ŞİMŞEK: TAM ÜYELİKTEN BAŞKA BİR ALTERNATİFİ KABUL ETMEYİZ 

Mehmet Şimşek, Financial Times gazetesinin düzenlediği, ana sponsorları arasında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve İş Bankası ile Türk-İngiliz Sanayi ve Ticaret Odasının (TBCCI) da bulunduğu konferansta ''Türkiye'nin sürdürülebilir ekonomik kalkınmasının önündeki güçlükler'' başlıklı bir konuşma yaptı.

Şimşek, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik için bütün hazırlıklarını ve reformlarını hızla sürdürdüğünü belirtirken, bu konuda önemli ilerleme kaydedildiğine dikkat çekti. Türkiye'nin hedefinin kesinlikle tam üyelik olduğunun altını da çizen Bakan Şimşek, Türk hükümetinin sürece olan bağlılığının devam ettiğini, yapılan her reformun Türkiye'yi Avrupa'ya biraz daha yaklaştırdığını belirtti.

AB'ye tam üye olacak Türkiye'nin bugünkü Türkiye ile aynı olmayacağını da belirten Şimşek, ''zaten aslında o tarihte AB'nin nasıl bir yapı olacağını da bilmiyoruz'' dedi.

Türkiye'nin AB için bir zenginlik olacağını da belirten Şimşek, ''Avrupa'nın Türkiye'ye, Türkiye'nin de Avrupa'ya ihtiyacı var. Bu iki tarafın da kazanacağı bir ortaklıktır'' diye konuştu.

Bakan Şimşek, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda bir tarih veremeyeceğini, ancak AB'nin Türkiye'yi tam üye olarak kabul etmek konusunda ikna olacağına inandığını belirtti.

Konuşmasında AK Parti hükümetinin reform programına özel bir önem atfeden Bakan Şimşek, Türkiye'nin son yıllarda ortalama yüzde 7'lik bir büyüme oranı gerçekleştirdiğine işaret etti. Bakan Şimşek, ''son 22 çeyrekte sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştiriyoruz. Bu daha önce hiç görülmedi'' diye konuştu.

Türkiye'de büyümenin lokomotifinin özel sektör olduğuna da işaret eden Mehmet Şimşek, kişi başına düşen milli geliri geçen yıl 5,500 dolara kadar çıkarttıklarını, bu yılın sonuna doğru bunun üzerine çıkmayı umduklarını da anlattı.

Enflasyonun son 40 yılın en düşük düzeyinde seyrettiğini ama bunu da yeterli görmediklerini, yüzde 4 hedefine ulaşamadıklarını zira yüksek uluslararası şoklardan kaynaklanan gıda ve enerji fiyatları nedeniyle enflasyonu istenen düzeye getiremediklerini anlatan Şimşek, enflasyonu düşürmeye yönelik ekonomi politikalarını hızla sürdürdüklerini anlattı.

Türk bankacılık sisteminin durumuna da değinen ve sistemin gayet sağlıklı işlediğini vurgulayan Bakan Şimşek, sistemdeki bankaların yönetiminin ve sistemin denetim mekanizmalarının eskisine göre çok daha sağlıklı bir durumda olduğunu söyledi.

Doğrudan yabancı yatırımların 2007 yılında önemli bir düzeye eriştiğini bununda önümüzdeki dönemde sürdürülmesi için gereken düzenlemelerin yapılmaya devam edileceğini belirten Şimşek, Türkiye'nin 70 milyar dolar döviz rezervi bulunduğunu hatırlattı.

Bakan Şimşek, AK Parti hükümetinin geçen 5 yıl içinde önemli ekonomik yapısal reformlar gerçekleştirdiğini anlattıktan sonra, 2007-2008 döneminde gündemde olan reformları sıraladı.

Mehmet Şimşek, sosyal güvenlik reformunun hayati önem taşıdığını belirtirken, bu konuda Anayasa mahkemesinden dönen yasanın üzerinde gerekli değişiklik ve zenginleştirmenin yapıldığını, eksik kalan unsurların da bu yıl sonuna kadar Parlamento'dan geçirilmesini umduğunu anlattı.

Şimşek, bakanlık olarak bu konudaki çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

Gelir idaresi reformu kapsamında da vergi tahsilatı mekanizmasının daha işler hale getirilmesini hedeflediklerini anlatan Bakan Şimşek, enerji sektöründe yapılacak reformlarla ilgili olarak da enerji kaynaklarını çeşitlendirme ve sektörde özelleştirme hamlelerini hayata geçirme üzerinde durduklarını belirtti. Şimşek, özelleştirmenin enerji sektöründeki rekabete olumlu katkı sağlayacağına işaret etti.

İstihdam alanında yapılacak reformun emek piyasasını düzenleyici ve daha esnek hale getirici nitelik taşımasına özen göstereceklerini belirten Şimşek, yapısal reformlar içinde en çok önem verdikleri başlıklardan birinin de yeni ticaret yasasının bir an önce çıkarılması olduğunu, bunun için de gelecek yılın ilk çeyreğini hedeflediklerini ifade etti.

Ticaret yasası kapsamında şirket kurma ve benzeri girişimlerdeki bürokrasinin azaltılmasına da önem verdiklerini belirten Bakan Şimşek, özelleştirme konusuna da özel önem atfettiklerini kaydetti.

Daha sonra aralarında Londra'daki finans kurumları ve bankaların temsilcilerinin bulunduğu konukların soruları yanıtlayan Şimşek, reformları gerçekleştirme sürecinde Türkiye'nin önündeki sıkıntıların ne olabileceği sorusu üzerine, ''global piyasalardaki sıkıntıları'' hatırlattı, Şimşek, buna örnek olarak petrol fiyatlarında yaşanan olağanüstü artışı ve likidite krizini gösterdi.

Şimşek, gelişmiş piyasalardaki krizin ciddi boyutta olduğu ve bir süre daha devam edeceğinin anlaşıldığını belirtirken, ancak bu global krizin ABD'den başlayarak 2008 yılının sonuna doğru aşılabileceğini hatırlattı.

Mehmet Şimşek, krizin süreç içinde dengeye oturabileceğini belirtti.

Finans sektöründen gelen bir politikacı olarak yaşadığı güçlükleri soran bir konuğa yanıt veren Şimşek, işinin kolay olmadığını, her istediği şeyi gerçekleştiremediğini, ancak reformları gerçekleştirme yolunda ümit verici sonuçlar aldıklarını anlattı.

Şimşek, AB üyeliğini gerçekleştirmek ve düşük enflasyonu sürdürmek için iyi bir momentum yakalandığını, faizlerde de aşağı yönde hareketin gelecek yıl içinde gerçekleşeceğini söyledi.

Bakan Şimşek'in katıldığı konferansta daha sonra DEİK Başkanı Metin Mansur, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, Merkez Bankası eski Başkanı Süreyya Serdengeçti ve İMKB Başkanı Hüseyin Erkan gibi isimler kürsüye geldi ve Türk ekonomisinin çeşitli yönleriyle ilgili sunuşlar yaptı.

Mehmet Şimşek öğleden sonra da Türkiye'nin Londra Başkonsolosluğunda yapılacak toplantıda Türk derneklerinin temsilcileri ve vatandaşlarla bir araya gelecek.

Zaman