E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

BAYKAL, CHP İÇİNDEKİ BÖLÜCÜLERİ TEMİZLEDİ, MUHALİFLER BAYKAL’I BU MİLLİ DURUŞU YÜZÜNDEN İSTEMİYOR! 

CHP’de kaynayan muhalif kazanın içinde aslında neler var? PKK’lılar başkentin göbeğinde nasıl racon kesti? Halaçoğlu, bugün tartışılan açıklamalarını aslında yıllar önce söylemişti. Peki neden bugün olay oldu? MHP’nin ana muhalefet görevini CHP’den alacağı yönündeki çıkışlar aslında ne anlama geliyor? Erdoğan neden ekibini alıp Genelkurmay’a teşekkür ziyaretinde bulunmalı?

4.09.2007 - 00:38
BAYKAL, CHP İÇİNDEKİ BÖLÜCÜLERİ TEMİZLEDİ, MUHALİFLER BAYKAL’I BU MİLLİ DURUŞU YÜZÜNDEN İSTEMİYOR!

İşte Bugün Gazetesi Yazarı Emin Pazarcı’nın Genel Yayın Yönetmenimiz Ersin Tokgöz’e yaptığı özel açıklamaların ikinci bölümü…

 

 

TURKTİME: Yazılarınızda sık sık toplumsal olarak yaşadığımız aşağılık duygusuna vurgu yapıyorsunuz. Mesela Eurovizyon’da Ermenistan’a 12 puan verilmesini de camide düğün yapılmasının medya tarafından veriliş biçimini bu şekilde yorumladınız. Bu vurgunun altını neden bu kadar sık çiziyorsunuz?

EMİN PAZARCI: Biz geçmişte batının bize özendiği dönemlere bakmıyoruz da şu anda batıya bakarak kendimize çekidüzen vermeye çalıyoruz. Garip bir toplum halini aldık. Türkiye’ye bu empoze edildi. Ne doğuluyuz, ne batılıyız. Rüzgarda savrulan bir yaprak misali ortalıkta dolaşıyoruz. Bu da aşağılık duygusuna yol açıyor ve bu duygu bizi her alanda sıkıntıya sokuyor. Her durumda komik duruma düşüyoruz.

 

TURKTİME: Bunun çıkışı var mı?

EMİN PAZARCI: Çıkış kendimiz olmaktan geçiyor. Mesela bir Hıristiyanlık hayranlığı var. Onların dini çok daha farklı, çok daha müsamahakar diyoruz. Hıristiyanlıkta mantık nedir? Çocuk doğduğu zaman günahkardır. Mantık alıyor mu? Çocuk doğacak, hiçbir şey yapmayacak ama günahkar olacak. Günahlarından arındırılmak için papaza gider ve günahlarından arınır. Ve insan sürekli günahlarından arınmak için bir aracıya muhtaçtır. Bizim hayran olduğumuz din bu. Bizde günahsız doğar, hiçbir aracıya ihtiyaç yoktur. Yan yana getirdiğiniz zaman hangisi daha mantıklı? Ama biz hala daha Hıristiyan hayranlığı içindeyiz. Batı çok daha medenidir, çok daha insancıldır deriz. Hayır. Geçmişe baktığımızda batı çok daha barbardır. Ermeni soykırımı var diye suçlanırız ama Cezayir’de olanları kimse görmez. Balkanlarda milyonlara varan Türk kıyımı oldu, sadece dinlerinden dolayı. Zencilere de yapılanları görmeyiz. Körü körüne batı hayranlığı. Onun için birtakım meseleleri biz, biz olduğumuz zaman aşabiliriz.

 

TURKTİME: Bu ortamda var mı umut?

EMİN PAZARCI: Her ortamda umut vardır. Düşünün; bu ülkenin her tarafı işgal edilmiş ve o ortamda Mustafa Kemal çıkıyor ve tamamını gönderiyor. Bu günün şartları o gün kadar vahim değil.

 

 

HALAÇOĞLU YILLAR ÖNCE DE AYNI ŞEYLERİ SÖYLEMİŞTİ… NEDEN ŞİMDİ TEPKİ GÖSTERİLİYOR?

 

 

TURKTİME: Bir yazınızda sinsi bir oyun oynandığını yazmış ve "Bilimsel çalışma sadece bir kamuflaj. Amaç belli: Türk topraklarına Ermeni ve Kürt damgasını vurmaya çalışıyorlar” demiştiniz. Halaçoğlu’nun çıkışları bu sinsi oyuna bir karşı çıkış olarak okunabilir mi?

EMİN PAZARCI: Onu bilmem ama TTK Başkanı Yusuf Halaçoğlu’nun çıkışını doğru okumalıyız. Halaçoğlu neden ordadır? Tarihi araştırmak için. Ne yapmıştır? Birtakım gerçekleri ortaya koymuştur. Sonuç? Bunları toplumla paylaşmıştır. Halaçoğlu hoca orada otursaydı, hiçbir şey söylemeseydi mi alkışlayacaktık yoksa böyle bir araştırma ortaya çıkmış şimdi mi alkışlamamız gerekiyor. O, görevinin gereğini yerine getiriyor.

 

TURKTİME: Bu görev neden bu kadar gürültü kopardı o zaman?

EMİN PAZARCI: Bu durumun biraz abartıldığı düşüncesindeyim. Bütün Kürtler Türkmendir demiyor. Türkmenler Kürtlerin içinde asimile olmuştur, bugün ben Kürdüm diyenler Türktür diyor. İkinci olarak, tehcirden kaçmak isteyen bazı Ermeniler alevi olarak gösterdiler ve tehcirden kurtuldular diyor. Buna tepki göstermenin anlamı nedir? Tepkileri çok iyi niyetli göremiyorum. Herkes ‘sen yalancısın’ mı diyor, hayır. Bunlar da açıklanır mı diyor. Şeffaflıktan, demokrasiden bahsettiğimiz, hiçbir şeyin gizli kalmadığı bir dünyada tarihi gerçeklerin üzerini mi örtelim? Tarihi gerçekler onların işlerine gelmiş olsaydı Halaçoğlu haklı olacaktı. Gelmediği için eleştiriyorlar. Şeffaflıktan bahseden insanlar bugün Halaçoğlu neden şeffaf davrandı diye suçluyorlar. Böyle bir çifte standart, böyle bir garabet var.

 

TURKTİME: Halaçoğlu’nun bu çıkışının zamanlamasının özel bir anlamı var mı? Neden özellikle bu dönemde ortaya çıktı?

EMİN PAZARCI: Halaçoğlu birkaç yıl önce bunların hepsini bana söyledi. Hatta listeleri bana verebileceğini de söyledi. Bir konferansta da bunu söylemiş. Bu yeni bir şey değil. Yıllardır söylüyor bunu. Dolayısıyla özellikle şu nedenle çıkış bu zamanda yapıldı dermek mümkün değil. Belki birtakım çevreler yeni farkına vardı.

 

 

“ERDOĞAN, EKİBİNİ ALIP GENELKURMAY’A TEŞEKKÜR ZİYARETİNDE BULUNMALI!”

 

 

TURKTİME: Yeni dönem siyasetin en fazla merak edilen konularından birisi DTP’li bir mecliste MHP’nin nasıl bir tavır takınacağıydı ve MHP herkesi şaşırttı. MHP’nin kodlarını yakından bilen bir gazeteci olarak MHP’nin duruşunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

EMİN PAZARCI: Ne yapacaktı MHP? MHP içeri girmeseydi cumhurbaşkanı seçilemeyecekti. Önümüzde ne var? Referandum var. Referandumda cumhurbaşkanının halk oyuyla seçilmesi kabul edilecek gibi görülüyor. Abdullah Gül yeniden halka gidecek, seçilip gelecekti. Peki bu durumda bu işi uzatmanın anlamı var mı? MHP Genel başkan Yardımcısı Mehmet Ekici ile konuştum. ‘Biz sağın CHP’si olmak zorunda mıyız?’ diyor. Bir de Devlet Bahçeli’nin seçimden önce yaptığı bir değerlendirme var. Diyor ki; yeni cumhurbaşkanını yeni parlamento seçsin. Şimdi daha önce söylediklerinin gereğini yapıyor. MHP’de CHP gibi davransaydı sonuç değişmeyecekti, Ak Parti daha fazla yükselecekti. Tamam seçtirmeyelim de, ortaya ne koyuyorsunuz. Bunalım. Ortada bir milli irade var. Yüzde 47 oy almış bir partinin cumhurbaşkanı seçmesini hangi gerekçeyle engelleyeceksiniz. Diyorlar ki; bu insanın cumhuriyet ile problemi var. Hadi kabul edelim. Ama Başbakanken problemi olmuyor, MGK’ya katılıyor, devletin bütün gizli bilgileri elinde, buralarda önemli olmuyor, cumhurbaşkanlığında önemli oluyor. Buna kimse inanmaz. Ak Parti’nin cumhurbaşkanı seçme hakkı vardı o hak da teslim edilmiştir. Başka partiler gelseydi farklı mı olacaktı?

 

TURKTİME: Buna kimse inanmaz diyorsunuz ama hala inananlar var ki mesela askerler GATA’daki toplantıda cumhurbaşkanım değil cumhurbaşkanı olarak hitap ederek hala o mesajı veriyor…

EMİN PAZARCI: Tamam, asker bu tepkileri ortaya koydu. Peki müeyyidesi ne? Bir şey oldu mu? Sürekli aynı şeyler tekrarlana tekrarlana Ak Parti’yi yüzde 47’ye çıkardılar. Ben seçim gecesi TRT’de yaptığım yorumda Ak Parti’nin çıkışını büyük ölçüde askerin tavrına bağlıyorum dedim. Bence Recep Tayyip Erdoğan’ın ekibini de alıp Genelkurmay Başkanlığına teşekkür ziyaretinde bulunması gerekir. Bu gerilimler bir şeye yaramıyor. Geçmişte söylemiş olduğu bazı sözler olabilir ama bugün beyan esastır. Diyor ki ben geçmişte söylediğim o sözlere bağlı değilim, bugün yeminimin gereğini yapacağım. Başından itibaren Çankaya’ya imam istemiyoruz diyerek bütün toplumu rencide ettiler, inanan kesimin tamamını Ak Parti’ye doğru ittiler. İkincisi eşi başörtülü deniyor. Bu memlekette Anadolu’daki birçok insanın kafasında başörtüsü var. Bu insanları da rencide ediyorsunuz. Böyle yapınca ve asker de zorlayınca olmuyor.

 

TURKTİME: Seçimlerde de gözüktü ki asker ve askerin siyasi kanadı gibi bir duruş sergileyen CHP zorladı ve olmadı. Ama buna rağmen bugün hala zorlanıyor. Gerekli ders neden çıkarılamıyor?

EMİN PAZARCI: 28 Şubat’tan gerekli dersi çıkaramayan asker bugün de aynı şeyi yapıyor. 28 Şubat olmasaydı Ak Parti olur muydu? Olmazdı. Tepki yanlış doz da fazla olunca bu sonuç ortaya çıkıyor.

 

TURKTİME: Bundan sonraki süreçte ne olur? Tepkiler devam eder mi yoksa zamanla durulur mu?

EMİN PAZARCI: Durulacak tabii. Başka yolu yok. Özal da Çankaya’ya çıktığı zaman ona da tepkiler konulmuştu, hatta daha da büyük olmuştu, Meclis’te eylemler yapılmıştı. Murat Sökmenoğlu tepki için milletvekilliğinden istifa etti. Alışamayız denildi. Peki ne oldu? Özal gitti oturdu, herkes alıştı, Sökmenoğlu da istifasıyla kaldı.

 

 

“TÜRK CUMHURİYETLERİNİN DEVLET BAŞKANLARI SEZER’İN TAVRINDAN RAHATSIZDI”

 

 

TURKTİME: Bu süreci Abdullah Gül nasıl götürecek?

EMİN PAZARCI: Hükümetle uyumlu çalışacak. Sezer gibi olmayacak. Uyumlu çalışması da bazı kurumların önünü açacak. Türkiye daha da rahatlayacak.

 

TURKTİME: Bu uyum partizanlık noktasına dönüşür mü?

EMİN PAZARCI: Sanmıyorum.

 

TURKTİME: Sezer, bazıları tarafından gözyaşlarıyla uğurlandı, bazıları ise ardından zil takıp oynadı. Sizin Sezer’e bakışınız nasıl?

EMİN PAZARCI: Ben Sezer’in başarılı bir cumhurbaşkanı olarak görmüyorum. Dış dünyayla ilişkilerini tamamen kopardı. Özellikle Türk cumhuriyetleri ile ilgili faaliyetlerine bakıyorum, pek çok Türk cumhuriyetinin başında bulunan devlet başkanlarının Sezer’in tavrından rahatsız olduğunu da biliyorum. Onun dışında hukukun üstünlüğü gibi bir tavır içine girdi ama özellikle rektör atamalarında tamamen keyfi bir tutum sergiledi. Partizanca davrandı. Ak Parti’nin partizanlığından şikayet eden Sezer tersi noktada olmaması gerekenleri yaptı. Çankaya’yı halka, basına kapattı. Deniyor ki tasarruf etti, kırmızı ışıkta durdu. Sezer’i çok basit meselelerle değerlendiryoruz. Ama önemli olan şu; Türkiye’nin vizyonuna ne kattı? Var mı katkısı? Varsa bile ben bilmiyorum. Bir şanssızlığı da Özal ve Demirel gibi iki cumhurbaşkanının ardından gelmesiydi. Dolayısıyla hem bu şanssızlığı hem de kendi tercihleri onu şekli bir cumhurbaşkanı noktasında tıkadı.

 

TURKTİME: Bu durumda Abdullah Gül’ün Sezer’den sonra gelmesi Gül’ün şansını artırıyor mu?

EMİN PAZARCI: Bana göre şanstır. Abdullah gül dış politikayı bilir, dünya dengelerini bilir. Gül’ün daha hareketli, daha etkili bir cumhurbaşkanı olacağı noktasında bir şüphem yok.

 

TURKTİME: Sezer engelini de aşan Ak Parti ikinci dönemi nasıl götürür?

EMİN PAZARCI: Ak Parti’yi bekleyen çok büyük bir tehlike var; şımarma tehlikesi. Yüzde 46’lık bir oyun ardından kendini çok güçlü hissedip birtakım yanlışlar yapma tehlikesi var. Bunarlı yapmazsa başarılı olur.

 

 

PKKLILAR ÇANKAYA BELEDİYESİ ARACIYLA BAŞKENTTE RACON  KESTİ

 

 

TURKTİME: CHP şu anda sayısal olarak anamuhalefet ama işlevsel olarak MHP’nin CHP’den bu rolü aldığı söyleniyor. Bu bakış ne kadar doğru?

EMİN PAZARCI: Ben buna katılmıyorum. MHP ne yaptı da muhalefeti adlı? Muhalefeti yapan yine CHP. Onu, Baykal’ı istemeyenler, Baykal’ın CHP’nin başından gitmesini isteyenler ortaya sürüyorlar. Baykal’a yönel muhalefetin arkasında çeşitli sebepler yatıyor. Bunlardan bir tanesi de Baykal’ın milli duruşu. Baykal hakkında çok şey söylenebilir. Yanlış yapmış mıdır? Yapmıştır. Ama cumhuriyet mitinglerinde ne istendi? Gül ve Erdoğan Köşk’e çıkmasın dendi. Baykal ne yaptı? Milyonlarca insanın sesini dile getirdi. Kendi tabanı ne istiyorsa onu yaptı. Bu işin müşterisi de bu kadar. Daha fazlası olmuyor.

 

TURKTİME: Baykal’ın milli duruşundan rahatsız olanlar kimler? CHP’li muhalifler mi?

EMİN PAZARCI: Geçmişteki CHP ile bu günkü CHP arasında çok fark var. Geçmişteki CHP’nin içinde mezhepçiler, bölücüler, her şey vardı. Bugün sadece geçmişin bazı kalıntıları var. Sadece bundan dolayı demiyorum ama Baykal’ın bu duruşu birçok insanı rahatsız ediyor.

 

O zaman bölücülük konusunda sadece DTP değil, CHP içinde de karşı tarafta hassasiyet duyanlar var diyebilir miyiz?

Bakın, seçim gecesi TRT’de bazı değerlendirmeler yaptık. DTP parlamentoya girdi. Şimdi yapacağı ilk iş PKK ile hiçbir ilişkisinin olduğunu açıklamak, bunu açıklarken de terörle bir yere varılamayacağını net olarak ortaya koymaktır demiştim. Ertesi günü öğle saatlerinde işyerime geldiğimde iki kişi arabadan indi, önümü kesti, “Emin Pazarcı mısınız?” dedi. “Evet” dedim. Bunlardan birisi, “Seçim gecesi TRT’de yaptığınız yorumları beğenmedik.” dedi. “DTP ve PKK ile ilgili yaptığım yorumları mı?” diye sordum. “Evet” dediler. Ben de yaptığım yorumları anımsattım ve “bunu mu beğenmediniz?” dedim. “Evet” dediler. Yanlış bir şekilde gelince ve tavırları da yanlış olunca ben de sert tepki gösterdim. Araçlarına baktım, “bu araç ne aracı” diye sordum. Göğüslerini gere gere “Çankaya Belediyesi’nin” dediler. Maalesef belediyelere zamanında bu tür insanlar doldurulmuş.

 

TURKTİME: Çankaya Belediye Başkanına ilettiniz mi bu olayı?

EMİN PAZARCI: Evet… Muzaffer Eryılmaz’ı aradım, durumu anlattım. Eryılmaz, geçmişte belediyeye alınmış bu tür insanlar olabileceğini söylediğini belirtti. Eryılmaz bu konuda çok hassas. Bulmaya çalıştı ama ben plakayı o an almayı düşünemediğim için bu kişileri bulamadı. Eryılmaz’ın gösterdiği tavır çok düzgün bir tavırdı ve net bir şekilde bunlara karşı olduğunu, Çankaya Belediyesi’nde bu tür insanların çalışmamasını gerektiğini söyledi. Yani şimdi Baykal’a yönelik muhalefeti dile getirenlerin önde gelenleri bunlar. Çünkü Baykal bu insanlara CHP içinde pek fazla geçit vermiyor. Baykal’a yapılan muhalefeti değerlendirirken bu noktaları da dikkate almak lazım. Büyük boyutlarda CHP içinde geçmişin kalıntıları var ve parti içi muhalefeti en sert yapanlar bunlar.  Bundan dolayı da CHP’nin başından gitmesi isteniyor. Bir de Baykal gittiği zaman yerine kimi koyacaksınız? Var mı alternatif?

 

TURKTİME: Sarıgül ben varım diyor…

EMİN PAZARCI: Sarıgül’le Baykal yan yana geldiği zaman hangisi daha iyi siyasetçidir, hangisi daha yetişmiş insandır, ona bakmak lazım.

 

TURKTİME: Bunu herkes kabul ediyor. Baykal tecrübeli, yetişmiş. Ama başka bir gerçek de var; oy alamıyor. Bu açmaz nasıl aşılacak?

EMİN PAZARCI: Tamam, alamıyor da, oy alamayan Baykal değil, CHP’nin ortaya koyduğu politikalar. Baykal bir dönem Anadolu solu diye bir şey ortaya koymaya çalıştı. Yunus Emre’den, Ahmet Yesevi’den, Mevlana’dan bahsetti. CHP içinde kaç kişi anladı bunu? Problem Baykal değil. Malzemede de problem var. Tek suçu Baykal’a da yüklememek lazım.

 

TURKTİME: Malzeme kötü olsa da Baykal’ın bu malzemeyi kötü kullandığı ve dar alanı daha da daralttığı eleştirileri var. Mesela CHP’nin Eşref Erdem ve Önder Sav gibi birkaç kişinin küçük çevresine hapsolduğu, tabanı da bu yüzden uzaklaştırdığı genel bir kanı. Bunların etkisi ne?

EMİN PAZARCI: Ben Baykal’ın savunucusu değilim. Tabii ki hataları olmuştur. Sonuç ortada. Sadece bu noktalara da dikkat etmek lazım diyorum. Bir de şu var; Baykal’ı eleştirenler yeni bir politika ortaya koyabiliyorlar mı? Sadece “Baykal’la olmuyor…” O zaman yeni gelecekle de olmaz. Politika yok ortada. Sadece kişiye endeksli bir muhalefet var.

 

TURKTİME: O zaman ne yapmalı? CHP nasıl kurtulur?

EMİN PAZARCI: Öncelikle toplumun değerlerine saygı göstermeyi öğrenecek. Çankaya’ya imam istemiyoruz noktasından hareket ederseniz inanan çevreleri rahatsız edersiniz. Anadolu’daki insanın bana karşı yapılıyor hissiyatına düştüğü cumhuriyet mitinglerine katılıp birtakım söylemlerde bulunursanız bu sonuç kaçınılmaz olur. Toplum realitesi var. Bu realitenin dışına çıkarsanız o toplum size itibar etmez. Söylemlerini, bakış açısını değiştirmesi, bu toplumun değerlerine daha saygılı olması ve onunla birlikte politika üretmesi lazım. Eğer aynı mantığını devam ettirirse CHP bir sonraki seçimde yüzde 5-10 daha kaybeder.

 

TURKTİME: Sarıgül de belki bunun farkında ki Baykal adına imamlardan özür diledi. Başlangıç için bir umut olabilir mi?

EMİN PAZARCI: Yetmez. Diyelim ki Sarıgül başkan oldu. Televizyona çıktığı zaman mesela Tayyip Erdoğan’la tartışabilecek mi. Dağarcığında ne var? Birikimi ne?

 

 

 

“DTP’NİN BU MANTIKLA DAĞDAKİ EŞKİYADAN FARKI KALMAZ”

 

 

TURKTİME: MHP’nin ana muhalefet görevini CHP’den alacağı yönündeki görüşlere katılmıyorsunuz ama geçenlerde Mehmet Ekici ile yaptığım görüşmede “MHP’nin torbasında daha çok tavşan var. Bunlar çıkacak ve göreceksiniz ana muhalefet biz olacağız” demişti. Hem Ekici’yi hem de MHP’yi yakından tanıyorsunuz. Bu tavşanlar neler olabilir?

EMİN PAZARCI: Önümüzdeki dönemlerde CHP’nin içinde birtakım sıkıntılar olabilir, parti içi çekişmelerden dolayı. O zaman da doğal olarak MHP ana muhalefet partisi olabilir ama şu anda muhalefet etme anlamında MHP’nin yaptığı bir şey yok. Şu ana kadar MHP’nin muhalefeti belli konularda Ak Parti’nin önünü açma yönünde oldu. Ama zaman içinde ben sert muhalefet bekliyorum. Mesela AB konusunda atılacak adımlarda, anayasa değişikliği sırasında sert muhalefet edebilir.

 

TURKTİME: MHP’nin DTP’ye yönelik tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

EMİN PAZARCI: Bahçeli “yeminlerine sadık kalırlarsa mesele yok.” dedi. Orada da sert bir muhalefetin sinyallerini verdi. Çünkü yeminlerine sadık kalacak gibi görünmüyorlar. Şimdiden açıklamalar yapılmaya başlandı. MHP’nin hassasiyetlerini bildiğimize göre önümüzdeki dönemde sert bir tutum içine gireceğini söyleyebiliriz. MHP’nin muhalefetini de DTP’nin tavrı belirleyecektir.

 

TURKTİME: Büyükanıt DTP’lileri 30 Ağustos resepsiyonuna çağırmadı, DTP “biz o kadar sağduyulu davranıyoruz ama bize karşı ayrımcılık yapılıyor” diye yakındı. DTP’nin sağduyulu davrandığına inanıyor musunuz?

EMİN PAZARCI: Siz “biz toplumsal barışa katkıda bulunmak istiyoruz. Ama yanlış algılanmasın diye Öcalan’a yada PKK’ya terörist diyemeyiz çünkü onların üzerinde gücümüz kalmaz derseniz bu hala onlarla irtibatınız, hala üzerlerinde gücünüz var demektir. Siz bu söyleme devam ettiğiniz müddetçe kiminle ne anlaşacaksınız? Genelkurmay’ın tepkisi çok doğal. DTP’nin yapması gereken çok net bir şekilde terör örgütünü kınamak, Öcalan ve ekibi ile hiçbir ilişkilerinin olmadığını açıklamak. Ondan sonra birtakım çözümler aramaktır. Ama bunların hiçbirini yapmayıp tam tersine Öcalan’ın önünü açmalıyız, İmralı’da birtakım sıkıntılar var, biz onun için geldik Meclis’e, PKK’da terör örgütü değildir derseniz dağdaki eşkıyadan ne farkınız kalıyor?

 

BİRİNCİ BÖLÜM İÇİN TIKLAYIN... 

 

 

 

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
 
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
İŞTE O BELGE
Gazeteport Ankara temsilcisi Emin Özgönül, herkesin merak ettiği Emin ...
TBMM'DE FATİH ALTAYLI'NIN SÖZLERİ TARTIŞILDI…
TURKTİME-ANKARA- TBMM Genel Kurulunda hükümet proğramı üzerindeki görüşmeler ...
 
FATİH BEYE BİR ANAYASA İÇTÜZÜK HEDİYE EDİN…
(ÖZEL/TURKTİME) Hürriyet Gazetesi yazarı Fatih Çekirge bugünkü köşe yazısında ...
AĞUSTOS AYI ENFLASYON RAKAMLARI
Türkiye İstatistik Kurumu, Ağustos ayı itibarıyla tüketici fiyatları endeksi ...
BAYDEMİR FENA AZITTI: "BAŞBAKAN SAVAŞ İSTİYORSA SAVAŞIRIZ"
Baydemir'den AKP'ye rest: 'Diyarbakır kalesini düşüremezsiniz'
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
borsa istanbul
Ak Parti
İsrail
yunanistan
konya
yakmak
emrah yılmaz
TV8
haşim kılıç