KAYIP Trilyon Davası'ndan Ankara Cumhuriyet Başbavcılığı'nın takipsizlik kararıyla kurtulan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hocası Necmettin Erbakan'ın avukatlarının yolladığı af isteğini geri çevirdi.
Kayıp trilyon davasında 11 ay ev hapsi cezası alan eski Başbakan ve kapatılan Refah Partisi'nin son genel başkanı Necmettin Erbakan, Köşk'ten af kararı beklerken, ret kararıyla sarsıldı. Kapatılan Refah Partisi'nin kamuoyunda 'Kayıp Trilyon' diye bilinen davasından 2 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum olan Erbakan sağlık sorunlarını göstererek cezasını bir süre erteletmişti. Tüm ertelemelerin ardından Erbakan son çare olarak, 11 aylık cezasının infazı için Altınoluk'taki evine taşınmıştı. Erbakan, Milli Görüş geleneğinden "öğrencisi" olan ve Refahyol Hükümeti'nde Başbakan olduğu sırada da Devlet Bakanılığı yapan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den af yetkisini kullanması talebinde bulunmuştu. Adli Tıp'tan alınan sağlık raporuyla birlikte Adalet Bakanlığı'na af başvuru yapan Erbakan'ın, Cumhurbaşkanı Gül tarafından reddedilmesi Milli Görüş cephesinde büyük tepkiye yol açtı.
Rapora rağmen çevirdi
Anayasa'nın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanı'nın, hapis cezalarını ya tamamen ya da kısmen affetme yetkisi var. Söz konusu maddede Cumhurbaşkanı'nın af yetkisi, sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile cezaların hafifletmek veya kaldırmak olarak belirtiliyor. Bir mahkum hakkında af yetkisinin kullanılabilmesi için Adli Tıp raporu gerekiyor. Erbakan'ın avukatları da Adli Tıp'tan af için gerekli raporu iki hafta önce aldı. Gül, bu rapora rağmen Erbakan'ın talebini geri çevirdi.
Hakkında dosya var
Hocanın af istediği davadan Gül'ün de dosyası bulunuyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkındaki "Kayıp trilyon" dosyasını takipsizlik kararı vererek dosyayı kapattı. Cumhuriyet Savcısı Kürşat Kayral, yürüttüğü soruşturma sonunda Gül hakkında, "mevcut anayasal sistem gereğince, iddia olunan eylemlerin kanıt ve unsurları tartışılmaksızın, yasal imkansızlık nedeniyle soruşturma yapılmasına gerek olmadığına" karar verdi. Kovuşturmaya yer olmadığı kararında "Cumhurbaşkanının, seçilmeden önce işlemiş olduğu kişisel suçlarından dolayı Anayasa'da bir hüküm yer almadığı gibi TBMM İç Tüzüğü'nde de bir düzenlemenin mevcut olmadığı, demokratik rejimlerde Devlet Başkanının dokunulmazlığının kabul gören bir imtiyaz şeklinde oluştuğu" kaydedildi. Milletvekillerinin önceden işlediği suçlar için davaların zamanaşımı süreci durduruluyor. Ancak Cumhurbaşkanları için böyle bir düzenleme yok. Hukuk çevreleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği takipsizlik kararıyla Gül'ün Cumhurbaşkanlığı süresini tamamalayıncaya kadar dosyanın da zamanaşımına uğrayacağına dikkat çekiyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...