Kulak iltihabı geçirdiyseniz özel sağlık sigortanız kanser tedavinizin masraflarını karşılamaz. 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’nin yıkıntıları arasında günlerce gönüllü çalışıp ciğerlerinizi mahvettiyseniz sizin sorununuz; devlet sizi tedavi ettirmek zorunda değil. Zayıfsanız, şişmansanız, gözünüzün üstünde kaşınız varsa sigorta şirketiniz sağlık sorunlarınızı kapsam dışı bırakıverir. Yaşlı ve kimsesizseniz bir gün hastane görevlileri tarafından bir yardım kurumunun kapısına terk edilebilirsiniz.
Michael Moore, ABD’de tamamen özel sektöre devredilmiş sağlık sigortası sisteminin, şirketlerinin kâr hırsı yüzünden dejenere olduğunu ve hastaları ciddi biçimde mağdur ettiğini sergiliyor yeni belgeseli “Sicko”da. Sosyal sigortanın sosyalizmin bir simgesi, hastaların hekim, hekimlerin hastane seçemeyeceği bir sistem olarak gösterilmesinin; Kongre ve Senato üyelerinin seçim kampanyalarını destekleyen sigorta ve ilaç şirketlerine vefa borçlarının bedelini Amerikalı hastalar ödüyor “Sicko”da.
Moore, her zamanki gibi bazen palyaçoluk bazen şeytanın avukatlığını yaparak, izleyiciye somut veriler sunduğu gibi mizahıyla da manipüle ederek korkunç bir gerçekliği parlak bir sinemaya dönüştürmeyi başarıyor.
ABD’deki özel sağlık sigortasının nasıl işlediğini anlatıp mağdur olan kişilerle söyleşiler yaptıktan sonra Kanada, İngiltere ve Fransa’da sosyal sigorta kurumlarının işleyişini gösteriyor. Ardından da can alıcı darbeyi indiriyor ülkesine. İnsan haklarına aykırı biçimde tutuklu bulunmaları dünya çapında protesto edilen Guantanamo mahkûmlarının eksiksiz bir sağlık hizmetine sahip olduklarının en yetkili ağızlardan telaffuz edilmesini fırsat biliyor. Yanına 11 Eylül gazilerini alarak Guantanamo üssünün bulunduğu Küba’da, ABD’nin bir numaralı düşmanı olan ülkenin dünyaca ünlü sağlık sisteminden ücretsiz yararlandırıyor.
Moore’un Küba’ya illegal yollardan girişi, oradaki hizmetlerden yararlanışı vb. elbette danışıklı dövüş ancak bu hınzır adam asıl meselenin sistemle ilgili olduğunu, her sosyal, sosyalist olanın kötü olmadığını örnekleyerek Amerikalıların bilinçaltına işlenmiş olumsuz önyargıları temizlemeye çalışıyor. Bunu yaparken birçok sınırı aşsa da Amerika’nın neden mustarip olduğunu da net biçimde vurguluyor.
(Milliyet)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...