Ön savunmada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ve hazırladığı iddianameye yönelik eleştiriler dikkat çekiyor. İşte AKP’nin ön savunmasının satırbaşları...
İddianamede algılama sorunu var
Bu iddianame, hukuk sisteminin en temel karakteri olan objektiflik, nesnellik, nedensellik ve rasyonelliğe dayanmamakta; en iyimser yaklaşımla bir algılama sorununun varlığını ortaya koymaktadır. İddianame, baştan aşağı gerçekleri tersyüz eden, değerleri ve kavramları birbirine karıştıran, dahası koruyor gibi göründüğü ilkelere zarar veren ön yargılı bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Gerçekte olup bitenle bir ilgisi bulunmamaktadır. Böyle bir ilgi kurma kaygısı taşımadığı da ortadadır. İddianamenin ortaya koyduklarıyla gerçekler arasında derin bir uçurum bulunmaktadır.
Uzlaşma arayışımız suç mu?
Bu iddianame, bir çelişkiler yumağıdır. Kurulduğu andan beri Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği çağdaş uygarlık hedefine doğru kararlılıkla yürüyen ve bu yürüyüşün en önemli dönemeci olan AB’ye tam üyelik hedefinin gerçekleşmesi için gerekli her adımı atan bir partinin, laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiğini ileri sürmek bir çelişkidir.
Sorunları derinleştirmek yerine çözüm arayan siyasetlerin, anayasal düzenimizin temel esaslarını güçlendirmeye mi hizmet ettiği, yoksa Başsavcı’nın iddia ettiği gibi zayıflatmayı mı amaçladığı sorusu, bize göre meselenin esasını ortaya koymaktadır. Milletimizin ihtiyaçlarıyla, hak ve özgürlükleriyle, laiklik gibi devletimizin temel esasları arasındaki yapay çelişkileri ortadan kaldırmayı amaçlayan bu ’büyük uzlaşma’ arayışımız, Başsavcı’ya göre suç oluşturmaktadır.
Bizim gizli bir gündemimiz yok
KuruluŞundan itibaren şeffaflığı ve hesap verebilirliği şiar edinmiş ve bunu uygulamalarıyla da kanıtlamış bir siyasi partiyi, “gizli gündem”i olmakla ve “takiyye” yapmakla suçlamak ise çelişkilerin belki de en büyüğüdür. Açıkladıklarımız ve yaptıklarımız dışında gizli gündemimiz hiçbir zaman olmadı, olmayacaktır.
Dava demokrasiye zarar veriyor
İddİanamede temel sorun, AKP’nin siyasi felsefesinin anlaşılamamış, vahimi yanlış anlaşılmış olmasıdır. İddianamede portresi çizilmeye çalışılan partiyle AKP’nin hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Bu davayla demokrasimiz zarar görmektedir. Partilerin kolaylıkla kapatılabilmesi, çoğulcu demokratik siyasetin sorun çözme işlevini yok etmektedir. Milletimizin demokrasiye olan inanç ve güvenini derinden sarsmaktadır. Bu davayla ülkemiz, milletimiz ve devletimizin bütünlüğü zarar görmektedir.
Engelleyenleri tarih affetmeyecek
İddİanamenİn hukuki ve siyasi anlamda hiçbir meşruiyetinin de olmadığına inanıyoruz. İddianamenin konusu sadece AKP değil, onun üzerinden millet iradesi ve demokratik siyasettir. AB üyeliği konusunda dönüm noktası sayılan adımlar iktidarımız döneminde atılmıştır. Tarihe ve gelecek nesillere şu notu düşmek istiyoruz: Tarih ve ona şahitlik eden milletimiz ülkemizin çağdaş uygarlık mücadelesini engelleyenleri affetmeyecektir.
vatan
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...