E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Durmuş Yılmaz'dan FED Yorumu: ABD Yatırımcılarının Fonları Zarar Etmemesi İçin Çıkış Stratejisi Sağladı!

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Merkez Bankası eski Başkanı Yılmaz, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) parasal genişleme programında değişikliğe gitmeme kararını değerlendirdi.

19.09.2013 - 21:01
Durmuş Yılmaz dan FED Yorumu:

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) dün aldığı parasal genişleme programında değişikliğe gitmeme kararına ilişkin, "ABD yatırımcılarının gelişmekte olan ülkelerde çok büyük fonları var. Fed'in bu fonların zarar etmemesi için onlara bir çıkış stratejisi sağladığı dedikodusu var" dedi.

Durmuş Yılmaz, Anadolu Ajansı'nın (AA) resmi iletişim sponsoru olduğu 4. İstanbul Finans Zirvesi'nin "Bankacılar Forumu" panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin büyümesi, tasarruf uygulamaları ve Fed'in kararlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Büyümenin olabilmesi için uygun bir ortamın gerekli olduğuna işaret eden Yılmaz, "Bu uygun ortamı sağlayan koşullardan en önemlisi güçlü siyasi ve ekonomik ortamın olması. Üretenlere, tüketenlere ve toplumun tümüne verilecek güven bu işin temelini oluşturuyor. Son 10 yılda Türkiye bu alanda çok önemli işler yaptı. Bugün Türkiye'nin temel makro ekonomik göstergeleri son derece güçlü. Dolayısıyla ekonomik büyümeyi sağlamak için gerekli bu koşul, Türkiye'de yeteri kadar var" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, ABD ve Avro Bölgesi'nde merkez bankalarının bol sıfır faizli, neredeyse bedava para verdiğini ve buna rağmen bu paraların yatırıma, istihdama ve tüketime dönüşmediğini söyleyerek, şunları kaydetti:

"Çünkü güven yok. Özellikle harcama kapasitesi olan düşük gelir gruplarının gelirleri yok. Harcama kabiliyeti olan orta sınıflar da son derece borçlu oldukları için onlar da borç ödemeye yöneliyorlar. Verilen ucuz krediler ekonomik aktiviteye yansımıyor ve dönüşmüyor. Büyümenin olabilmesi için her şeyden önce yatırım yapılması lazım. Yatırımın kimin tarafından yapılacağı son derece önemli. Bunu kamu sektörü mü, özel sektör mü yapacak. Bunların önemli bir kısmının kamu tarafından yapılması gerekiyor. Türkiye'de son 10 yılda ekonomik büyümeye baktığımızda ekonomik büyümenin motoru Türk özel sektörü olmuştur. Kamu yatırımları da burada özel sektöre hizmet noktasında alt yapı yatırımlarını yapıyor ve yapmaya devam ediyor."

Yılmaz, Türkiye'de şu anda son derece etkin bir piyasa olduğunu belirterek, "Kredi piyasası son derece etkin çalışıyor. Bir tarafta kredinin arz tarafında olan bankaların sermaye yapıları son derece güçlü ve onlar kredi vermeye istekliler. Talep tarafına baktığımızda hane halkının borçluluk oranı nispi olarak diğer ülkelere göre düşük. Hane halkının borçluluk oranı mutlak değer olarak düşük ama artış hızı son derece yüksek. Dolayısıyla bunun üzerinde düşünmemiz gerekiyor. Borçluluk oranımızın daha çok artacağı konusunda ihtiyatlı olunmalı diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Şu anda kredilerin öngörülen genişlemenin üzerinde olduğunu ama tam da kontrolden çıkmış denilemeyeceğini kaydeden Yılmaz, konuşmasını söyle sürdürdü:

"TCMB'nin öngördüğü seviyelerin biraz üzerinde. Sonuç olarak toplam kredilerdeki büyüme geçmiş yılların ortalamalarına göre daha güçlü seyretmektedir. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle global likidite giderek azalıyor. Kredinin maliyetleri yükseliyor. Teminat gereksinimleri artıyor ve en önemlisi de tasarruflarımız düşük. Dolayısıyla büyümemizi tehdit eden en önemli unsur bizim tasarruf oranımızın düşük olması. Büyümemiz ile cari açığımız arasında önemli bir ödünleşme var. Orta ve uzun vadede yapılması gereken tasarruf oranlarının artırılması. Bu, akşamdan sabaha olacak şey değil. Uzun vadeli makro politikalarla tasarrufun nasıl artırılacağı konusu üzerinde düşünülmesi gerekir."

Fed'in, aylık tahvil alımlarını değiştirmeyerek 85 milyar dolar seviyesinde bırakma kararının piyasalar üzerindeki etkilerine de değinen Yılmaz, "Fed'in dünkü aldığı karar piyasa üzerinde bugün itibariyle çok olumlu etki yaptı. Fed'in bu genişlemeci para politikasından çıkacağını hepimiz biliyoruz. Fed 22 Mayıs'ta piyasayı test etmek istedi, hiçbir eylem yapmadan sadece söylemle piyasanın nabzını tutmaya çalıştı. Ve gördü ki bu genişlemeci para politikası daraldığında piyasalar üzerinde son derece etkin bir olay meydana gelecek ve olumsuz bir etki yapacak" diye konuştu.

Fed'in er ya da geç piyasadan çıkacağı kesin olduğu için bundan sonraki dönemde çıkışın açıklanacağı tarihe kadar volatilitenin bir miktar daha artacağını ifade eden Yılmaz, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Fed kesin olarak bir plan açıklayıp 'Şu tarihte çıkmaya karar verdim ve şöyle işlemler yapacağım' deyinceye kadar volatilite artabilir. Biz 22 mayıs döneminden önceki zamana tekrar geri döndük. Bu durum Fed'in çıkış stratejisini giderek daha komplike bir hale getiriyor. ABD yatırımcılarının gelişmekte olan ülkelerde çok büyük fonları var. Bu fonların zarar etmemesi için onlara bir çıkış stratejisi sağlandığı dedikodusu var. Eğer çıkışlar devam ederse bu çıkışlar sonucunda döviz piyasaları ve faizler üzerinde etkisini görmeye başladığımızda bu dedikodu bir noktada doğrulanabilir. Ben Fed'in dün aldığı kararların önümüzdeki dönemde volatiliteyi biraz daha artıracağını düşünüyorum. Çok zor bir ortamdan geçiyoruz şu anda."

Akbank eski Üst Yöneticisi Akkurt

Akbank eski Üst Yöneticisi (CEO) Ziya Akkurt da, sadece Türkiye'de değil dünyada KOBİ'lerin önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı.

KOBİ'lerin gerçekleştirdikleri istihdam yoluyla toplumsal hayata etkilerine dikkati çeken Akkurt, KOBİ'lerin gelecek açısından önemli olduğunu ancak ekonomik krizlerde sermaye yetersizlikleri nedeniyle hassas noktalara taşındığını ifade etti.

Akkurt, KOBİ'lerin en büyük sorunlarından birinin organizasyon yapıları olduğunu ve bu durumun finansal sorunlarla da bağlantılı hale geldiğini dile getirdi. KOBİ'lerin çoğunun iç kontrol, raporlama ve finansal risk yönetimi konusunda zaafiyetleri bulunduğunu ifade eden Akkurt, KOBİ'lerin yapıları ve finansal görünümlerinden dolayı sermaye piyasalarından yaralanamaz hale geldiğini belirtti.

Çin Merkez Bankası Londra Şubesi CEO'su Wenjian Fang ise Çin ve Türkiye'nin her geçen gün ticaretini arttırdığını belirtti. Önceden iki ülke arasındaki ticaretin sadece ABD doları üzerinden yapıldığını anımsatan Fang, şuanda ise daha fazla opsiyonlar olduğunu, İstanbul'un bir finansal merkez olabilmesi için de bu çeşitliliğini kullanması gerektiğini söyledi.

Aktifbank CEO'su Önder Halisdemir de dünyadaki bankacılık sisteminin 2008'de büyük bir testten geçtiğini ve ortaya çıkan sonucun bankaların risk yönetimini iyi yapamadığı anlamına geldiğini belirtti.

Konvansiyonel bankacılığın ömrünü tamamlamakta olduğunu ifade eden Halisdemir, bankacılıkta uygulanan inovasyonun da bankacılıkta eski düzenin sadece teknolojik versiyonu olduğunu ve devamlı olarak aynı ürünlerin sunulduğunu anlattı. Halisdemir, dünyada sermaye piyasalarının bankacılık sektörünü geride bıraktığına işaret ederek, bankacılığın eski konvansiyonel yöntemlerle düşünüldüğünde sürdürülebilir bir durumunun olmadığını dile getirdi.

HSBC Türkiye Genel Müdürü Martin Spurling ise Türkiye'nin çok hızlı büyüyen bir ülke olduğunu ve çok büyük bir iş potansiyelinin bulunduğunu kaydetti. Uluslararası fonların son yıllarda Türkiye ve Ortadoğu'ya yöneldiğini, Avrupa Birliği'nden (AB) uzaklaştığını ifade eden Spurling, bu anlamda AB'nin kendi finansal krizini yaşadığını ifade etti. Spurling, Türkiye'nin krizlerden çok büyük dersler çıkardığını ve kurumsal şeffaflığın giderek arttığını dile getirdi.

aa

YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Misafir 20 Eylül 2013 Cuma 00:09

geçen yorumları popülist ve yanlıştı. bu yorumu doğru.fed aldığı zamanlaması hesaplanmış kararlar ile gelişmekte olan ülkelerdeki fonların daha rahat çıkabilmesi ve o ülkelerden edilen karların gene o ülkelerde kalan kısımlarının daha rahat hareket edebilmesi için spekülatif sözde ve geçici karalar almıştır. o ülkelerdeki piyasalara hakim fonlar ise sanki bunu herkes için iyiymiş gibi algılatarak rahatça plan yapabilmiştir.sonuç, emperyal gene maksimum sömürmüştür.durmuş bey bunu özetlemiş.

Yorumu oyla      23      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Motorin fiyatların sürpriz indirim
Motorin fiyatlarına bu gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere 9 ...
Çeyrek altın fiyatları ne kadar oldu?
Altın fiyatları FED etkisiyle düşüşüne devam etti. Çeyrek altın, gram ...
Efsane Sona mı Eriyor?
Apple ve Samsung karşısında ayakta kalmaya çalışan Blackberry, şirket ...
 
Rekabet Kurulu Ceza Yağdırdı...
Rekabet Kurulu, Denizli Çimento'ya 2,8 milyon lira, Göltaş Göller Bölgesi ...
Piyasalarda FED Depremi!
Fed'in varlık alımlarına devam kararının ardından dolar 1,94 seviyesinin ...
Altın Fiyatları Bugün, Çeyrek Altın Fiyatı Fırladı, FED Kararı Altını Çıldırttı!
ABD Merkez Bankası (Fed) aylık 85 milyardolarlık varlık alımlarında indirime ...
 
FED Beklenen Açıklamayı Yaptı!
ABD Merkez Bankası Fed, beklentilerin aksine, tahvil alımlarını değiştirmeme kararı aldı.
Çeyrek altın fiyatı ne kadar oldu? 18 Eylül Altın Fiyatları
Altın fiyatları FED etkisiyle düşüşüne devam etti. Çeyrek altın, gram ...
Ülker Aytaç'ı Satın Alıyor...
Son dönemde şirket alımları ile adından söz ettiren Yıldız Holding, Aytaç ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
İsrail
TÜİK
Gurbangulı Berdimuhamedov
Kobani
Manchester City
Maden Ocakları
Binyamin Netanyahu
muhsin yazıcıoğlu
ygs puan