Sabahattin Önkibar'ın Yeniçağ2daki köşe yazısının ilgili bölümü...
Adı: Hikmet Nuri Bulduk.
1967 İstanbul doğumlu.
Başbakan’ın Erdoğan’ın sırdaşı ve önceki özel kalem müdürü.
Bulduk, hatırlanacaktır kısa bir süre önce Erdoğan tarafından apar-topar görevinden alındı.
Tam bu noktada soralım:
Yer değişme sırası gelen kendine yakın bürokratları bile yasayı zorlayarak görevinde tutan Başbakan Erdoğan, Hikmet Bulduk’u neden kapıya koydu?
O Tayyip bey ki değil özel kalem müdürünü, İstanbul belediyesindeki bekçileri bile güvenlik müdürü yapacak kadar kadrosunu tutan ve sırtlayan bir liderdir.
Ne oldu da Başbakan mahremine aldığı en yakınında olan bir ismin apar topar kalemini kırdı?
Belli ki ortada kamuoyuna açıklanmayan korkunç şeyler var.
Peki bu Hikmet Bulduk, özel kalem müdürü olarak ne işler mi yapardı?
Başbakan’ın istisnasız eli, ayağı, kolu gibiydi. Dahası, pek çok mahremini bilirdi.
En önemlisi örtülü ödenekte imza yetkisi olan ikinci isimdi.
Birinci isim o aralar Maksut Serim’di ki ona da birazdan geleceğiz.
Şimdi bu soru cevap arıyor?
Hikmet Bulduk’un eksiği ya da yanlışı neydi ki kovuldu?
Eğer bir suç işledi ise bunun için soruşturma emri verilmiş midir?
Tam bu noktada bir parantez açalım ve TBMM’nin abartısız en çalışkan milletvekili olan bürokrat kökenli Kemal Kılıçdaroğlu’nun Hikmet Bulduk bağlamında yönelttiği soruları gündeme getirelim..
Dün görüştüğüm Kılıçdaroğlu soruyor:
1) Hikmet Bulduk halen Zirvekent’te aylık kirası 2500 dolar olan dubleks dairede oturuyor mu? Oturuyorsa aradan aylar geçmesine rağmen bu kirayı nasıl karşılıyor? Aldığı devlet memuru maaşının bir kaç katı olan kira geliri nerden?
2) Hikmet Bulduk’un 3 ayrı arabası olduğu doğru mudur? Doğru ise bir devlet memuru bunlara nasıl sahip olabilir?
3) Evinde Sofia Kristian isimli bir mürebbiye çalıştırıyor mu?Çalıştırıyorsa bu masrafları nasıl karşılıyor?
4) Hikmet Bulduk gibi geliri sınırlı, işten atılan bir memur Türkiye-Hırvatistan maçına gidebilir mi? Hikmet bey gitti ise bu keyif seyahatinin masraflarını nasıl karşıladı?
5) Hikmet Bulduk’un İstanbul Boğaziçi’nde Çengelköy’de tripleks bir daire satın aldığı doğru mudur? Doğru ise kaynağı neredendir?
Evet Kemal Kılıçdaroğlu’nun soruları bunlardır. Hikmet Bulduk bu sorulara cevap verirse sütunumuz emrinde olacaktır.
Bütün bu soruları yönelten Kılıçdaroğlu ilginç bir şey daha söylüyor:
-Başbakan’ın, görevine son verdiği Hikmet Bulduk için soruşturma emrini vermemesi acaba onun çok şeyi bilmesinden ötürü müdür?
Kılıçdaroğlu demek istiyor ki Başbakan, Hikmet Bulduk çok şey bildiği için üstüne gidemiyor! Yok biz bunu kabul etmeyiz... Haşa Başbakanımızın kanunsuz bir şeyleri mi var ki Bulduk gibilerden çekinsin?
Başbakanlık bu konuda da bir açıklama yaparsa onu da yayınlamaya hazırız.
Yok açıklama yapılmaz ve bütün bunlara karşı susulur ise işte o zaman kafalar karışacaktır.
Öyle çünkü örtülü ödenek bağlamında ortada başka iddialar da var...
Mesela bir Maksut Serim olayı var ki tüyler ürperticidir.
Kim midir Maksut Serim?
Örtülü ödenekten birinci derecede sorumlu olan zattır.
Başbakan onu İstanbul’dan getirdi.
Vakıfbank’da çalışırken Erdoğan’ın en mutemet adamıydı. Sahte diploma ile Vakıfbank’a genel müdür yardımcısı yapıldı. Olay ortaya çıktı ve mahkûm oldu.
Düşünebiliyor musunuz işte böyle bir adam bu milletin kör kuruşunun yani örtülü harcamalarının patronu yapıldı.
Sorarım size; başında Maksut Serim gibi birinin olduğu ve ikinci imza yetkisini de Hikmet Bulduk gibi bir ismin taşıdığı örtülü ödenekle ilgili bir iddia ortaya atılınca insanın kafası doğal olarak karışmaz mı?
AKP’ye din gibi değil de parti gibi bakan hür vicdanlara soruyorum, bakın şöyle etrafa, birilerinin 5 yılda Karun gibi zenginleştiğini görmüyor musunuz?
Bu zenginliklerin kaynağının hesabı gün gelecek mutlaka sorulacak. Bunu türbanla, inançla, asker karşıtlığı ve milli irade istismarı ile örtemez ve geçiştiremezsiniz..