Ali Babacan, çalışma toplantılarında özellikle, uluslararası kuruluşların yönetimi, dünyadaki finans sisteminin daha yakından izlenmesi, takip edilmesi ve dünya finans sisteminin düzenlenmesi ile ilgili ortak bir duruş ortaya konabilmesi yönünde çeşitli konuların ele alındığını söyledi.
Babacan, en önemli konuların, mali istikrarı sağlamlaştırmak ve dünyada büyümeyi sağlayabilmek olduğuna işaret ettiği konuşmasında, bütün bu çalışmaların hedefinde de, bu iki konunun yer aldığını belirtti.
Devlet Bakanı Babacan, Türkiye'nin G-20 içinde oldukça önemli bir yere sahip olduğunu ve aktif olarak tüm çalışmalara destek verdiğini söyledi.
İki gün süren toplantılarda, küresel ekonomik krizin genel bir değerlendirmesinin yapıldığını ve bu konuda ortak kanaatin ise dünyada ekonomik daralmanın artık sonuna gelindiği ancak, bundan sonra göreceli ve kırılgan bir iyileşmenin başlayacağı yönünde olduğunu dile getirdi.
Toplantıdaki izlenimlerini gazetecilerle paylaşan Babacan, Avrupa ekonomisi ile ilgili beklentilerin pek olumlu olmadığını söyleyerek, yaşanan toparlanma sürecinde, Avrupa'nın, Amerika ve Asya bölgelerinin gerisinde kalacak şekilde, çok daha yavaş bir toparlanma yaşayacağına da dikkat çekti.
Babacan ayrıca, Türkiye'nin, pek çok Avrupa ülkesine göre, önümüzdeki dönemde daha büyük bir performans göstereceğini de söyleyerek, IMF ve Dünya Bankası gibi birçok uluslararası kuruluşun da kanaatinin bu yönde olduğunu ifade etti.
-"ULUSLARARASI KURULUŞLARIN YÖNETİMİNDE TÜRKİYE'NİN SÖZ SÖYLEME YETKİSİ DAHA DA ARTIYOR"-
Babacan, Dünya Bankası ve IMF gibi uluslararası kuruluşların yönetiminin de bundan sonra büyük önem taşıyacağına dikkati çekerek, "Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin bu kuruluşlardaki sesinin daha güçlü olması ve sesinin daha yüksek temsil edilmesi ortak karar olarak açıklandı" dedi.
Ali Babacan ayrıca, 2007'den itibaren yapılan girişimlerin sonucu olarak, Türkiye'nin hisselerinde artış olduğunu söyledi ve "Bundan sonraki yönetim ve temsil ile alakalı reformlarda, hem Dünya Bankası, Hem IMF'de, Türkiye'nin hissesi daha yüksek noktalara çıkacak. Hangi formülü uygularsanız, uygulayın, bu artık ortaya çıkıyor" dedi.
Babacan, son günlerde Türkiye'de sıklıkla tartışılan "demokratik açılım" konusuyla ilgili, meslektaşlarından bir soru alıp almadığının sorulması üzerine, toplantılarda, sadece ekonomi konuşulduğunu söyleyerek yanıt verdi.
-"TÜRKİYE'DE BANKA SAHİBİ OLMAK CİDDİ BİR SORUMLULUK GEREKTİRİYOR"-
Babacan, İngiltere'de ekonomik kriz sonrası halkın büyük tepkisini çeken bankalar ve yüksek maaş alan banka yöneticilerinin hatırlatılması üzerine, "banka yöneticilerinin sorumluluğu ile çeşitli dönemlerde alacağı ikramiyelerin arasında bir denge oluşturulmazsa, işler farklı noktaya gidebilir" uyarısında bulundu.
Türkiye'de zamanında alınmış olan tedbirlerin faydasına da değinen Ali Babacan, "Biz bu dengeyi zamanında kurduk. Türkiye'de banka sahibi ve yönetici olmak ciddi bir sorumluluk gerektiriyor. Türkiye'de bankalar çok dikkatli ve emin adımlarla ilerliyorlar. Biz de bundan memnunuz" yorumunda bulundu.
Ali Babacan toplantılar sırasında, IMF ve Dünya Bankası başkanları ile Avrupa Merkez Bankası Başkanı ve birçok ülkenin bakanlarıyla ikili görüşmelerde bulundu. Babacan, çok verimli ve faydalı geçtiğini söylediği toplantıların sonunda, beraberce ortak bildirinin imzalanmasının ardından, Türkiye'ye dönmek üzere Londra'dan ayrıldı
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...