Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davanın duruşmasına Beşiktaş'ta bulunan İstanbul Adliyesi'nde devam edildi. Yaklaşık 8 saat süren duruşma sonrasında dava 25 Şubat'a ertelendi. Sanıkların adliyeye getirilişinde geniş güvenlik önlemleri alındığı görüldü.
Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin dava 25 Şubat tarihine ertelendi. Duruşmada, müdahil avukatları katil zanlısı O.S.'nin yaşı ile ilgili yeniden rapor alınmasını talep etti.
Cumhuriyet Savcısı ise, O.S.'nin hastane doğumlu olduğunu belirterek talebin reddedilmesini istedi. Müdahil avukatlarının, Samsun ve Trabzon'da jandarma ile emniyet görevlilerinin yargılandığı dava dosyalarının birleştirilmesine ilişkin talebini reddeden mahkeme, O.S.'nin yaşı ile ilgili yeniden rapor alınıp alınmamasına ilişkin ise daha sonra karar vereceğini belirtti. 8 sanığın tutukluluk halinin devanıma hükmeden mahkeme, duruşmayı 25 Şubat tarihine erteledi. Önümüzdeki celse sanıkların çapraz sorgularına devam edilecek.
Sanıklar hakim ve savcıların kullandığı girişten cezaevi aracına bindirildi. Araçların çıkışı sırasında cadde bir süreliğine trafiğe kapatıldı.
Duruşma sonunda sanıkların çıkartıldığı kapıya gelen Derya Koçak isimli sarışın kadın, sanık O.S.'ye aşık olduğunu söyledi. Koçak, "Kendisini ekranda gördüm ve aşık oldum. Görmek için geldim ancak yüzünü dahi göremedim. Cezaevine gittim görüştürmediler. Bir cinayet işledi ama gönlüme söz geçiremiyorum" dedi. Koçak'ın cezaevi aracı çıkışı sırasında bir süre ağladığı görüldü.
Hrant Dink cinayeti davasının tutuklu sanıklarından Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Joost Lagendijk için, "Brüksel soytarısı" ifadesini kullandı. Lagendijk'in duruşma salonundan çıkarılmasını talep ettğini belirten Turgut, bu teklifinin kabul edilmediğini söyledi.
Dink cinayeti duruşmasına ara verilirken, adliye binası önünde basın mensuplarına açıklama yapan Fuat Turgut, Dink ailesine teşekkür ettiğini belirtti. Turgut, "Çünkü içimizdeki ayrılıkçıları ortaya çıkardılar. 'Hepimiz Ermeniyiz' diyenler oldu. Ama Dink ailesi bir kez bile 'Biz Türküz' demedi." şeklinde konuştu.
Joost Lagendijk'e tepkili olduğu gözlenen Turgut, "Bu Bürüksel soytarısı, -mandacısı pardon- Lagendijk'in duruşma salonundan çıkartılmasını da istedim. Ancak mahkeme kabul etmedi." diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa milletvekili Şahin Mengü de kısa bir açıklama yaptı. Mengü, Hrant Dink duruşmasını izlemek üzere parti içinde 6 milletvekilinden oluşan bir komisyon kurduklarını söyledi. Adliye önünde basın açıklaması yapan Şahin Mengü, "Dink cinayeti 3-5 çocuğun yaptığı bir iş değil. Perde arkasını araştıracağız." dedi. Lagendijk'i kastederek konuşan, Megnü, "AB sözcüleri de duruşmayı izledi. Bugün burada olanların Fehriye Erdal duruşmasında da olmasını beklerdik. Katil olduğu kesin olan birisi hakkında Belçika mahkemesinin verdiği karar utanç verici." dedi.
Bu arada duruşmanın sabahki oturumunda sanıklardan Erhan Tuncel'in ifade verdiği öğrenildi. Tuncel'in, iyi niyetli olduğunu, bunun göstergesi olarak olayı önceden ihbar ettiğini gösterdiği belirtildi. Tuncel'in mahkeme heyetine, istihbaratta çalıştığımı bilen ve kendisinin görevlendirdiğini öne sürdüğü 3 kişinin adını verdiği öğrenildi.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin Hrant Dink cinayetinin duruşmalarını izlemek için kurduğu komisyonun üyeleri, gazetecilerin sorularını cevapladı. Komisyon üyesi CHP milletvekili Şahin Mengü, Avrupa Parlamentosu üyesi Joost Lagendijk'in duruşmayı izlemesinden gocunmadıklarını ama Avrupalıların Fehriye Erdal davasını da böyle yakından izlemesini arzuladıklarını belirtti. Mengü, "katil olduğu sabit olmuş bir insan hakkında verilen o karar, utançtır" dedi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davanın 3'ncü duruşması dolayısıyla adliyeye gelen Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, ''Önemli olan bu olayların arkasındaki insanların da bu mahkemeye dahil edilmesidir'' dedi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmayı izlemeye gelen Lagendijk, duruşmaya ara verilmesinin ardından, adliye bahçesinde bekleyen basın mensuplarına açıklama yaptı.
Bu mahkeme sürecinin çok önemli olduğu söyleyen Lagendijk, ''Olayın gerisinde olan herkesin de ortaya çıkması açısından önemlidir. Gerçekten şu anda sorguları sürenler içinde, bu olayın arkasındaki güçlerin ve bunu organize edenlerin de hukukun önünde hesap vermeleri sağlanacaktır'' dedi.
Lagendijk, ''Dink cinayetinin arkasında olduğu tahmin edilen güçlerin ortaya çıkarılmasının, Türkiye'nin hukuk devleti olması açısından oldukça önemli bir gelişme olduğunu'' ifade etti.
''Bu kapsamda 'Ergenekon' soruşturmasının belki önderlik yapabileceğini'' söyleyen Lagendijk, ''Basından ve diğer yerlerden aldığımız haberlere göre, 'Ergenekon' olayında tutuklanan insanlarla Hrant Dink olayının arkasında bulunan insanlar arasında ilişki olduğu tahmin ediliyor. Biz de diyoruz ki; 'Ergenekon' meselesiyle başlayan bilgiler, Hrant Dink ile ilgili olan mahkeme sürecine yansır ve gerçeğin ortaya çıkmasına yardımcı olur. Eğer bu bilgiler ve gerçek ortaya çıkmazsa Türkiye'nin hukuk devleti prestiji üzerinde uluslararası bir yara söz konusu olabilir'' diye konuştu.
Hrant Dink cinayeti duruşmasında ifade veren tutuklu sanık Erhan Tuncel'in müdahil avukatların sorularına yanıt vermek istemediği öğrenildi.
Edinilen bilgilere göre, Erhan Tuncel'in ifadesinde müdahil avukatların sorularını cevaplamak istemediği, sanık avukatların sorularının ise bir kısmına cevap vereceğini söylediği öğrenildi. Mahkeme başkanının "Müdahil avukatlarının sorularını ben sorayım sana" şeklindeki önerisini de reddetiği belirtilen Erhan Tuncel'in mahkeme başkanına, "Sizin sorunuz varsa cevap verebilirim" dediği ileri sürüldü.
Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne getirilen farklı davalardan tutuklu sanıklar arasında Hrant Dink cinayeti davası nedeniyle kavga çıktı. Adliye nezarethanesinde karşıt gruplar arasında yaşanan kavgada 3 tutuklu sanık yaralandı.
Kameraların kaydedemediği olay İstanbul Adliyesi nezaretinde meydana geldi. Kendilerinin duruşmalarını bekleyen farklı olaylarla ilgili tutuklu bulunan ve aynı nezarethanede tutulan iki grup arasında Hrant Dink cinayeti duruşması nedeniyle tartışmaya başladı. Yaşanan tartışma kavgaya dönüştü. 3 kişi başlarından aldıkları darbelerle yaralandı. Adliyedeki doktor tarafından ilk müdahalesi yapılan 3 tutuklu sanık, cezaevi aracına bindirilerek adliyeden götürüldü.
Beşiktaş'ta bulunan Sait Çiftçi Kamu Sağlığı Merkezi'ne getirilen yaralı sanıklar, buradaki tedavilerinin ardından cezaevi aracına bindirilerek tekrar adliyeye getirildi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinin ardından açılan davanın üçüncü duruşması öncesi Beşiktaş meydanında toplanan "Hrant Dink Duyarlılık Grubu" üyeleri, Ergenekon opesyonunun Hrant Dink, Rahip Santaro cinayeti ile Malatya katliamına ışık tutmasını beklediklerini söyledi. Dink cinayetinde müdahil olan bazı isimlerin Ergenekon soruşturmasında yargılandığını hatırlatan grup üyeleri, ucu nereye giderse gitsin şebekenin arkasındaki isimlerin çıkartılmasını istedi.
Hrant Dink cinayeti davasının üçüncü duruşması öncesi Beşiktaş meydanında toplanan ve aralarında Milletvekilleri Ufuk Uras, Nursuna Memecan, Akın Birdal ile Gazeteciler Ali Bayramoğlu, Etyen Mahçupyan ve Cengiz Çandar ile yazar Adalet Ağaoğlu'nun da bulunduğunu yaklaşık 300 kişilik "Hrant Dink Duyarlılık Grubu" üyesi, "Hrant için, adalet için" yazılı pankart açtı. Grup adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan Sanatçı Derya Alabora, Ergenekon operasyonunda tutuklanan Avukat Kemal Kerinçsiz, Sevgi Erenerol ve Veli Küçük ile aynı operasyon kapsamında tutuklanan Oktay Yıldırım'ın, Hrant Dink'in katledilmesine giden süreçte Dink'in yargılandığı mahkemelerde müdahil olduklarını vurguladı. Aynı kişilerin mahkeme salonlarında Hrant'a, avukatlarına ve mahkeme heyetine sözlü saldırıda bulunduklarını söyleyen Alabora, "Hrant'ın arkadaşları olarak talebimiz; hem Hrant Dink cinayeti davasında, hem de Ergenekon operasyonu kapsamında açılacak davalarda adalet mekanizmalarının görevlerini hakkıyla yerine getirmeleri, bu şebekenin ve ardındakilerin ucu nereye giderse gitsin ortaya çıkartılmasıdır. Beklentimiz; Ergenekon operasyonunun Hrant Dink cinayetine ve benzer şekilde gerçekleşen Rahip Santaro cinayetine, Malatya katliamına ışık tutmasıdır." diye konuştu.
Hrant Dink cinayetinin tutuklu sanıklarından Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut, adliyeye girişte basın mensuplarını görünce konuşmaktan kaçındı. Gazetecilerin ısrarlı soruları karşısında Turgut, "Şimdi ben konuşursam yine bir örgüt adı uydururlar. O örgüte üye olmaktan gözaltına alırlar. O yüzden konuşmak istemiyorum." dedi.