Bütün Şehir Dansa Davetli!  

Güncel sanat, dans, tiyatro, müzik ve performansından örnekler sergileyen iDANS Festivali’nin beşincisi bugün başlıyor. Bimeras Kültür Vakfı’nın düzenlediği festivalin bu yılki kavramsal çerçevesi ‘İşte’ olarak belirlendi. iDANS çağdaş gösteri sanatlarının her bir aşamasının nasıl bir ‘iş’ teşkil ettiğine; sanatın ‘yaratıcılık’ eksenli ekonomik ve sembolik üretime nasıl katkıda bulunduğunu araştıran çalışmalara, yerleştirmelere, sunum ve panellere yer veriyor. 23 Ekim’de bitecek festival, ‘Misafir İşler’ başlığıyla Berlin’de sürecek. Sahnelerin dünyaca ünlü ustalarını canlı canlı izlemek isteyenler için minik bir rehber hazırladık. İşte festivalin kaçırılmaması gereken gösterileri...

Fase

Açılış gösterisi, çağdaş dansın ustalarından Anne Teresa De Keersmaeker’in kariyerinin başında tasarladığı ve onu dünya çapında üne kavuşturan eseri ‘Fase’. Gösteri, minimalist müziğin kurucularından Steve Reich’ın kompozisyonlarına dayanıyor. Reich’ın erken dönem eserlerinden olan kompozisyonların, iki ve daha fazla enstrüman tarafından eşzamanlı tekrarlanan bir melodik yapısı var.
Koreografide, 51. yaşını kutlayan De Keersmaeker’in de dans edecek olması heyecan verici. 15. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında ‘Raga for the Rainy Season/A Love Supreme’ işleriyle Türkiye’ye konuk olan koreografın 1982’de tamamladığı ‘Fase’, 1999’da Bessie Ödülü’yle onurlandırıldı. De Keersmaeker’in en çok sahnelenen eseri ‘Fase’ iDANS kapsamında Türkiye’de ilk kez seyirciyle buluşacak.

Allege



19 Ekim Çarşamba, MSÜGS Bomonti Kampüsü Şebnem Selışık Aksan Sahnesi, 20.30

Son yıllarda, Avrupa sahnesinin en çok dikkat çeken genç koreograflarından biri olan Clément Layes, ‘Allege’de bir bardak suyu büyük bir ustalıkla başının bir tarafından alnına doğru sallaya sallaya taşıyor. Clément Layes’in hayata karşı hissettiği kaygıyla ilgili bir çalışma olarak başlayan bu solo performansı, insanların alışkanlıkları ve hayattan beklentileri üzerine son derece esprili ve bir o kadar da felsefi bir incelemeye dönüşüyor.

1 Ekim Cumartesi, garajistanbul, 18.30

Takipçilerinin ikinci iDANS’tan hatırlayacağı ikili, İngiliz koreograf Burrows ve İtalyan müzisyen Fargion’u bir araya getiren çifte gösteride ‘Cheap Lecture’, müzisyen John Cage’in ‘Lecture on Nothing/Hiçbir Şey Üzerine Ders’ adlı performansının bir tür tercümesi... Hareket kısıtlı kullanılırken, koreografi daha çok konuşmanın müzikle alışveriş halinde olduğu bir yapı olarak tasarlanıyor.


1 Ekim Cumartesi, MSGSÜ Bomonti Şebnem Selışık Aksan Sahnesi, 20.30

1997’den beri birlikte çalışan Mustafa Kaplan ve Filiz Sızanlı, ‘Eskiyeni’de kendi tarihçelerini yorumluyor ve repertuvarlarından yeni bir eser yaratıyor. İşlerinde beden farkındalığı ve kimliğine yoğunlaşan ikili, insan bedeninin toplumsal ve kültürel kimliğinden arınmış bir şekilde çevresiyle ilişkisini araştırıyor. Bu araştırmalardan elde ettikleri birikimi ‘Eskiyeni’de sunuyor.

2 Ekim Pazar, garajistanbul, 20.30
3 Ekim Pazartesi, garajistanbul, 20.30

Türkiye’de ilk kez sahne alan Portekizli yönetmen Tiago Rodrigues performansında, medya çalışanlarının işleri gereği açmaya çalıştıkları pencerelerden yansıyan çok katmanlı dilsel ve teatral kırılma noktalarını gösteriyor. Video ve müzik etkileşimli performans, akşam haberlerini oluşturan birtakım gerçeklikler hakkında konuşmanın alternatif yollarını araştırıyor.

I am not me, the horse is not mine



6 Ekim Perşembe, garajistanbul, 20.30

Animasyon ustası William Kentridge, sanatsal kimliğindeki bölünmeleri Nikolai Gogol’ün öyküsü ‘Burun’dan yola çıkarak inceliyor. Kentridge, Gogol’ün 1837 tarihli öyküsünü, 100 yıl sonra Dmitri Şostakoviç’in opera versiyonuyla karşılaştırıyor. Rus özdeyişi “Ben ben değilim, at da benim değil” insanın yaptıklarının sorumluluğunu almaması durumunda kullanılıyor

RADİKAL