BOTAŞ ihalelerinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla açılan davada Enerji Bakanı Hilmi Güler’in, bir işadamını açtığı davayla ilgili olarak tehdit ettiği öne sürüldü
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı BOTAŞ ihalelerinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla açılan “Mavi Hat” davasında sanık işadamı Rubil Gökdemir, Çorum-1 kompresör ihalesiyle ilgili dava açtığını, ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler tarafından “Dava hakkını kullanıyorsan ben de gereğini yaparım” diye tehdit edildiğini öne sürdü.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın dünkü duruşmasına tutuklu sanıklar ve avukatları katıldı.
Duruşmada ifade veren ve bir dönem BOTAŞ’ta hukuk müşavirliği yapan Gökdemir, büyük ortağı ve genel müdürü olduğu Metod firmasının Çorum-1 Kompresör İstasyonu İhalesi’ne davet edilmediğini, bunun üzerine idare mahkemesine iki ayrı dava açarak kazandığını anlattı. Gökdemir, dava açtıktan sonra, sanıklardan BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı Şakir Arıkan’ın kendisini aradığını ve “Sayın Bakan seninle görüşecek” dediğini söyledi.
Birlikte bakanlığa gittiklerini belirten Gökdemir “Üçümüz görüşürken, Sayın Bakan bana ‘Sen nasıl dava açıyorsun? Sen kim oluyorsun’ dedi. Ben de ‘Burası hukuk devleti. Haklarımı kullanıyorum’ dedim. Sayın Bakan bunun üzerine ‘Sen dava açma hakkını kullanıyorsan, ben de başka haklarımı kullanırım, gereğini yaparım’ dedi” diye konuştu.
Gökdemir, BOTAŞ’tan ihale kazanan müteahhitlerin iş bitiminin ardından gerçekleştirilen tören masraflarını ödemeden hak edişlerini alamadıklarını da iddia ederek şunları söyledi:
57 milyon euro iddiası
“Gerektiğinde, kurumun tepesindeki bürokratlar, hak edişleri ödeyecek bürokratı arayıp ‘Bu müteahhit, Sayın Başbakan’ın katıldığı törenin parasını ödemedi. Hak edişini ödemeyin’ diyor. Bu irtikap değil de nedir? Ben bu taleplere kapalıyım, bu nedenle sorunlar yaşıyorum.”
Gökdemir, BOTAŞ ihalelerine katılan Siemens firmasının dünyanın birçok ülkesinde, “rüşvet” dağıttığını da iddia ederek, “Bunlardan 57 milyon euronun da Türkiye’de dağıtıldığı öne sürülüyor. Ben savcılığa ve mahkemeye bu paranın nerelere gittiğine dair yazılı başvurular da bulundum. Ancak herhangi bir cevap alamadım” diye konuştu. Davanın öğleden sonraki oturumunda, tutuklu sanıklar Selahattin Hacıömeroğlu, Ali Karaer, Mehmet Rıdvan Öz, Celal Aslan, Merdan Hürmeydan ve Cemal Yazıcı ifade verdi. İfadelerin alınmasının ardından mahkeme heyeti 32 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 16 Haziran’a erteledi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...