Türkiye'nin Kanada'daki Ticaret Ataşesi Güngör, 1982'deki saldırı sonucu, omuriliğine isabet eden kurşun nedeniyle felç olmuştu. Güngör'den 4 ay sonra da aynı yerde Albay Atilla Altıkat öldürülünce, Türkiye, ASALA'ya karşı örtülü operasyonları başlatmıştı.
Güngör, dün 76 yaşında hayatını kaybetti. Cenazesinde Dışişleri Bakanlığı da dahil, devletten hiç kimse yoktu. Güngör için Dış Ticaret Müsteşarlığı önündeki törene Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen katılırken, Kocatepe Camiine ise Dışişleri Bakanı Ali Babacan bir çelenk göndermekle yetindi. Güngör'ün tabutunu da ailesi ile yakın dostu Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden taşıdı. 26 yıldır tekerlekli sandalyede yaşayan Güngör'e TSK sahip çıkmış ve Bilkent'teki GATA rehabilitasyon merkezinde bakımını üstlenmişti.
OPERASYONLARI BAŞLATAN OLAY
Güngör'ün vurulması ve hemen ardından da yine Ottawa'da Hava Ataşesi Albay Altıkat'ın ASALA tarafından öldürülmesi, Türkiye'nin Ermeni terörüne karşı da farklı bir tavır almasına neden oldu. Dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren, damadı ve Cumhurbaşkanlığı MİT temsilcisi Erkan Gürvit'ten etkili önlem alınmasını istedi. Gürvit de MİT Müsteşar Yardımcısı Hiram Abas'a konuyu açtı. Abas da öteden beri MİT'in sadece istihbarat değil, MOSSAD gibi operasyonel bir konumda olmasını istiyordu.
Susurluk kazasının ardından Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırladığı rapordaki bilgilere göre MİT, ASALA terörünü bitirmek için aralarında Abdullah Çatlı gibi isimlerinde bulunduğu kişilere görev teklif etti. Yurt dışında kaçak yaşayan ülkücüler Paris'te ermeni anıtlarına bomba koydu. ASALA liderlerinden Ara Toranyan'a da başarısız bir suikast girişiminde bulunuldu. O dönemde MİT'in Dış İstihbarat Başkanlığı görevinde de Evren'in kızı Şenay Gürvit bulunuyordu.
"METE BEY''
Kutlu Savaş'ın raporunda bu bilgileri vermesi, MİT'i de kızdırdı. MİT, daha sonra dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'e bir mektup göndererek '' Ermeni terör örgütü ASALA'ya karşı 1982-1984 yılları arasında gerçekleştirilen eylemlerin açıklanmasının, Türkiye'nin imajı, Türkiye-Ermenistan ve Türkiye-Fransa ilişkileri açısından da uygun olmadığı, her zaman Türkiye aleyhine kullanılabilecek bir argüman niteliği taşıdığı değerlendirilmektedir'' dedi.
Kenan Evren de 2004 yılı Eylül ayında, kızının başında bulunduğu MİT Dış İstihbarat Başkanlığının birimin, ASALA ile mücadele ettiğini açıklamış ve ''Ancak bu operasyonlarda kimler görev aldı ben bilmem. Operasyon varsa, onların bilgisi, MİT'in arşivlerindedir'' demişti. MİT eski Kontrterör Başkanı Mehmet Eymür de bu konuda ''Avrupa'daki ASALA operasyonlarını MİT İstanbul Bölge Başkanı Nuri Gündeş ve Metin Günyol yürüttü. Aktif sorumluluk Metin Günyol'da, masa sorumluluğu ise Şenay Gürvit'teydi'' demişti.
TBMM Susurluk Komisyonu da bu konuyu araştırırken, Çatlı gibi isimleri göreve sevkeden kişinin, MİT görevlisi ''Mete Bey'' kod adıyla tanınan Metin Günyol olduğunu belirledi. Günyol komisyondaki ifadesinde bu iddiayı reddetti. Ancak yıllar sonra Ercan Çitlioğu'nun yazdığı bir kitapta, bu konuyu detaylarıyla açıkladı. Ticaret Ataşesi Kani Güngör'e yönelik saldırının faili olarak da, 1984 yılı Mart ayında 3 ASALA üyesi tutuklandı. Ancak sanıklar öldürmeye teşebbüs yerine, ''Eylem için işbirliği'' suçundan yargılandı ve kısa sürede serbest kaldı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|