Mehmet Tezkan/Vatan
Erdoğan Başbakan olmasaydı hangi mesleği tercih ederdi!
Üç gün İsviçre’deydim.. Kepenkleri resmen kapattım.. Siyasi gelişmelerle ilgilenmedim.. Futbolun peşine takıldım..
İyi de oldu..
Türkiye’ye döndüm, oooo üç günde neler olmuş neler! Ortalık kaynıyor.. Komplo teorilerinden, acayip iddialardan geçilmiyor.. Hedefte hep yargı var..
*
Benim en çok ilgimi çeken, Hülya Avşar’ın Başbakan Erdoğan ile yaptığı söyleşi oldu..
Çok güldüm çok..
Hülya Avşar soruyor; Başbakan olmasaydınız hangi mesleği tercih ederdiniz?
O ne! Avşar başbakanlığı meslek zannediyor!
Doktorluk, mühendislik gibi bir şey.. Merak ettim, görsem de Avşar’a sorsam; başbakan olmak için hangi okulu bitirmek lazım?
İşin daha da vahim yanı var.. Erdoğan da başbakanlığı meslek zannediyor..
Verdiği yanıt şöyle: Şimdi onu düşünmem artık mümkün değil. Artık Başbakan olduk, Başbakanlığın hakkını veriyoruz.
Ben daha ne diyeyim..
İyi ki mimar olmak isterdim ama başbakan oldum demedi! Böyle bir yanıt daha feci olurdu..
Bu arada Erdoğan’ın mesleği ne?
*
İkinci olay tam bir komplo teorisi.. Başlık şu: Makam odasında ayaküstü zirve..
Bu da nedir?
“CHP lideri ‘hayırlı olsun’a gittiği Danıştay Başkanı Mustafa Birden’in makam odasında buluştuğu Başsavcı Yalçınkaya ile son gelişmeleri ve AK Parti’yi kapatma davasını görüştü.”
Gazeteye göre buluşma açık ve net.. İddia edildi bile demiyor..
Ana muhalefet lideri..
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ile..
Danıştay Başkanı’nın odasında AKP davası için buluşuyor..
Vay vay vay..
Hal böyleyse Türkiye batmış demektir.. Batmış değil, battı!
Manşet haberi Baykal’a soruyorlar; ne yolda ne merdivende, ne odada böyle bir karşılaşma oldu diyor.. Danıştay Başkanı Baykal’a sizden önce Başsavcı vardı bile dememiş.. Yani Baykal’ın Başsavcı’nın ziyaretinden bile haberi olmamış..
Buna ne dersiniz!
Amaç belli; yüksek yargıyı bazı siyasetçilerin yönlendirdiğini ima etmek..
*
Bir de yemek meselesi var.. Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu, 10. Cumhurbaşkanı Sezer onuruna bir akşam yemeği vermiş.. Yemeğe eski Başsavcı Kanadoğlu, Hikmet Çetin ve bazı eski ve yeni rektörler katılmış..
Kıyamet kopmuş..
Bu yemek de hemen AKP’yi kapatma davası ile ilişkilendirilmiş.. Zaten Türkiye’de ne olursa kapatma davasıyla ilişkilendiriliyor..
Bu günlerde iki önemli isim..
İki önemli kurumun temsilcisi yan yana gelse.. Ayak üstü selamlaşsa.. Dedikodu hazır; kapatma davasını konuşmuşlardır..
Yok, konuşmadılar bile..
Sen bilmezsin, gözleriyle anlaşmışlardır!
Neyse dönelim yemeğe.. Sezer onuruna verilen yemeğe katılanlara ‘parti kurun, halkın karşısına çıkın’ çağrısı yapılmış..
Onlar ne cevap vermiş?
Aradım taradım bulamadım.. Yemeğin verildiği Portakal Çiçeği Sitesi’nden şöyle bir açıklama yapılsa iyi olurdu..
Valla biz sadece yemek yedik.. Enginar da şahaneydi!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...