Abdullah Gül, New York'ta Türkevi'nde düzenlediği basın toplantısında, Irak'ı ziyaret planı olup olmadığı sorusuna karşılık olarak, "Benim çok arzu ettiğim bir ziyaret. Başbakan yakın zamanda gitti. Ben de yakın ve uygun bir zamanda Bağdat'a gitmek istiyorum. Yapılan ziyareti iade gerekir. Irak, Türkiye'nin komşusu ve önemli bir dönemden geçiyor. Irak'a desteğimi göstermek isterim" dedi.
BM Genel Kurulu çerçevesinde New York'ta bulunan Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile, zamanın elverdiği ölçüde ayrıntılı bir konuşma gerçekleştirdiğini hatırlatan Gül, "Faydalı ve değerli bir görüşme oldu" diye konuştu.
Terör örgütü PKK'ya karşı bölgede Türkiye'nin operasyonlarını sürdürdüğü yönündeki bir soruya karşılık Gül, "PKK ile mücadele ayrı birşey. Türkiye, nokta operasyonları yapıyor. Türkiye'nin niyetini bütün yöneticiler gördü. Türkiye'nin niyeti, Irak'ı istikrarsızlaştırmak değil. Hedefimiz belli. Türkiye'ye karşı silahla, patlayıcılarla terörist faaliyetlerde bulunan bir terör örgütüne karşı nokta faaliyetidir yapılan" dedi.
Kıbrıs
Bir gazetecinin Gül'e, Kıbrıs Rum lideri Dimitris Hristofyas ile el sıkıştığını söylemesi üzerine Cumhurbaşkanı Gül, BM çerçevesindeki resepsiyonlardan birinde Hristofyas ile karşılaştığını bildirdi ve "Tanıdığım birisi. Elini uzatınca elini sıktım. Mesele bu" dedi.
Kıbrıs sorununun "milli dava" olduğunu belirten Gül, Türkiye'nin, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümünü güçlü bir biçimde desteklediğini söyledi.
Kimi çevrelerin, "Türkiye veya Türk Silahlı Kuvvetleri çözüm istemiyor" yönünde propaganda yaptıklarını belirten Gül, Kıbrıs Türk tarafının referandumda "evet" oyu verdiğini ve Türkiye tarafından da bunun cesaretlendirildiğini hatırlatarak, "Unutmayın ki, oylamada Rum tarafı da olur verseydi, kapsamlı barış sağlanmış ve asker sayısı 600'e inmiş olacaktı. TSK'yı kapsamlı barışa karşı diye takdim etmek yanlış. Çözümün, kabul edilebilir ve adil bir çözüm olması önemli" diye konuştu.
Gül, BM Genel Sekreteri ile görüşmesinde de bunları açık bir biçimde ortaya koyduğunu kaydetti. KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın çözüm yönündeki çabalarını da öven Gül, "Talat'ın gayretleri olmasaydı, bu son görüşmeler başlamazdı" dedi.
Türkiye'nin BMGK geçici üyeliğine adaylığı
BM Güvenlik Konseyi üyeliğine aday olarak Türkiye'nin nasıl bir katkı sağlayacağı sorusuna karşılık Gül, "Bahsettiğim Türkiye profili var ortada. Yarım asırdır konseyde temsil edilmeyen bir Türkiye var. Bu, kabul edilecek birşey değil. Bunun için ısrarlı bir şekilde çalışıyoruz. Türkiye, eğer bu görevi üstlenirse sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirecektir. Türkiye, çevresindeki olayların sebeplerini iyi tanımlayabilen bir ülke" diye konuştu.
Adaylığın, Türkiye'nin uluslararası ve bölgesel görüşlerinin birinci elden duyurulmasında yararlı olacağına ve arzu edilen sonuçları getireceğine dikkati çeken Gül, "Türkiye'nin bölgesel rolü, huzur, istikrar ve refah getirme çabaları, açılım politikaları, insanlara yardımları, Güvenlik Konseyi adaylığı ötesinde bir anlam taşımaktadır. Bunun altını çizmek istiyorum. İnşallah gerçekleşir ama zaten iki yıl için. Türkiye'nin bu politikaları uzun vadeli ve süreklidir. Kararlılıkla izlemeye ve uygulamaya devam edeceğiz" dedi.
New York'ta BM Genel Kurulu görüşmelerinin üst düzeyli bölümüne katılmak üzere 1 haftadır bulunduğunu hatırlatan Gül, New York'tan yarın ayrılacağını kaydetti.
Gül, ABD'deki Türk vatandaşlarıyla türlü vesilelerle birararaya geldiğini ayrıca, El Cezire, CNN International, Amerika'nın Sesi, PBS ve Newsweek gibi uluslararası basın kuruluşlarına mülakatlar verdiğini anlattı.
Bir soru üzerine Gül, ABD'de başkanlık seçiminde, senatör John McCain ve Barack Obama'nın, seçim öncesinde televizyondaki ilk başkanlık tartışmasını izlediğini söyledi. Gül, "Amerikan halkı karar verecek. Türk-Amerikan ilişkileri, Türk dış politikasının en önemli direklerinden biri. Cumhuriyetçiler veya Demokratlar, Türk-Amerikan ilişkileri sağlam bir şekilde, kim seçilirse seçilsin devam edecek. (Televizyondaki tartışmayı) Dikkatli bir şekilde takip ettim" dedi.