Yıllar önce.
Gene böyle bi dönem...
Bedii Faik doğruları yazıyor.
Hükümet kızıyor.
E-mail yok o zamanlar...
Telgraf geliyor gazeteye...
Hükümetçiler göndermiş:
"Senden nefret ediyoruz,
yazdıklarını okumuyoruz,
gazeteni de bundan sonra
sadece tuvalette kullanacağız!"
Bedii Faik ertesi gün şunu yazıyor:
"Aman aynen devam edin;
bu sayede gün gelir,
kıçınız başınızdan akıllı olur!"
*
Durum üç aşağı beş yukarı, budur.
*
Velev ki, istediğin oldu...
Ahali gazete okumayacak...
Elektrik faturası ne olacak peki?
Doğalgaz faturası?
En cahili bile okuyor...
Orada bangır bangır yazan gerçekleri nasıl sansür edeceksin?
*
Etiket okur bizim millet, mesela...
Milyon kere enflasyon düştü de.
Çarşıda pazarda öyle mi yazıyor?
Tekzip ediyor.
*
Veya, işçi-memur-emekli.
Gazete okumasa bile...
Veriyorsun maaş bordrosunu...
Yedi sülaleye okuyor!
*
Özetle.
Bence Başbakan’ın bizim grubu hizaya sokması yetmez... Faturaları, etiketleri, bordroları da Sabah Gazetesi’ne hazırlatmalı...
Misal, alıyorsun elektrik faturasını, Mehmet Barlas’ın gülümseyen fotoğrafı; "Hadi gene iyisin" yazmış.
Yılmaz Özdil/Hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...