İstanbul Emniyet Müdürü Selami Yıldız’ın, zaman aşımına uğramasına az zaman kalan faili meçhul dosyaların yeniden incelenmesi talimatı üzerine Kayıp Şahıslar Büro Amirliği harekete geçti. Kurulan özel ekip, 2 Mayıs 2006 tarihinde yapılan bir kayıp başvurusunu mercek altına aldı. Başvuruyu yapan İsmet Akçay, öğretmen olan kardeşi Hikmet Akçay’dan günlerdir haber alamadıklarını ve hayatından endişe ettiklerini bildirmişti.
DOSYA RAFTAN İNDİ ÖĞRENCİ BAĞLANTISI ÇÖZÜLDÜ
Tozlu raflardan indirilen dosyayı inceleyen polis, Hikmet Akçay’ın o dönem ortaokul öğrencisi olan Esin B. ve ailesiyle yakın ilişkide olduğunu tespit etti. Şu anda İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor A.Ş.’de çalıştığı belirlenen Esin B.’nin geçmişi araştırıldığında, üniversiteye başlamasına rağmen öğretmeni Hikmet Akçay ile irtibatını hiç kesmediği, çocukluğunda evine gidip geldiği ve zaman zaman Akçay’dan maddi destek aldığı ortaya çıktı.
HTS KAYITLARI ŞÜPHELİLERİ ELE VERDİ
Soruşturmayı derinleştiren polis, Hikmet Akçay’ın telefonunun sinyalinin kesildiği 27 Nisan 2006 tarihine odaklandı. Yapılan teknik incelemede, bu tarihte Esin B.’nin sık sık telefonla görüştüğü Kocaeli’nden üniversite arkadaşı Zemçi S. (45), lisedeki matematik öğretmeni Erdoğan Y. (63) ve kuzeni Hakan D. şüpheli listesine alındı. HTS kayıtları, 27 Nisan 2006 tarihinde bu kişilerin beraber hareket ettiklerini belgeledi.
ÖĞRETMENLER GÜNÜ’NDE ŞAFAK OPERASYONU
Kayıp Şahıslar Büro Amirliği ekipleri, delillerin toplanmasının ardından operasyon için düğmeye bastı. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde, Özel Harekat polislerinin de desteğiyle İstanbul ve Gaziantep’te eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Operasyonda Esin B., Erdoğan Y., Zemçi S. ve Hakan D. gözaltına alındı.

CİNAYETİ VE "YASAK AŞK" TEHDİDİNİ İTİRAF ETTİ
Gayrettepe Asayiş Şube Müdürlüğü'ne getirilen şüpheliler, ilk başta olayla ilgileri olmadığını savunsalar da çapraz sorguda cinayeti tüm detaylarıyla itiraf etti. Cinayeti işlediğini kabul eden Esin B., Hikmet Akçay’ın ortaokul öğretmeni olduğunu ve ailesine maddi yardımda bulunduğunu belirtti.
Esin B., cinayete giden süreci ise şu sözlerle anlattı:
"Kocaeli Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümünü kazandığımda da Hikmet öğretmenle görüşüyordum. Ancak ben lisedeyken kimya öğretmenim Erdoğan Y.’ye aşık olmuştum. Üniversiteye başlayınca Erdoğan Y. ile sevgili olduk. Hikmet bu ilişkiyi duyunca bana çok kızdı. 'Evli adamlarla ne işin var? Seni ailene, o öğretmeni de karısına şikayet edeceğim' diyerek beni tehdit ediyordu."
"BOĞUŞMA SIRASINDA BIÇAKLADIM"
Olay günü Hikmet Akçay’ın Kocaeli’ne geldiğini belirten Esin B., ifadesinde şunları söyledi:
"Önce evime gelmek istedi, kabul etmeyince AVM’de buluştuk. Yine aynı konuyu tartıştık. Alışveriş yapıp benim evime geçtik. Evde tartışma büyüyünce boğazıma sarılıp beni boğmaya çalıştı. Onu ittim, yere düşünce hareketsiz kaldı. O an cinnet geçirdim, mutfaktan bıçak alıp saldırdım. Ortalık bir anda kan gölüne döndü."

CESEDİ BANYOYA TAŞIYIP İSTANBUL'DA BELGE ARADILAR
Cinayetin ardından paniğe kapılan Esin B., şu an Gençlik ve Spor Bakanlığı'nda antrenör olan üniversite arkadaşı Zemçi S.’yi aradı. Eve gelen Zemçi S. ile birlikte cesedi banyoya taşıdılar. İkili daha sonra cesedi evde bırakarak, maktulün üzerinden aldıkları anahtarla Hikmet Akçay’ın İstanbul Bayrampaşa Yıldırım Mahallesi’ndeki evine gitti. Burada kendileri hakkında şantaj unsuru olabilecek belgeleri arayan şüpheliler, daha sonra evden ayrıldı.
KIRMIZI BAVUL VE SİLİVRİ’DE YAKILAN CESET
Kocaeli’ne dönen Esin B., bu kez kimya öğretmeni sevgilisi Erdoğan Y.’yi arayarak durumu anlattı. Kocaeli’ne gelen Erdoğan Y. ile birlikte cesedi ortadan kaldırma planı yaptılar. Kırmızı bir bavul satın alan şüpheliler, cesedi bavula koyup otomobilin bagajına yerleştirdi. Esin B., Zemçi S. ve Erdoğan Y., araçla İstanbul’a gelerek Silivri’nin Beyciler Köyü Fabrikalar bölgesine gitti. Cesedi burada araçtan indiren şüpheliler, yanlarında getirdikleri 2,5 litrelik içecek şişesindeki benzini dökerek cesedi ateşe verdi. Soruşturmada, şüphelilerin olaydan sonra normal hayatlarına döndüğü, ancak 15 günde bir ankesörlü telefonlarla görüşerek bir gelişme olup olmadığını kontrol ettikleri belirlendi.
KİMSESİZLER MEZARLIĞINA GÖMÜLMÜŞ
Polis yaptığı incelemede, o tarihte Silivri’deki söz konusu bölgede yanmış bir erkek cesedi bulunduğunu, ancak kimliği tespit edilemediği için bir süre bekletildikten sonra kimsesizler mezarlığına defnedildiğini belirledi.

KASETTEN ÇIKAN TEHDİT: SENİ BAVULA KOYARIM
Kayıp Şahıslar Büro Amirliği, soruşturma kapsamında Hikmet Akçay’ın evinde bulunan ve adli emanette tutulan ses kayıtlarını da güncel teknolojiyle yeniden inceledi. İyileştirilen ses kayıtlarında, Hikmet Akçay ile Esin B.’nin tartışmaları ortaya çıktı. Kayıtlarda Hikmet Akçay’ın, öğrencisine "Sen evli erkeklerle ilişkiye giriyorsun. Seni annene söylerim. O öğretmenin eşini de tanıyorum, ona da anlatacağım. Bu ilişkiye son vermezsen seni parçalar bir bavulun içine koyarım" şeklinde tehdit ettiği duyuldu. Maktulün "bavula koyma" tehdidinin, kendi sonuyla örtüşmesi soruşturmanın en dikkat çekici detayı oldu. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
|
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...