİHİ REFORM.. Avrupanın Bırakacağı Koltuk Türkiye'ye

IMF Başkanı Dominigue Strauss-Kahn, IMF İcra Direktörleri Kurulunun tüm gün süren görüşmelerinin ardından basın toplantısı düzenlediği basın toplantısında, kurulun, gelişen ekonomilerin oy gücünün artırılmasında anlaştığını belirterek, bunun IMF'nin 65 yıllık tarihindeki esaslı yönetim revizyonu olduğunu söyledi.


Sonuç için “tarihi bir anlaşma” ifadesini kullanan Strauss-Kahn, bunun, gelişmekte olan ülkelerin küresel ekonomideki büyüyen rollerini kabul edildiğini ve bu revizyonun onlar için çok büyük bir avantaj olabileceğini söyledi.



Strauss-Kahn, İcra Kurulunda, ülkelerin ekonomik önemlerini daha iyi yansıtan, daha adil kota payları bölüşümünün, daha fazla temsille de birlikte, küresel mali istikrarın artmasına doğru, IMF'nin süregelen çabalarının etkinliğini ve güvenilirliğini geliştireceğini dile getirdi.



Reformla ilgili tüm bu müzakerelerin kolay olmadığını ama bütün ülkelerin büyük çaba harcadığını anlatan Strauss-Kahn, IMF'nin en büyük 10 üyesinin, ABD ve Japonya’nın yanı sıra Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya'nın içinde bulunduğu “BRIC” grubu ve Avrupa'nın en büyük dört ekonomisi olan Fransa, Almanya, İtalya ve İngiltere'den oluşacağını bildirdi.



TÜRKİYE EN BÜYÜK 20’İNCİ

Gelişen ekonomilerin oy gücünün artıran reform sonucunda, Türkiye’nin kota payı da arttı. Türkiye IMF'nin 20'inci büyük ülkesi oldu. Türkiye'nin kotasının, yüzde 0.658'ten yüzde 0.977'ye çıkması öneriliyor.



Türkiye'nin, oy payı da yüzde 0.953 olacak. Böylece, Türkiye'nin 2008 reformundan sonra yüzde 0,6 civarında olan IMF'deki kotası yüzde 1'e yaklaşmış oldu. Bu oranla Türkiye, IMF'nin en büyük 20'nci üyesi konumuna geldi.



Reform sonucunda, fonun en büyük üç üyesi sıralamasında ABD ve Japonya ile birlikte Çin'in yer alması en dikkat çekici unsur oldu.



IMF'deki, reform sonrasında ilk 20 en büyük üye, sırasıyla ABD, Japonya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Hindistan, Rusya, Brezilya, Kanada, Suudi Arabistan, İspanya, Meksika, Hollanda, Güney Kore, Avustralya, Belçika, İsviçre ve Türkiye olacak.




GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN ETKİSİ ARTIYOR

Reforma göre, üyeler arasındaki kotalar yeniden düzenleniyor. Bu kapsamda, yüzde 6'dan daha fazla kota payı, yükselen piyasalar ile gelişmekte olan ülkelere aktarılacak. Bunun yanında, yüzde 6'dan fazla kota, kurulda fazlasıyla temsil edilen ülkelerden, daha az temsil edilen ülkelere geçecek.



Ayrıca, 2008 yılındaki kota ve söz hakkı reformuyla birleştiğinde, toplam olarak, yükselen ekonomilere ve gelişmekte olan ülkelere aktarılan oy payı da yüzde 5.3 olacak. Bütün bu değişikliklere rağmen, en fakir ülkelerin oy gücünün de korunduğu belirtildi.