Çelik, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Personel Yönetimi Derneğince (PERYÖN) Mövenpick Oteli'nde düzenlenen ''İstihdam Paketi ve Sosyal Güvenlikteki Yeni Düzenlemeler İşletmelere Ne Getiriyor?'' konulu seminerin açılışında konuştu.
Hükümet olarak iş başına geldiklerinde, takvimlerinde sosyal güvenlik reformlarının, istihdam paketi ile ilgili düzenlemelerin ve sendikal mevzuatın Meclis'ten geçmesi, akabinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili müstakil bir yasanın düzenlenmesi ile sosyal yardımlarla ilgili bir düzenlemenin TBMM'ye sevk edilmesinin bulunduğunu anlatan Çelik, ''Bu dönem için hedeflediğimiz 3 yasanın 2'sini gerçekleştirdik. Birini de TBMM gündemine taşımış bulunuyoruz. Bununla ilgili uzlaşma sağlanırsa 1-2 gün hatta birkaç saat içerisinde sendikal mevzuatı yasalaştırma imkanımız var'' diye konuştu.
Faruk Çelik, bu yasaların kendilerinin değil, milletin yasaları olduğunu ve ilgili taraflarla görüşerek gerçekleştirildiğini dile getirdi.
TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik'in konuşmasındaki ''yasaların zamanlaması''na ilişkin sözlerine değinen Çelik, şunları kaydetti:
''Yasaların zamanlamaları konusunda size samimi söylüyorum, vallahi benim bir suçum yok. Bu konuda çok iyi niyetle bunlar hazırlandı, yasalaştı fakat konjonktürel olaylar... Bu kadar gerekli, gereksiz şeylerin Türkiye'de tartışıldığı bir noktada bu yasalar çıkmayabilirdi de. Muhalefet etmek moda ya bizde ama onlar olmadı, diyaloglarla bunlar aşıldı. Yasalaşması son derece önemlidir diyorum ama talihsizlikleri var zamanlama açısından. Umuyorum bu süreçler de kısa süre içerisinde geçer.
'Sabahleyin ne olacak' endişesini artık Türkiye taşımasın istiyorum. 'Her an her şey olabilir'... Her an her şey olmaz, hukuk devletinde hukuk çerçevesinde bir şeyler olur. Herkes de saygı duyar ama halen herkes, işte TİSK Başkanı diyor ki; 'Türkiyemi geri istiyorum, istikrarı geri istiyorum'. İşte her an her şey olmamalı, bunlardan artık Türkiye sıyrılmalı. Rayına girmiş bir Türkiye, bu rayında devam etmeli. İnanıyorum ki sağduyu da bunu söylüyor. İnşallah bu aradaki sıkıntılar kısa sürede aşılır ve rayında Türkiye gitmeye devam eder.''
Bakan Çelik, dünyanın ve Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin önemli bir süreçten geçtiğini, bir yılı aşkın süredir dünya ülkelerinin ekonomik krizle karşı karşıya bulunduğuna işaret ederek, dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak ülkedeki politikaları dizayn etmek zorunda olduklarını söyledi.
ABD'deki harcama kalemlerinde dalgalanmaların her tarafı vurduğunu, bunun yanı sıra kuraklık, gıda, petrol ve enerji fiyatlarındaki artışların da ayrı bir dalga oluşturduğunu belirten Çelik, ''Türkiye'de sorumlu insanlar, muhalefetiyle, iktidarıyla, sivil toplumuyla bu gelişmeleri dikkate alarak Türkiye'de olup bitenlere, olması gerekenlere bir anlam vermeliler diye düşünüyorum'' dedi.
-''SIKI MALİYE POLİTİKALARINA DEVAM''-
Çelik, siyasi ve ekonomik istikrarın önemini vurgulayarak, Türkiye'nin şoklara ve krizlere karşı dayanıklı bir ekonomik yapıya kavuştuğunu ifade etti.
Krizlerin küresel büyümede yavaşlamaya dönüştüğünü, ihracatta zorluklara sebep olduğunu, kredi maliyetlerini artırdığını dile getiren Çelik, küresel risklerin etkilerinin genel olduğunu ancak ülkelerin alacakları önlemlere göre değişebileceklerini söyledi.
Faruk Çelik, şöyle devam etti:
''Biz kesinlikle sıkı maliye politikalarına devam diyoruz. Taviz verilmemeli düşüncesindeyiz. Yani popülist uygulamalar olmamalı. Saydamlık ve AB'ye uyum süreciyle ilgili yapılması gerekenler şu anda bütün hızıyla devam ediyor. Bakanlar Kurulu toplantısında gündemin birinci maddesi bu. Mevzuat ağırlıklı çalışmalar sürüyor. Küresel krizlerden etkilenmemek veya minimum düzeyde etkilenmek açısından yapılması gerekenler bunlar. Bunların yanında en önemlisi yapısal reformlar devam edecek. Yapısal reformlar, sosyal güvenlik, istihdam paketi, Ar-Ge konusunda atılan adımlar ve TBMM gündeminde Ticaret Kanunu ve enerji ve yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili atılan adımlar... Yapılan çalışmalar devam edecek.''
Sosyal güvenlik reformunun çok tartışıldığını, hak etmediği eleştiriler aldığını dile getiren Çelik, ''Kim ne derse desin, erken emeklilik sorunu vardı Türkiye'de, halen de var. Aylık bağlama oranları yüksek ve erken sistemden çıkmayı teşvik eden aylık bağlama oranları vardı. 14 milyon 700 bin çalışan vardı, şu anda 16,5 milyon çalışan var. Aktif sayısı arttı. Şu anda 2 çalışana bir emekli noktasına ancak geldi. Bu reformun başlangıcında 1,8-1,9'a 1 şeklindeydi oran'' diye konuştu.
-''SOSYAL DEVLET İLKESİ GÖZETİLDİ''-
Çelik, projeksiyonlarının 2070 yılına dönük olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Hedefimiz 2030'lardan itibaren sosyal güvenlik açıklarını yüzde 2'ler seviyesine çekmek ve 2050'lerden sonra da yüzde 1'lerle sosyal devlet olmanın gereği... Zaten toplanan primlerin 4'te 1'i kadar bir katkıyı, prim desteğini sosyal devlet olmanın gereği devlet yapacak ve bunu sürdürülebilir bir sosyal güvenliğe oturtmak ve sosyal güvenlik de anayasa gibi artık tartışılmaz, nereye gideceği, nereye varacağı belli imajını oluşturmak için bu düzenleme zaruriydi. Göğsümüzü gere gere söylüyorum, özürlüler, kadınlar için, hangi sosyal konumdaki kişiler için alırsanız alın, sosyal devlet ilkesi gözetilerek bu düzenlemeler yapılmıştır.''
İstihdam paketinde de ellerinde sihirli değnek olmadığını ama yapılması gerekenleri yaptıklarını belirten Çelik, ''Türkiye diğer alanlarda normal yürüyüşünü sürdürürse bunun artısının çok olacağı inancındayım'' dedi.
Çelik, ''İŞKUR'a bu yıl aktif iş gücü kaynakları için 270 trilyon lira kaynak aktarıldığını, bunun daha da yüksek seviyede gerçekleşebileceğini'' belirterek, ''Şu anda hedefimiz yaklaşık 100 bin gencimizi bir meslek sahibi yapmak, eğitmek'' şeklinde konuştu.
Meslek liselerinin de yüzde 37'lerden yüzde 60'ların üzerine taşınması gerektiğini vurgulayan Çelik, ''Ciddi değişim, dönüşüm yaşayan ülkemiz istihdam konusunda gerçeklerle yüzleşiyor'' dedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...