Yengeye Ayıp Oldu Ama... 

Beşiktaş, sahaya ‘2012 Sporun Başkenti İstanbul’ pankartıyla çıktı. Oysa hazır 8 Mart’ın arefesindeyiz ve binlerce kadın taraftarı da İnönü’yü doldurmuşken bir “Dünya Emekçi Kadınlar Günü Kutlu Olsun” pankartıyla çıkılsaydı daha şık olmaz mıydı? Bu yetmezmiş gibi bir de kadınların doldurduğu tribünlere çok sayıda “Küfür etme, ettirme” konulu pankart asılmış. Sanki küfür edenler kadınlar...
8 yıl sonra Demirören’siz bir maç izlemek İnönü’de... Ve kaybolan bazı alışkanlıklar: Basın tribününün solunda görmeye alıştığımız Demirören’in kızı da dün gelmemişti. Yoksa ailecek mi kapattılar Siyah-Beyaz kaplı defteri? Maç başlıyor. Evet, 2002 Dünya Kupası efekti. Hani tam İlhan Mansız’lık bir atmosfer!

Olgun atak çıkmadı
Carvalhal, Simao’yu yanına oturtarak radikal bir tavır almış. Ne var ki ilk 45’te Ekrem Dağ, o pozisyonda fare doğuruyor(!) Devre boyunca Trabzon, kendi ezberini oynarken Beşiktaş’ta ise ‘hücüm zenginliği’ bir ‘hücum kalabalığı’na dönüşüyor ve haliyle de ortaya ‘olgun atak’ çıkmıyor. Fernandes de duran topları verimsiz kullanınca ilk devre tribündekine benzer bir keşmekeşle kapanıyor.
Pozisyon üstünlüğüne sahip olan Bordo-Mavili ekip ise bunu skora üstünlüğüne taşımakta beceriksizdi.
7’de Serkan’ın ortasını Cenk güçbela çeldi ama top Adrian’ın önünde kaldı. Polonyalının vuruşunda Cenk, iyi bir refleks gösterdi. 17’de Sidnei’in uzaklaştırmak isterken harika bir pasa dönüşen topuyla buluşan Adrian’ın ortasını Olcan, altı pastan dağlara taşlara göndermeyi başardı! 25’te tabelanın resmen 0-1 yazması gerekiyordi zira Burak, o klasik kaçışlarından birini yaptı ama topu Cenk’in ayağına nişanladı. Beşiktaş adına kaydadeğer tek pozisyonda 8’de Almeida’nın cezasahası içinde yaptığı vuruştu.
İkinci devre... 47’de önünü boşaltan Burak, plaseyi veremedi ama 50’de Q7 kesti Almeida ön direkte iki rakibin arasından kafayı uzattı, İnönü çığlıklara boğuldu: 1-0.
Bir çok Siyah-Beyazlı golden sonra muhtemelen “Hay atmaz olaydık” demiştir zira Karadeniz Fırtınası öyle bir esti ki, antalılamaz! Anlatılırsa da ‘kusursuz’ denilebilir. 63’te mükemmel bir organizasyon sonucu Colman ortaladı Burak, 30. golünü beraberlik niyetine ağlara gönderdi: 1-1.

Fırtına, kasırga oldu
64’te Olcan sol çaprazdan vurdu Cenk çıkardı. 66’da Burak ‘al da at’ dedi ama Olcan yetişemedi. 68’de yine Volkan, vurdu Cenk çıkardı... Nefesleri kesen bir beş dakika yaşadık. Carvalhal, ileride top tutmak adına Simao ve Pektemek ile pansuman yaptı. Ama ne çare! Birazcık dinen fırtına kasırga olarak geri döndü. 78’de Volkan’ın ortasında Colman’ın vuruşu Sidnei’ye de çarparak filelerle buluştu: 1-2.
Son anlardaki beraberlik teşebbüsleri inandırıcılıktan uzak olan Siyah-Beyazlılar için Avrupa defterine bakmak daha anlamlı olur bu saatten sonra.
Dün gece Beşiktaş, tarihi bir hezimetten kurtuldu. Bu maç 8-1 bitebilirdi. Öne geçtikten sonra Kartal, öylesine çaresiz halllere düştü ki inanılmazdı. Arena’da lider Galatasaray’a direnen takımdan eser yoktu. Trabzon dün baştan sonra harikulade bir oyun sergiledi. Şu saatten sonra kalsa bile Siyah-Beyazlılar için play-off oynamak sadece ilginç bir deneyim olacak, daha ötesi yok...

RADİKAL