Emin ŞİRİN
Genç Parti İstanbul Milletvekili
Sayın Doç.Dr. Abdullah GÜL
Sayın Gül,
Partimizden istediğiniz görüşme talebine karşılık yaptığımız basın açıklaması herhalde elinize geçmiştir. Sizin de kıymetli vaktinizi israf ettirmemek için vereceğimiz cevap belli olduğundan bu görüşmenin olmamasını Genel Başkanlığımız daha doğru buldu.
Abdullah Bey,
Beni öğlene doğru konuttan iki defa telefonla aramışsınız. Size görüşlerimi birkaç satırla iletmek istiyorum. Eski dostluğumuza dayanarak, bu görüş ve tavsiyelerimin fevkalade samimi olduğunu bilmenizi isterim.
Abdullah Bey,
Bütün bu süreç fevkalade yanlış bir süreç oldu; şahsınız da yıpranıyorsunuz. AK Parti süreci bir seçim süreci değil, bir atama süreci gibi yönetti. Şimdi AK Parti’nin ortaya koyduğu “Bu Meclisin Cumhurbaşkanını seçmesi milli irade gereğidir” argümanı da zamanın ruhuna hiç uymayan bir argüman. Tersine, son bir aylık gelişmelere bakarsanız, 22. Dönem Meclisinin Cumhurbaşkanını seçmeye hukuken hakkı olmasına rağmen, manen temsil yeteneğini bitirdiğini, seçimlerin derhal yenilenmesi gerektiğini göreceksiniz.
Bugünlerde ortaya konulan “367 oy peşinde koşma” tavrı da TBMM’nin itibarına ciddi gölge düşüren bir tavır. Doğrusu, bu tavrı görünce, AK Parti’nin “özde değil sözde demokrat” argümanları haklı çıkıyor.
Aylardır hem Parti olarak, hem de şahsen söylüyoruz, yazıyoruz, çiziyoruz: Cumhurbaşkanını iki turlu seçimle halkın seçmesi lazım. Eğer buna önderlik edemiyorsanız, mevcut Cumhurbaşkanlığı seçim sürecini durdurun ve erken seçime gidelim.
Ayrıca, son 4.5 sene içinde, sizin içinde bulunduğunuz Hükümetlerin yaptığı icraatlar, tarafsız bir Cumhurbaşkanı olamayacağınız konusunda bende ciddi endişeler doğurdu. Çıkarttığınız bazı kanunlar, size bağlı bazı güya özerk kurumların evrensel hukuk kurallarına hiç uymayan icraatları ve basın üzerinde kurduğunuz baskılar, benim bu endişemi ciddi olarak arttırıyor.
Hayrünisa Hanımefendi’nin başörtüsünün veya türbanının benim için bir problem teşkil etmediğini de belirtmek isterim. Yalnız, sizin ve Hayrünisa Hanım’ın siyasi hayatta işgal ettiği yer göz önüne alındığında, Hanımefendinin başını örtme kararının siyasi bir simge olmadığını, bireysel bir tercih olduğunu kamuoyuna ispat etmesi lazım. Bunu da, bazılarının siyasi simge olarak gördüğü “şekil”de, halkın önemli bir kesiminin korkularını izale edecek bir tavırla, hiç olmazsa arada bir, başka bir tarzda başını örterek ispat edebilir. Mevcut bağlama şeklinin bazı kesimlerce siyasi simge olarak görüldüğünü biliyorsunuz. Madem başını örtmesi bireysel bir tercihtir (ki ben buna inanmak istiyorum), o zaman, önemli kesimleri ürküten bu tarzda ısrar etmek acaba doğru mu? Takdir Hanımefendinin ve sizin.
Abdullah Bey,
Benim, bireysel tercihini kullanan hiç kimsenin, hiçbir mağduriyete uğramaması için mücadele veren bir kişi olduğumu en iyi bilenlerden birisiniz. Acaba, son 4.5 sene içerisinde, yapılanlar aynı hassasiyete sizlerin de dikkat ettiğini ortaya koyabiliyor mu?
Son bir söz olarak da, ben şahsen TBMM’nin açılması için 367 kişinin lüzumlu olduğu kanaatinde değilim, bana göre 184 kişi yeter. Bekleyelim, görelim.
Yine de, bu yıpratıcı süreç sonucunda eğer Cumhurbaşkanı olursanız, bu durumun memleket için pek de hayırlı olmayacağını ve ılımlı görünen kişiliğinize rağmen gerginliklerin artacağını bilmenizi isterim.
Saygılarımla. 26.04.2007
Emin ŞİRİN
Genç Parti İstanbul Milletvekili
ŞİRİN'İN GÜL'E ERTESİ GÜN GÖNDERDİĞİ İKİNCİ MEKTUP
Emin ŞİRİN
İstanbul MİLLETVEKİLİ
Sayın Doç.Dr. Abdullah GÜL
Muhterem Abdullah Bey,
Olup biteni ve ortaya çıkan gerginliği görüyorsunuz.
Siyaset mahkemeye taşınıyor. Bundan sonra Cumhurbaşkanı seçilseniz de, seçilmeseniz de ülkede çok ciddi gerginlikler ortaya çıkacak.
Bu gidiş doğru bir gidiş değil.
Belki Anayasa Mahkemesi kararını, eğer menfi bir karar çıkarsa seçimde AK Parti kullanmayı düşünüyor ama bu da ülkede kamplaşmayı arttıracak. Gelin adaylığınızı geri çekin, bu süreç dursun ve erken genel seçime gidelim. Aksine her gelişmenin ülkeye ve şahsınıza hiçbir faydası olmayacak.
Sevgi ve selamlar. 27.04.2007
Emin ŞİRİN
İstanbul MİLLETVEKİLİ
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...