Hasan Celal Güzel / Radikal
Çenealtı sendromu ve bir uyarı!
Gelecekte gazete koleksiyonlarını karıştıracak olan bir araştırmacı, Türkiye'nin en büyük gazetelerinin manşetlerindeki şu ifadeleri görünce, önce şaşkınlıktan dilini yutacak, sonra da gülmekten altına kaçıracaktır: 'Sadece üniversite, sadece çene altı', 'Çene altı kriterleri', 'Çene altı tartışması', 'Türban çene yoruyor', vs. vs...
Koskoca bir milletin, koskoca bir devletin uğraştığı şeye bakınız...
Efendim, başörtüsü, tepeden iğneyle tutturulup boyunu kapatacak şekilde bağlanırsa 'türban' hâline gelip lâikliğe aykırı oluyormuş; üçgen yapılıp çene altından fiyonk şeklinde bağlanırsa lâikliğe aykırı olmuyormuş... Adamlar sanki moda kreatörü. Güler misiniz, ağlar mısınız?
Baykal'ın başını çektiği lâikçi jakobenler korosu, yanına anlı şanlı medyamızı da alıp öylesine bir 'Korku Cumhuriyeti' oluşturuyor ki, başörtüsü yasağını kaldırmak için yasal düzenleme yapanlar, kanuna fotoğraf koymayı bile düşünmüşler.
12 Eylül Darbesi'nden sonra Oramiral Başbakan Ulusu, Darbe Konseyi'nin emriyle bir 'kıyafet genelgesi' yayımlamıştı. Genelgede kamu personelinin kılık kıyafetiyle ilgili ayrıntılı düzenlemeler yapılıyordu. O sırada Başbakanlık Müsteşarlığı'na vekâlet ediyordum. Kendisine giderek bu genelgeye darbe döneminde kimsenin itiraz etmeyeceğini; ancak normal rejime dönülünce çok eleştirileceğini anlatmıştım. Dediğim çıktı ama aradan tam 28 yıl geçtikten sonra yapılan bu tartışmaları görünce, Bülent Paşa'nın darbe dönemindeki genelgesinin ne kadar masumâne olduğunu anlıyorum.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...