1978 Yılında ilk kez Meclis’te görevlendirilmiştim.
O zamanlar Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu vardı.
Sonra 12 Eylül günlerini yaşadım o yüce çatı altında.
Gazeteci arkadaşlarımla tek sıra olup, bir asker nezaretinde lokantaya götürülüp, getirildik.
Yazdığımız her şey hem o çatı da, hem de gazete binalarımızda denetlendi, “Yasak” denilenler çizildi, yok edildi ve bazı arkadaşlarım bu nedenlerle kendini Mamak’ta buldu.
Sonra Özal dönemi, ardından yasakları kalkan Demirel Ecevit ve Erbakanlı günlere dönüş.
O dönemlerde bir gelenek vardı. Meclis Başkanı veya iktidar olanlar özellikle TBMM’de görev yapan üst düzey bürokratlarla uğraşmaz, görevden alıp yerine kendi yandaşını getirmeye çalışmaz, ancak emekli olanlar varsa diğer yöneticilerin görüşünü alarak atama yaparlardı. Aksi bir şey gündeme gelse Başkanlık divanında kıyamet kopardı.
Gelelim bu güne…
Ak Parti iktidarı iki kez Meclis Başkanı olarak Bülent Arınç’ı seçti.
Sayın Arınç 5 yılını dolduruyor.
Bakalım ne olmuş bu 5 yıl içinde:
Göreve geldiği günden bu güne kadar Meclis personelini bir değişmiş ki sormayın. Kısacası üst düzey bürokratlarından nasıl olduysa sadece ikisi kalmış görevde. Diğerleri ya emekli olmuş, ya da “Başkanlık Müşaviri” ya da “Müşavir” yapılmış. Yani kızağa çekilmiş.
Ha bir de “Kızağı makamı koltuk makamı” olarak da kullanılmış. Bazı kurumlardan tayinle meclis personeli olanlar Başkanlık müşavirliğine atanmış.
Yani Köy Hizmetleri Bakanlığı’ndaki uygulama Meclis gelenekleri yok edilerek bu yüce çatıya taşınmış.
Şimdi, “Bunlar yapılırken anamuhalefet uyumuş mu?” diye sorabilirsiniz.
Yo uyumamış. Görmüş duymuş bazılarına da imza bile koymuş.
“Nasıl yani” derseniz basbayağı koymuş işte. Belki korkudan, belki polemiğe girmemek için, belki de gizli pazarlamadan. Onu ben bilemem artık.
Ama olan olmuş. Bir gelenek yok edilmiş. Dün AP, Askerler, ANAP, CHP, DYP ve MHP’nin yapmadığını yarın iktidar gelecek X parti de yapacak ve meclis kadrosu üst düzeyde değişecek alt seviyede şişecek.
Hadi buyurun geçin önüne…
Hadi buyurun itiraz edin.
İtiraz eden olursa Sayın Arınç’ın hafta sonu denetlemelerini kimin masasının üstünde kablo gördüğü için cep telefonundan arayıp bizzat fırçaladığı, müşavirler odasını denetlediğini hangi masada kimin hangi nedenle oturduğunu ince ince sorup, en çok kimin masasını beğendiğini ve masanın oraya nasıl geldiğinin araştırmasını yaptığını yazabilirim.
Ha bir de unutmadan hatırlatayım. Meclis bütçesi görüşülürken komisyonda personel kıyımı konusu gündeme geldiğinde Sayın Arınç’ın gözyaşları arasında “Herkes Meclis’te” demişti.
Doğru yazdık ya. İkisi hariç, çoğu müşavirler odasında, bir kaçı da emekli.
En güzel günler ve bütün güzellikler sizlerin olsun.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |