Rogozin, Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde düzenlediği basın toplantısında, sadece ABD ve Rusya'nın tam olarak bir füze savunma sistemine sahip olduğunu, Avrupa-Atlantik bölgesinde kurulacak NATO Füze Savunma Sisteminin Avrupa ülkelerini tüketici hale getireceğini iddia etti.
Bir ülkede füze savunma sisteminin bir unsurunun olmasının o ülkeyi hedef haline getireceği endişesini de dile getiren Rogozin "Bu yüzden karar vermeden önce çok iyi düşünmeniz gerekir, bu kararla ilgili Rusya çok düşünmüştür" dedi.
ABD ile veri birleştirme merkezi ve operasyon planlama merkezi gibi iki ortak karara katılmaları konusunda teklif aldıklarını kaydeden Rogozin, ABD'de sistemin nasıl işlediğini gözlemlediğini ancak hala aynı sayıda soru işaretlerine sahip olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin, ABD radarının topraklarına yerleştirilmesinde, ABD füze savunma gemilerinin Akdeniz ve Karadeniz'e girmesinde doğrudan etkili olacağına işaret eden Rogozin, füze kalkanı sisteminin savunma sisteminin ana ögesi olmadığını da dile getirdi.
Birçok bilimadamının savunma sisteminin İran'a karşı taarruz anlamına geleceğini söylediğini kaydeden Rogozin, bölgede tansiyonu yükseltici bir unsura sahip olmak istemediklerini vurguladı.
"TÜRKİYE KARAR VERECEK"
Rogozin, Türkiye'de kurulması düşünülen radar sisteminin yeri ile ilgili bir soru üzerine de buna Türk yetkililerin karar vereceğini ifade ederek, "Anladığımız kararıyla teknik açıdan söz konusu radar Türkiye'nin güneydoğusunda kurulabilir. Radarın özellikleri bize genel olarak yeni. 7 bin kilometrelik bir alanı görebilecek" diye konuştu.
Bush yönetiminin de daha önce benzer bir radarı Çek Cumhuriyetine yerleştirmeyi planladığını anımsatan Rogozin, "Buna karar verecek olan sizsiniz. Yabancı bir ordunun tesisinin topraklarınızda konuşlanıp konuşlanmamasına ve bu tesisin özelliklerinin ne olmasını istediğinize siz karar vereceksiniz" ifadelerini kullandı.
Rogozin, NATO Füze Savunma Sistemi çerçevesinde ABD'nin avcı füzelere sahip gemilerinin Türkiye limanlarına gelebileceğine işaret ederek, bu gemiler kıyıdan 5 kilometre uzakta dursa bile uzun menzilleri nedeniyle ülke topraklarında konuşlandırılmış gibi olacağını kaydetti.
NATO ile Rusya arasındaki istişarelerin Karadeniz'e ilişkin boyutu hakkındaki başka bir soru üzerine ise Rogozin, "Karadeniz'in gerilim denizi haline gelmesini istemiyoruz" dedi.
Karadeniz'e girebilecek gemilerin sayısı ve tonajıyla ilgili detayların Montrö Sözleşmesi ile belirlendiğine dikkati çeken Rogozin "NATO üyesi bazı ortaklarımız çok duygusal ve Karadeniz hakkında tasarrufta bulunuyorlar. Biz bundan hoşlanmıyoruz ve Türkiye'nin de hoşlanmayacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
Bölgeye konuşlanacak füze savunma sistemi unsurlarının ve Karadeniz'e girecek yabancı gemilerin kendisini üzeceğini ifade eden Rogozin, "Karadeniz her zaman bir dostluk ve işbirliği denizi olacaktır ve bu şekilde kalmalıdır. Bir kez daha ABD füze savunma gemilerinin Karadeniz'de ve bölgede olmasına karşıyız" dedi.
Bu konuda İran ile diplomatik temasa geçip geçmedikleri ile ilgili bir soru üzerine de bu konuda görüştüklerini söyleyen Rogozin, İran'ın barışçıl nükleer enerji programını desteklediklerini, İran'ın nükleer silaha sahip olmadığından emin olduklarını ifade etti.
Rogozin, İran'ın bölgede İsrail gibi anlaşmazlığa sahip komşuları olduğuna işaret ederek, NATO füze savunma sisteminin İsrail meselesini çözmek gibi ABD önceliklerini değil Avrupa'yı korumasının önemine işaret etti.
RUSYA-NATO STRATEJİK ORTAKLIĞI
NATO'nun Lizbon Zirvesi'nde Rusya-NATO stratejik ortaklığı konusunda mutabakata varıldığını anlatan Rogozin, mutabakatın olası NATO füze savunma sisteminin kurulmasında işbirliğini de kapsadığını ifade etti.
Kısa süre önce ABD ve Romanya'nın Bükreş'e çok uzak olmayan bir bölgede bir avcı füze sistemi kurulması için anlaşma imzaladığını, aynı zamanda füze savunma sistemine sahip bir ABD gemisinin Karadeniz'e girdiğini anlatan Roggozin, 2018'den itibaren ABD'nin bütün Avrupa ülkelerine avcı füzeler ve algılayıcılar yerleştirmeyi planladığını, Türkiye'de kurulması planlanan erken uyarı sistemi ile ilgili istişarelerin de Türkiye'nin liderliğinde sürdüğünü kaydetti. Rogozin, yine 2018'de Polonya'ya bir avcı füze yerleştirileceğini ve 2020 yılında Polonya'nın Rusya'nın stratejik gücüne etki edebilecek yeni model avcı füzelere sahip olacağını dile getirdi.
NATO üyeleri ile füze savunma sistemi ile ilgili tehdit ve risk analizlerini de paylaşacaklarını ifade eden Rogozin, "Amerikalı meslektaşlarımız füze savunma sistemi ile ilgili planlarını hayata geçirmek için İran'ı, İran'ın füze programını şeytanlaştırıyor. Ancak ABD'den birkaç ortağımız İran yönetiminin gerçek niyeti ile ilgileniyor. İran hem Rusya'nın hem de Türkiye'nin bir komşusu. Bazılarını kötü adam gibi göstererek Avrupa-Atlantik bölgesindeki sorunları çözebileceğimize inanmıyoruz" diye konuştu.
Olmayan bir tehdide karşı füze savunma sistemini oluşturmanın sadece başarısız olmayacağını aynı zamanda durumu daha ciddi bir hale getireceğini anlatan Rogozin, "Rusya, hareketleri endişe yaratan ülkeleri ikna etmek için önce politik, diplomatik, ekonomik nüfuzun kullanılması gerektiğine inanıyor, savunma sistemi son çare olarak her girişim başarısız olursa oluşturulmalı " dedi.
"TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR OYUNCU"
Rogozin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Karadeniz bölgesine ek askeri güçlerin yerleştirilmesine de karşıyız. Bölgenin bir parçası olmayan bir oyun alanında oynamak istemiyoruz. ABD'nin Polonya'ya füze durdurucusu yerleştirme planlarının arkasındaki motivasyonu da anlamıyoruz. Biz kabul etsek bile İran tehdidi ile Polonya'nın ne ilgisi var. Yeni teknolojiler ve silahlar geliştirilse ve yerleştirilse bile Avrupa-Atlantik bölgesine füze savunma sistemi ortak bir çabayla oluşturulmalı.
Türkiye sadece bölgesinde değil, Avrupa-Atlantik bölgesinde de önemli bir oyuncu, Avrasya'nın yükselen yıldızı ve Rusya'nın stratejik ortağı. Tarihi bağlarımız var, ekonomik, politik, kültürel çıkarlarımız var. Ortak endişeler konusunda Türkiye'den muadillerimizle açık ve kapsamlı bir diyaloğun oluşmasını istiyoruz. Bu yüzden Dışişleri ve Savunma Bakanlığı temsilcileri ve iyi tanıdığım, AKPM'de en güzel yıllarımızı geçirdiğimiz Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile önemli istişareler yapacağımıza inanıyorum."
Rogozin, Rusya Devlet Başkanı Medvedev'den özel bir mesaj getirip getirmediği ile ilgili bir soru üzerine de Medvedev'in NATO-Rusya Konseyi’ndeki ülkelerin liderlerine mektup gönderdiğini, bu mektubun Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e de ulaştığını kaydetti.
Mektubun Rusya'nın NATO füze savunma sistemine yaklaşımını anlattığını belirten Rogozin, bu çerçevede Medvedev tarafından bir NATO üyesi olan Türkiye'ye gitmek için yetkilendirildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Gül'ün konuyla ilgili değerlendirme ve önerilerini alacağını belirten Rogozin, "Umarım bu diyaloğu sürdürürüz, çünkü füze savunma sistemi öncelikle Türkiye ve Rusya'nın çıkarlarını ilgilendiriyor" dedi.
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |