Irak'ın kuzeyindeki petrol zengini Kerkük kentinin kaderini belirleyecek referandum, gündemdeki sıcaklığını hala koruyor.
Son olarak ABD'de yayınlanan New York Times gazetesinde yer alan bir haberle yeniden gündeme gelen kent için herkesin ayrı bir planı var. Gazete, Kürt yönetimi tarafından nüfusun yapısını değiştirmek için kente getirilen Kürt göçmenlerin sıkıntılarını sayfalarına taşımıştı. Referanduma karşı çıkan Türkmenler de normalleştirme, sayım ve referandumu içeren 3 aşamalı maddenin daha normalleştirme aşaması bile tamamlanmadığını savunuyor. Normalleştirmenin önündeki engelin ise şehrin eski sakinleri olmamasına rağmen Kerkük'e getirilen Kürt göçmenler olduğunu belirtiyor. Türkmenler, 1 yıl içinde şehre getirilen göçmenlerin sayısının 400 bini bulduğunu söylüyor. Türkmenlere göre şehirden göç ettirilenleri tespit etmek için dağıtılan 75 bin formun sadece 3 bin 200'ü iade edilmiş. Türkmenler, bu durumun birçok kişide forumla beraber verilmesi gereken ve daha önce bu şehirde yaşadıklarını ispat eden belgenin bulunmamasına bağlıyor.
2007'nin bitimine 2 hafta kala Irak'ta Kerkük'ün geleceğiyle ilgili 140. madde tartışmaları iyice alevlendi. Irak'ın kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetimi, ertelendiği açıklanan referandumun yapılması için bastırıyor. Türkmenler ise 140 maddenin zaman sınırlı bir madde olduğunu ve hükmü kalktığı için iptal olması gerektiğini savunuyor.
Petrol kokan şehir Kerkük için herkesin bir planı var. Kürt gruplar, şehri bölgesel yönetimin sınırlarına dâhil etmek isterken, şehirde yaşayan Türkmenler ile Araplar ise Bağdat'a bağlı kalmak ya da özerk bir şehir yönetimi istiyor. Şehir hakkında verilecek son kararı belirleyecek Irak anayasasının 140. maddesinin işlerliği ise tam bir tartışma konusu.
Türkmenler, 140. maddenin zaman sınırlamalı geçici bir madde olduğu için anayasaya göre hükmünün kalktığını söylüyor. Kerkük İl Meclisi'nin Türkmen üyesi Ali Mehdi'ye göre normalleştirme, sayım ve referandumu içeren 3 aşamalı maddenin daha normalleştirme aşaması bile tamamlanmadı. Normalleştirmenin önündeki engel ise şehrin eski sakinleri olmamasına rağmen Kerkük'e getirilen Kürt göçmenler. Mehdi, 1 yıl içinde şehre getirilen bu göçmenlerin sayısının 400 bini bulduğunu söylüyor.
Mehdi, "140. madde komisyonu stadyumda bir anket yaptırdı. Bu ankete göre sadece burada yaşayanların yüzde yetmiş beşi aslen Kerküklü değil. Irak'a 1991 yılında ambargo uygulandı. Yemek karnesi dağıtıldı. BM tarafından Kerkük'ten göç ettirilenlere buradan tespit edebiliriz. Göç ettirilenlerin sayısını BM'de vardır." diye ekliyor.
Kerküklü Türkmenler bu iddiayı başka delillerle de destekliyor. Buna göre komisyonun şehirden göç ettirilenleri tespit etmek için dağıttığı 75 bin forumun sadece 3 bin 200'ü iade edilmiş. Türkmenler bunu, birçok kişide forumla beraber verilmesi gereken ve daha önce bu şehirde yaşadıklarını ispat eden belgelerinin olmamasına bağlıyor.
Kerkük İl Meclisi'nin bir başka Türkmen üyesi Türkan Kasapbaşı ise Türkmenlerin şehirde baskı altında olduğunu söylüyor. Kasapbaşı, "Karşı taraf bizi sürekli tehdit ediyor. Bunun bir kaos doğurması olasılığı var." diye konuşuyor
KÜRTLER: KERKÜK HALKININ ÇOĞU MUTLU
Türkmenlerin bu iddialarını yalanlayan, bizimde delillerimiz var diyen İl Meclisinin Kürt üyesi Ali Salhi ise ABD'de yayınlanan New York Times gazetesinin, Türkmenlerin tezini destekler mahiyette yayınladığı habere katılmıyor. Ona göre "gazetenin gündeme getirdiği gibi şehirde stadyum gibi yerlerde yaşayan göçmenlerin ya da Kerküklülerin aşırı göç almadan dolayı bir sıkıntısı yok."
Salhi, "Tehdit yok. Zaten saldırılara bakın hep Kürtlere yönelik yapılıyor. Ayrıca Kerkük'te bir sıkıntı yok. Biz çok keyifliyiz. Ben de onlardan biriyim. 25 yıl Amerika'da yaşadım, şimdi çok mutluyum halkımın içindeyim. Benim kanaatime göre Kerkük halkının çoğu çok mutlu." diyor.
HALKIN KAYGISI REFERANDUMDAN DAHA ÖNEMLİ: GEÇİM DERDİ
Kerkük'ün kaderini belirleyecek referanduma kimi yöneticiler karşı çıkarken kimileri de düzenlenmesine destek veriyor. Ancak kent halkının büyük kısmı, referandumla ilgilenmiyor. Halkın gündemini, en büyük sıkıntıları olan geçimini sağlamak oluşturuyor.
Kerkük'ün Kale dibindeki en büyük pazarında insanların ceplerinde ne kadar para olduğunun kaygısını güdüyor. Kerkük pazarında kendisi ile konuştuğumuz bir Ayşe isimli bir bayan, "Fiyatlar pahalı, dolar çok düştüğü için tesir ediyor. Hayat pahalı oluyor." diyor. Ahmed isimli bir vatandaş ise "Daha önceleri dolar tedrici düşüyordu. Şimdi birden düştü. Pazarda dolar da yok. Şaşırdık ne yapacağımızı bilmiyoruz." diye konuşuyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...