Deniz Baykal, CHP Genel Merkezi'nde gazetecilerin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşan Büyükanıt'ın Kuzey Irak'a ilişkin açıklamalarıyla ilgili sorularına cevap verdi. Deniz Baykal, Kuzey Irak'ta ortaya çıkan yönetimin Türkiye'nin terör sorununa nasıl baktığının, bu konudaki anlayışının ne olduğunun önemine değinerek, "Önce bunu bir görmemiz lazım" dedi. Bölücü örgüt PKK'nın neden olduğu terör ve şiddetin Kuzey Irak kaynaklı olduğunun altını çizen Deniz Baykal, "Kuzey Irak, sadece kendisini değil, aynı zamanda PKK'yı da Türkiye'ye kabul ettirmeye çalışıyor. Kuzey Irak PKK'yı sahipleniyor. Her türlü desteği veriyor. silah veriyor, cephane veriyor, lojistik destek veriyor, orda büroları var. Türkiye'ye yönelik vur-kaç eylemleri ordan yapılıyor. C4'ler ordan geçiyor. Eskiden katır sırtırda taşınırdı bunlar. Şimdi arabalarla dolaşıyorlar" dedi.
Türkiye'nin, Kuzey Irak'taki yönetimle ilişki kurduğu zaman, sadece Kuzey Irak ile değil, PKK ile de ilişki kurmuş olacağını vurgulayan Deniz Baykal, Türkiye'nin güvenini ve desteğini kazanmaya çalışan bir Kuzey Irak'ın yapması gereken ilk işin, PKK'yı Kuzey Irak'ta barındırmamak olduğunu söyledi. Baykal, Türkiye'ye dönerek "PKK ile oturun uzlaşmaya varın" diyen Kuzey Irak ile ilişki kurulmasının, onunla temasa geçilmesinin, PKK'yı sahiplenen yapının Türkiye tarafından sahiplenilmesi anlamına geleceğini bildirdi.
Deniz Baykal, Türkiye'nin Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimle ilişkiye girmesi durumunda, kendisine yönelik terör eylemlerine de destek vermiş olacağını savunan Deniz Baykal, Türkiye'nin bu konuda iyi düşünülmüş bir temel politikasının olmadığının bu vesileyle ortaya çıktığını söyledi. Devletin tüm kurumları tarafından hazırlanan ortak bir politika bulunmadığını dile getiren Baykal, "Güvenlik konusunda askerin ayrı, hükümetin ayrı bir politikası olamaz. Aynı politika izlenmelidir" dedi.
Hükümetin, Türkiye için hayati önem taşıyan bu konuda ülkenin çıkarlarının tersi istikamette sürüklendiğinin altını çizen Baykal, şöyle konuştu: "Çeşitli yabancı sadece Irak'ın bölünmesini değil, Irak'ın bölünmesiyle birlikte ilerde Türkiye'yi bölecek bir gücün kabul edilmesini, onunla ilişki kurulmasını istiyor. Bu konuda Türkiye'nin bir kafa karışıklığı içinde olduğunu, kurumlar arasında bir kopukluk olduğu izlenimi var. Bu çok acı bir manzara. Türkiye yönetilmiyor, yönetilemiyor, sürükleniyor. Yabancı güçler önce Irak'ın bölünmesini Türkiye'ye kabul ettirdi. Şimdi de parçalanan Irak'ta, ilerde Türkiye'yi bölmeye yönelik bir oluşumu kabul ettirmek istiyorlar. Bu bir tuzaktır. Bu tuzağa Başbakan'ın, Dışişleri Bakanı'nın düşmek üzere olmduğunu görülüyor. Zaten yabancı güçlerin istediği de bu."
Zaman
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |