İstanbul Valisi Muammer Güler, ABD'nin İstanbul Başkonsolusluğu önündeki saldırıyı doğrudan polise yapılmış bir eylem şeklinde algıladıklarını belirterek, ''O noktadan sonra ABD Başkonsolosluğu'na yapılabilecek o koruma önlemleri karşısında pek fazla bir şey olmadığı ortada'' dedi.
ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Sharon Wiener, Vali Güler'e başsağlığı ziyaretinde bulundu.
İstanbul Valiliği'ndeki ziyaret öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Güler, olayın acısının henüz yüreklerde olduğunu ifade ederek, şehitleri rahmetle andıklarını söyledi.
Soruşturmanın bitirilmediğini, olayı tüm boyutlarıyla izlediklerini belirten Güler, böyle bir olayın bir daha yaşanmamasını istediklerini kaydetti.
Wiener ise 3 kahraman polis memurunun başkonsolosluk önünde görevlerini yaparken şehit olmasından dolayı başsağlığı dileğinde bulunmak için ziyarete geldiğini belirterek, ''Türk polisi ve emniyet mensuplarının konsolosluğumuzu korumakta göstermiş oldukları çabayı takdirle karşılıyoruz ve 3 polisin hayatını kaybetmesinden ve bir polisin yaralanmasından çok büyük üzüntü duyuyoruz'' dedi.
Türk emniyet güçleri ve ABD'li güvenlik görevlilerinin işbirliğinin her zaman başarıyla yürütüldüğünü, bugün de bu işbirliğinin başarıyla gerçekleşmiş olmasından çok mutlu olduğunu dile getiren Wiener, saldırıdan sonra Türk devletinin her kademesinden gördükleri tepkilerden dolayı mutlu olduklarını söyledi.
Wiener, ''Özellikle sayın Cumhurbaşkanı Gül'ün bu terör saldırısını kınamasını takdirle karşılıyorum. Göstermiş olduğunuz tepki, teröristlere yaptığımız işin engellenmesine izin vermeyeceğimizi, terörle mücadele alanında ve diğer tüm alanlarda da işbirliğimizi devam ettireceğimizi göstermektedir'' diye konuştu.
-GÜLER VE WIENER SORULARI YANITLADI-
İstanbul Valisi Güler, açıklamaların ardından gazetecilerin soruşturmaya ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin ''Şu anda kaç kişi gözaltında?'' sorusu üzerine Güler, bugüne kadar 12 kişinin gözaltına alındığını, bunlardan bir tanesinin tutuklandığını, 2 kişinin sorgusunun da devam ettiğini belirterek, ''Önümüzdeki günlerde ifadelere göre yeni gözaltılar gerekirse onları da gerçekleştireceğiz'' dedi.
''Olayın terör örgütü El-Kaide ile bağlantısı kesinleşti mi?'' diye sorulan Güler, olayın başından itibaren çalışmalarının o tür radikal örgütler üzerinde yoğunlaştığını, çalışmaların o istikamette sürdürüldüğünü söyledi.
Saldırganlardan birinin yurt dışında radikal örgütlerden birinin kampında eğitim gördüğünü ifade eden Güler, ''Benzeri eğitim çalışmalarına katılan bir kişi daha tespit edildi. O da şu anda gözaltında sorgulanıyor. Tabii ki başka bağlantılar da varsa onları da meydana çıkaracağız'' diye konuştu.
''Olaya karışan taksi şoförü serbest bırakıldı. İfadesinde ne söylediği konusunda bilgi verebilir misiniz?'' diye sorulan Güler, ''O silah zoruyla olay yerine götürüldüğünü ifade etmiş ısrarla. Hakim tutuklamaya gerek görmedi. Yargı kararıdır, saygı duyarız'' dedi.
-''KONUYU HEMEN ARAŞTIRIRIZ''-
Bir gazetecinin ''Olaydan önce bazı devlet görevlilerinin saldırganlardan Erhan Kargın'ı ziyaret ettiği yönünde iddialar var'' demesi üzerine, Güler, ''Bu konuda bilgim yok. Bu konuyu hemen araştırırız, herhangi bir kamu görevlisinin böyle ziyareti üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. Bu iddialar nazara alınması gereken iddialardır'' dedi.
Bir gazetecinin ''Ergenekon ile bağlantılı olduğunu iddia edenler var?'' sorusu üzerine Güler, bu konuyla ilgili bir çok spekülasyon yapıldığını, bu olayın böyle bir boyutunun olmadığını ifade ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:
''Oradaki fiziki güvenlik önlemleri düşünülmeden böyle bir saldırı gerçekleştirildi ve doğrudan polise yöneltilmiş olması karşısında Türk polisine yapılan bir saldırı olarak da değerlendiriyoruz. O noktayı aştıktan sonra yapabilecekleri eylemleri de nazara aldığınızda o fiziki önlemler, koruma önlemleri karşısında neler yapılabileceğini tahmin etmek çok zor değil. Biz bunu doğrudan polise yapılmış bir eylem şeklinde algılıyoruz. O noktadan sonra ABD Başkonsolosluğu'na yapılabilecek o koruma önlemleri karşısında pek fazla bir şey olmadığı ortada.''
Güler, ''El-Kaide olduğunu değerlendiriyorsunuz ama diğer iddiaları da göz önünde bulunduracak mısınız?'' sorusuna, ''O örgütü hesaba katmıyor değilim ama bu eylemin hazırlanışı, kullanılan silahlar ve eylemin cereyanına bakıldığında sizin öngördüğünüz ihtimalleri de akla getiriyor'' yanıtını verdi.
-ŞEHİTLERİN AİLELERİNE YARDIM KONUSU-
Başkonsolos Wiener de bir gazetecinin ''Hayatını kaybeden polislerin ailelerine herhangi bir yardım yapılması düşünülüyor mu?'' sorusunu ''Şu anda ayrıntılarına girmek istemiyorum, ama bunu nasıl yapabileceğimiz konusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz'' diye yanıtladı.
Vali Güler de bu soru üzerine, medyada bu konuda değişik haberler yer aldığını ifade ederek, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şehit ve gazilerine yeterince sahip çıkacak güçte olduğunu belirtti. Terörle Mücadele Kanunu'nun hükümlerinin bir gün dahi olsa kamu görevini yaparken şehit olan ve yaralanan görevlilerle ilgili tazminat öngördüğünü anlatan Güler, sivil vatandaşlardan teröre muhatap kalanlara tazminat veya aylık bağlanmasını öngören yasa hükümleri de bulunduğunu ifade etti.
Güler, bazı sivil toplum kuruluşları ve hayırseverlerin şehit olan polislere yardımda bulunmak için başvurduğunu belirterek, ''Onlara çok teşekkür ediyoruz. Emniyet Müdürlüğü, Vakıfbank Vatan Şubesi'nde müşterek bir hesap açtı. Orada toplanan paraları her 3 şehidin geride kalanlarına paylaştıracağız. Biz bunu onurlu bir görev olarak görüyoruz'' dedi.
-''ULUSLARARASI GÜVENLİK ÖNLEMLERİNİ UYGULADIK''-
ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Wiener, bir soru üzerine şunları söyledi:
''Güvenlik önlemlerimizin ayrıntısına girmek istemiyorum, ancak bu alanda uluslararası alanda kabul edilen birtakım güvenlik tedbirleri vardır. Biz de bunları uyguladık. Bunlardan bir tanesi de kapıların otomatik olarak kapanmasıdır. Bunu yapan tek biz de değiliz. Bu içerideki çok sayıdaki insanı en büyük güvenliği sağlamak için alınan bir önlemdir. İçerideki insanların çoğu zaten ABD'li değil, Türk... Hem Türk çalışanlar hem de vize müracaatında bulunan kişiler var. Bunun yanı sıra dışarıda kalan konsolos mensubu güvenik görevlileri de vardı. Bunlar için de kapılar açılmadı. Güvenlik önlemleri Türk güvenlik birimleriyle koordinasyon halinde işletilen yöntemlerdir. Türk emniyet birimleri de bizim güvenlik önlemlerimizin bilincindedir ve bu konuda bilgileri vardır.''
''Yaralı polis memurunu ziyaret ettiğinizde neler konuştunuz? Dışarıda kalan ABD'li güvenlik görevlileri de olaya müdahil olmuşlar mı?'' sorusuna Wiener, şu yanıtı verdi:
''Hem yaralı polis memurunu hem de şoförü ziyaret ettiğimde öncelikle kendilerine arkadaşlarını kaybetmelerinden dolayı başsağlığı diledim. Bizi korumak adına yaptıklarından dolayı teşekkür ettim ve bizim için gerçek kahramanlar olduklarını söyledim, ailelerine de iyi dileklerimi sundum.''
İşte o haber:
Başkonsolosluk önündeki saldırıda 'derin' şüphe
İstanbul'daki terör saldırısını aydınlatmaya çalışan polis, ilginç bilgilere ulaştı. Gözaltındaki zanlılar, saldırıyı organize eden Erkan Kargın'ın, devlet içinde görevli bazı kişiler tarafından eylem öncesinde sık sık ziyaret edildiğini ileri sürdü.
ABD Başkonsolosluğu'nun önünde gerçekleşen hain saldırıyla ilgili soruşturma derinleşiyor. Olaya karışan dördüncü teröristi yakalayan İstanbul polisi, eylemin sır perdesini aralamaya çalışıyor. Teröristlerin bağlantıları üzerine yoğunlaşan güvenlik güçleri, önemli bir bilgiye ulaştı. İddiaya göre, saldırıyı organize eden ve 2007 yılında Afganistan'dan Türkiye'ye dönen Erkan Kargın, eylem öncesinde devlet içinde görevli bazı kişiler tarafından sık sık ziyaret edildi. Kargın'ın gözaltına alınan akrabalarının ifadesine yansıyan bu bilgi üzerine, soruşturma yeni bir boyut ka-zandı. Azmettiriciyi bulmaya odaklanan emniyet, saldırganların telefon görüşmelerinde de ilginç ayrıntılara ulaştı. Eyleme katılan teröristlerden biri, cinayet bölgesine giderken sık sık cep telefonu kullanmış. Görüşme trafiğini inceleyen polis, bazı kişileri gözaltına aldı. Soruşturma kapsamında 14 kişinin ifadesini alan savcılık, saldırıyı yapan grubun dinî motifli bir örgüt niteliğinde olduğunu; ancak El Kaide bağlantısının henüz ortaya çıkarılamadığını belirtiyor. Eylemdeki asıl hedefin polis olduğunu vurgulayan terör uzmanları, amacın gündemi değiştirmek oldu-ğunu savunuyor.
ABD Başkonsolosluğu'na 9 Temmuz 2008'de düzenlenen ve 3 polis memurunun şehit olduğu saldırının ardından Terörle Mücadele Şube ekipleri geniş çaplı soruşturma başlattı. Ölü ele geçirilen teröristlerin yaşadıkları Altınşehir'de araştırma yapan terör ve istihbarat ekipleri, eylemi 2007 yılında Afganistan'dan Türkiye'ye dönen Erkan Kargın'ın organize ettiğini belirledi. Kargın'ı azmettiren kişiler olabileceğini düşünen ekipler, teröristlerin aileleri ve Altınşehir'de saldırganları tanıyan kişilerin ifadelerini aldı. Ekipler, Kargın ve diğer teröristlerin El- Kaide ile "gönüllü bağlantı" kurduklarını belirledi. İfadelerin ardından polis önemli bir bilgiye ulaştı. Saldırı öncesinde Kargın'ın kendisi, abisi ve ailesi ile gizemli kişilerin sık sık görüştüğü belirlendi. 'Henüz tanımlanamayan bu kişiler'in tespit edilmesi için çalışmalar sürüyor. Ayrıca daha önce Afganistan, Pakistan, Çeçenistan'a 'cihat' için giden tüm kişilerin izlemeye alındığı öğrenildi. Polis, saldırıyla ilgili şu ana kadar 14 kişiyi gözaltına aldı. Bu kişilerin bir vakıf etrafından toplandığı öğrenildi. Saldırganların eylem sırasında sık sık telefon görüşmesi yaptıkları belirlendi. Telefon kayıtlarının incelendiği öğrenildi.
ZAMAN
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |